Avukat İlkiz: Mahkeme, AYM kararını başka bir mahkemeye gönderemez! Can Atalay'ın avukatı Fikret İlkiz, "13. Ağır Ceza Mahkemesi, A...
Avukat İlkiz: Mahkeme, AYM kararını başka bir mahkemeye gönderemez!
Can Atalay'ın avukatı Fikret İlkiz, "13. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasanın 153. Maddesini ihlal etti. İkinci bir hak ihlali yarattı" dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, cezaevindeki Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay'ı, Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) hak ihlali kararına rağmen tahliye etmedi ve dosyayı Yargıtay'a gönderdi.
AYM, 25 Ekim’de Atalay’ın "seçilme hakkı" ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" haklarının ihlal edildiğine karar verdi.
AYM kararının ardından Atalay’ın tahliye edilmesi bekleniyordu. Ancak beş gün boyunca karar vermeyen 13. Ağır Ceza Mahkemesi dün (30 Ekim) verdiği kararda “yüksek mahkemenin ihlal kararının 13. Ağır Ceza Mahkemesi hükmüne değil, Yargıtay ilgili Ceza Dairesince verilen tahliye talebinin reddi kararına ilişkin olduğunu” belirtti ve dosyayı gönderdi.
"Anayasa 153. Madde ihlal edildi"
Atalay’ın avukatlarından aynı zamanda AYM başvurusunu yapan Fikret İlkiz, mahkemenin verdiği kararı bianet’e yorumladı.
Mahkemenin, Anayasanın, “AYM kararları kesindir” hükmünü içeren 153. Maddesini ihlal ettiğini söyledi.
İlkiz, 13. Ağır Ceza Mahkemesinin “ikinci bir ihlal yarattığını” vurguladı ve devam etti: “Anayasa Mahkemesi kararları herkesi bağlar, mutlaka ve mutlaka uygulanması gerekir. AYM'nin kısa karar göndermesinin temel nedeni de gecikmeden ve derhal uygulamayı sağlayabilmek içindir.
“Ancak Anayasa Mahkemesi'nin veya uluslarüstü mahkemelerin kararını uygulamamak gibi bir eğilim var. Özellikle siyasetçiler, ‘iç işlerimize müdahale’ şeklinde tepkiler veriyorlar. Bu çok yanlış bir yaklaşım. Anayasanın 90. Maddesi çerçevesinde Türkiye, uluslarüstü sözleşmelere taraftır.
"Anayasa bütün normların üstünde"
“Uluslarüstü sözleşmeler gereği kurulmuş olan mahkemelere gitmeden önce iç hukukumuzda sorunu çözmek için bireysel başvuru yolu kabul edildi. Anayasa Mahkemesi'ne önemli bir işlev yüklendi. Temel hak ve özgürlükler Anayasaya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırılık yaratıldı mı yaratılmadı mı konusunda inceleme yetkisi verildi.
“Bu yetkiyi Anayasa Mahkemesi kullanıyor. Anayasa Mahkemesi bu yetkiyi kullandığı için de vatandaşlar herhangi bir şekilde AİHM'e gitmeden Türkiye'de sorunlarını çözmek istiyorlar.
"Bu nedenle bütün yargı makamları Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı göstermeli, Anayasaya uymalı. Ayrıca üstünlük anlamında baktığımız zaman da Anayasa bütün normların üstünde bir norm olduğu için herkes uymak mecburiyetinde.”
"Böyle bir uygulamayla hiç karşılaşılmadı"
İlkiz, daha önce benzer bir uygulamayla karşılaşılmadığını ve sürecin belirsiz olduğunu söyledi:
“Dosya Yargıtay 3. Ceza Dairesine gidecek. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ne der, bilmiyoruz. Böyle bir uygulamayla hiç karşılaşılmadığı için ortada garip bir durum var. O durum da şu; ‘Anayasa Mahkemesi kararını bir mahkemenin başka bir mahkemeye gönderme yetkisi yok. Ancak ve ancak bir karar gönderir.
