İstanbul Sözleşmesi ile ilgili tartışmaları eleştiren AKP İstanbul Milletvekili ve TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Canan ...
İstanbul Sözleşmesi ile ilgili tartışmaları eleştiren AKP İstanbul Milletvekili ve TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Canan Kalsın, “Bu kadar suç ve suçlunun olduğu bir yerde her şeyin suçlusu bir sözleşmeymiş gibi algılamak ve algılatmak hangi oyunun/algının ürünü?” dedi...
Twitter hesabından açıklama yapan Canan Kalsın şunları söyledi: “İstanbul’da 50’ye yakın muhafazakar kadın derneği ile toplantı yaptık. Gündeme dair sorulara cevap verdik. Gördük ki meramımız ve çıkış noktamız aynı. Şiddet uygulayana karşı şiddet uygulananı koruma ve kollamayı amaç edinen sözleşme üzerinde konuştuk.”
‘Dokuz yıl sonra niye günah keçisi haline geldi?’
“İki yıldır kapı kapı gezen adam adama markaj yapan, gündemde olmayan bir konuyu gündemin asli unsuruymuş gibi gösterenlerin dışında toplumun gündeminde olmadığını da gördük” diyen Kalsın, şöyle devam etti:
“Bu sözleşme Türkiye’de hazırlandı ve İstanbul Sözleşmesi adını aldı. İlgili koruma kanunları çıkarıldı. Aile içinde yaşanan eşler arası şiddet, yaşlıya ve çocuğa karşı işlenen şiddeti de kapsayacak şekilde düzenlendi. 81+1 md. olarak düzenlenen bu sözleşme 2009’da kabul edildi ve 2011 yılında yürürlüğe girdi. 2009 kabul-2011 yürürlüğe giriş ve yıl 2020? 9 yılda ne değişti? Dokuz yıl sonra niye günah keçisi haline geldi? Cumhurbaşkanımızın Ailesine-yakınlarına saldırı kiti haline niye dönüştürüldü?”
‘Her şeyin suçlusu sözleşmeymiş gibi göstermek hangi aklın ürünü?’
AKP’li Kalsın sözlerini şöyle sürdürdü: “O kadar kanuna rağmen bu kadar suç ve suçlunun olduğu bir yerde her şeyin suçlusu bir sözleşmeymiş gibi algılamak ve algılatmak hangi oyunun/algının ürünü? Ankara’dan aldığı nota göre haber yaptıranlar hangi çıkarın peşinde? Sosyal medyayı kendi çıkarlarına göre kullanan kullandırmakta olanlar bu ülke için mi hareket ediyor?
Twitter hesabından açıklama yapan Canan Kalsın şunları söyledi: “İstanbul’da 50’ye yakın muhafazakar kadın derneği ile toplantı yaptık. Gündeme dair sorulara cevap verdik. Gördük ki meramımız ve çıkış noktamız aynı. Şiddet uygulayana karşı şiddet uygulananı koruma ve kollamayı amaç edinen sözleşme üzerinde konuştuk.”
‘Dokuz yıl sonra niye günah keçisi haline geldi?’
“İki yıldır kapı kapı gezen adam adama markaj yapan, gündemde olmayan bir konuyu gündemin asli unsuruymuş gibi gösterenlerin dışında toplumun gündeminde olmadığını da gördük” diyen Kalsın, şöyle devam etti:
“Bu sözleşme Türkiye’de hazırlandı ve İstanbul Sözleşmesi adını aldı. İlgili koruma kanunları çıkarıldı. Aile içinde yaşanan eşler arası şiddet, yaşlıya ve çocuğa karşı işlenen şiddeti de kapsayacak şekilde düzenlendi. 81+1 md. olarak düzenlenen bu sözleşme 2009’da kabul edildi ve 2011 yılında yürürlüğe girdi. 2009 kabul-2011 yürürlüğe giriş ve yıl 2020? 9 yılda ne değişti? Dokuz yıl sonra niye günah keçisi haline geldi? Cumhurbaşkanımızın Ailesine-yakınlarına saldırı kiti haline niye dönüştürüldü?”
‘Her şeyin suçlusu sözleşmeymiş gibi göstermek hangi aklın ürünü?’
AKP’li Kalsın sözlerini şöyle sürdürdü: “O kadar kanuna rağmen bu kadar suç ve suçlunun olduğu bir yerde her şeyin suçlusu bir sözleşmeymiş gibi algılamak ve algılatmak hangi oyunun/algının ürünü? Ankara’dan aldığı nota göre haber yaptıranlar hangi çıkarın peşinde? Sosyal medyayı kendi çıkarlarına göre kullanan kullandırmakta olanlar bu ülke için mi hareket ediyor?
Hiç yorum yok