"O kararın gereğiyle ilgili olmak üzere yapılması gereken varsa onu söyler. Ama burada açıkça bütün sefahati anlatarak neyin nasıl yapılacağı konusunda Yargıtay'a da ‘siz yapın, siz karar verin’ diyor. O yüzden bu tuhaf garip ve şimdiye kadar rastlamadığımız bir yöntem.
“Yargıtay da 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yaptığı gibi ‘ben yetkiliyim değilim’ diyebilir. Ve o zaman ortaya Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın söylediği gibi yorum kakafonisi için yorum kaosa çıkar.” (BİANET)
Can Atalay'ın avukatı Taşçı: Mahkemenin böyle bir yetkisi yok! 13. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM kararını uygulamadı ve dosyayı Yargıtay'a gönderdi. Mahkeme gerekçesinde, "ihlal kararının 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden kaynaklanmadığı ve Yargıtay ilgili Ceza Dairesince verilen tahliye talebinin reddi kararına ilişkin olduğu" belirtildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Gezi Davası'nda 18 yıl ağır hapse mahkum edildikten sonra Türkiye İşçi Partisi'nden (TİP) Hatay Milletvekili seçilen, ardından cezası Yargıtayca onanan Can Atalay için Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) verdiği ihlal kararını uygulamadı ve dosyayı Yargıtay'a gönderdi.
Beş günden bu yana AYM’nin "kesin hüküm" niteliğindeki kararını yerine getirmesi ve Can Atalay'ı tahliye kararı vermesi beklenen mahkemenin, dosyayı bugün akşam saatlerinde Yargıtay'a gönderdiği ortaya çıktı.
Mahkemenin, AYM kararından 12 gün öncesinin tarihini taşıyan gerekçesinde, yüksek mahkemenin ihlal kararının 13. Ağır Ceza Mahkemesi hükmüne değil, Yargıtay ilgili Ceza Dairesince verilen tahliye talebinin reddi kararına ilişkin olduğu belirtildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Mesut Özdemir’in imzasını taşıyan, üye hakimlerin imzasının bulunmadığı kararda özetle şöyle denildi:
"Anayasa Mahkemesi 25/10/2023 tarihli ve 2023/53898 sayılı başvuruda, hak ihlallerinin ortadan kaldırılması için başvurucunun yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması ve yeniden yapılacak yargılamada durma kararı verilmesi şeklindeki işlemlerin yerine getirilmesi için kararın bir örneğinin Mahkememize gönderilmesine karar vermiştir.
30/03/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanunun 50 maddesinin birinci ve ikinci fıkrasında;
“(1) Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir. Ancak yerindelik denetimi yapılamaz, idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilemez.
(2) Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir.” hükümleri yer almaktadır.
Söz konusu düzenlemeler dikkate alındığında, Anayasa Mahkemesince verilen bireysel başvuruya Anayasa Mahkemesince verilen bireysel başvuruya konu ihlal kararı Mahkememizin kararına ilişkin olmayıp, Yargıtay ilgili Ceza Dairesince verilen tahliye talebinin reddi kararına ilişkin olduğu, dosyanın ilgili Daire önünde bulunduğu sırada başvurucunun milletvekili seçildiği ve bireysel başvuruya konu ihlalin bu Dairenin kararından kaynaklandığı, ayrıca bireysel başvuru yapıldıktan sonra ilgili Ceza Dairesince dosyanın esastan incelendiği ve karara bağlandığı, bu sebeple oluşan yeni hukuki durum karşısında Yargıtay 3. Ceza Dairesince yeni bir değerlendirme yapılmasının zorunlu olduğu anlaşıldığından dosya Cumhuriyet Başsavcılığınıza gönderilmiştir."
Avukat Taşçı: Mahkeme hukuk dışı bir karar aldı
bianet’in sorularını yanıtlayan Atalay'ın avukatı Akçay Taşçı, kararın henüz UYAP’a yüklenmediğini söyledi.
Taşçı, mahkemenin kararının hukuken verilebilir bir karar olmadığını ve 13. Ağır Ceza Mahkemesinin AYM kararını uygulamakla yükümlü olduğunu belirtti ve ekledi:
“Mahkemenin böyle bir karar verebilme yetkisi yok. Anayasa Mahkemesi’nin verdiği ihlal kararına göre bu şekilde bir karar veremez. Anayasa Mahkemesi açıkça ihlalin giderilmesi gereken makamı da belirler. O makama da kararını gönderdi. 13. Ağır Ceza Mahkemesi hukuk dışı bir şey yaptı." (BİANET)
"Can Atalay’ın tahliyesinin önündeki tek engel 13. Ağır Ceza Mahkemesi"... Can Atalay’ın avukatı Akçay Taşçı, “Mahkeme heyeti 17-25 Aralık dosyasının duruşması için beş gün ayırmış, beş gün boyunca o davaya devam edecekmiş. Duruşmanın arasında Can Atalay dosyasına ilişkin karar vermesine engel bir durum yok" dedi.
Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında 25 Ekim’de verdiği “hak ihlali” kararı sonrası gözlerin çevrildiği İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi hâlâ kararını açıklamadı.
AYM, 26 Ekim’de "hak ihlallerinin ortadan kaldırılması, başvurucunun yeniden yargılanmasına başlanması, mahkûmiyet hükmünün infazının durdurulması, ceza infaz kurumundan tahliyesinin sağlanması ve yeniden yapılacak yargılamada durma kararı verilmesi" için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne kısa kararı gönderdi.
Kararın ulaşmasının ardından mahkeme heyeti, 26 Ekim akşam saatlerine kadar dosyayı görüştü ancak karara bağlamadan Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nden ayrıldı.
27 Ekim’de AYM’nin gerekçeli kararını da açıklamasının ardından mahkeme heyeti yeniden toplandı ancak yine karar açıklanmadı.
Hafta sonu tatilinin ardından heyetin bugün yeniden toplanması ve kararını açıklaması bekleniyordu fakat 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 30 Ekim-3 Kasım tarihleri arasında beş gün boyunca 17-25 Aralık dosyasını görüşeceğini açıkladı.
Avukat Taşçı: Mahkeme bir an evvel karar vermeli
AYM kararının üzerinden beş gün geçmesine rağmen kararın hâlâ açıklanmamasını bianet’e değerlendiren Atalay’ın avukatı Akçay Taşçı, mahkemenin AYM kararı üzerinde tartışması gereken bir husus olmadığını belirtti ve bir an evvel karar vermesi gerektiğini söyledi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi kalemiyle bugün yine görüştüklerini ve bilgi alamadıklarını belirten Taşçı, şunları söyledi:
“Mahkeme heyeti 17-25 Aralık dosyasının duruşması için beş gün ayırmış, beş gün boyunca o davaya devam edecekmiş. Büyük puntolarla bunu duruşma salonunun kapısına yazmışlar.
“Duruşmanın arasında Can Atalay dosyasına ilişkin karar vermesine engel bir durum yok. Perşembe ve cuma günü müzakere halinde olduklarını biliyoruz. Tartışacakları herhangi bir husus olmadığını da biliyoruz. Bir an evvel karar verilmesini bekliyoruz. Can Atalay başından beridir esirdi bu esaret AYM kararına rağmen devam ediyor. Bu esaret durumumun bir an önce sonlandırılması ve tahliye kararı verilmesini bekliyoruz.
“Can Atalay milletvekili olduğu 14 Mayıs itibarıyla kesinleşti, Meclis sicil kaydı yapıldı odası tahsis edildi, Meclis Başkanı da parlamentonun iradesinin Can Atalay'ın Meclis'e gelerek görevine başlaması yönünde olduğunu açıkça ifade etti, şu bunun önündeki tek engel artık 13. Ağır Ceza Mahkemesi, mahkeme karar vermeyerek esareti sürdürüyor.” (BİANET)
Hiç yorum yok