Türkiye Komünist Partisi (TKP), bu akşam İzmir Bornova'da Aşık Veysel Rekreasyon Alanı’nda Cumhuriyet'in 100. yıldönümü vesilesiyle büyük bir halk buluşması düzenledi. 100. yıl kitlesel bir açık hava etkinliğiyle kutlandı.


Etkinliğe katılan gazeteci Merdan Yanardağ, 5 Ekim'de hapisten çıkmıştı. Yanardağ, "Merdan Yanardağ'a haksız geçirdiği hapis günlerinin ardından bir kez daha geçmiş olsun diyoruz. Baskılar, cezalar, tehditler bu halka da gazetecilere de boyun eğdiremiyor, eğdiremeyecek. Hoş geldiniz Merdan Yanardağ, birlikte yan yanayız, şimdi daha güçlüyüz" mesajıyla selamlandı.

Bu yıl TKP ev sahibinde Türkiye'de gerçekleşen 23. Uluslararası Komünist ve İşçi Partileri toplantısına katılan delegeler de etkinlikte yerini aldı.

Etkinlik, Birinci Dünya Savaşı'nın çıkışını, Rusya'daki Ekim Devrimi ve tüm dünyada işçi sınıfının ayağa kalkmasını ve 1919'da başlayan Kurtuluş Savaşı'nı, Mustafa Suphi'nin ağzından Türkiye Komünist Partisi'nin kuruluşu tiyatro, müzik, şiir ve danstan oluşan bir performansla başladı.

Ardından, TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan söz aldı. Okuyan, katılımcılara, "Size iki soru: Yüzyıl sonra geldiğimiz noktadan, ülkemizin halinden mutlu musunuz? Peki, Türkiye'yi aydınlığa çıkarmaya kararlı mıyız? Bu sorulara verdiğimiz yanıtlar, hepimizin aynasıdır. Bir yeniden kuruluş ve kurtuluş iradesidir" dedi. 

Okuyan, Birinci Dünya Savaşı'ndan 12 Eylül sonrasına kadar Türkiye ve dünyanın tarihini anlatan sahnedeki sunuma işaret ederek, "Süregiden bir karanlığı size hatırlatmaya gerek duymadık, AKP'ye kadar getirdik. AKP'nin kendisi, bir sürecin sonucudur. CIA ve NATO destekli darbeler yaptılar, gençleri öldürdüler, işçi sınıfının örgütlenmesinin önüne engeller çıkardılar, yalan ve iftiranın her türünü denediler. Bir açıdan başardılar, solu, geçici olarak gerilettiler. Ama kendi adlarına mutlak olarak başarısızlar. Ülkeyi istikrar kavuşturamadılar. Çalkantısız tek bir yılımız yok" dedi.

Okuyan sözlerine şöyle devam etti:

"1923 yılında cumhuriyet kurulduğunda halkın heyecanı ve umudu bambaşkaydı. O halde ne oldu da bu hale geldik? Ne oldu da ülkemiz, halkımız için hep baş aşağı gitti? Birilerine göre Türkiye şahlanıyor, 'Türkiye yüzyılı'ndan söz ediyorlar. Türkiye eğer tarikatlarsa, rantçılar, uyuşturucu baronları, holding patronlarıysa, evet, Türkiye onlar için şahlanıyor. AKP'nin en büyük başarısı, işte bu yıkım ve çürümeyi başarı olarak pazarlamalarıdır." 

“Türkiye’de laikliği savunmadan, özelleştirmelere geri durmadan, AKP’ye karşı olmadan solcu olamazsınız diyorduk, bize ‘Laikliği savunmak size mi kaldı’ diye soranlar vardı” diyen Okuyan, AKP sayesinde faşizmin sarsılacağını iddia edenleri, AB’yi ilerleme olarak görenleri, özelleştirmelerle özgürleşeceğimizi iddia edenleri, AKP’den Kürt sorununu çözmesini bekleyenleri hatırlattı.

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan konuşmasında TKP Yunanistan'da seçimleri kazanınca Syriza'yı desteklemediğinde, ABD'de Biden seçildiğinde savaş geliyor diye uyardığında Syriza'yı solcu, Biden'ı demokrat görüp TKP'yi çağı anlamamakla suçlayanlara değinerek "TKP çağı anlamıyor diye ahkam kesenler oldu. Bunlar arsız, utanmazdır. Yıllarca AKP'ye yardım ettiler sonra 'saray rejimi, saray rejimi' diye tutturdular" dedi.

Okuyan, "Konuştuklarımızdan iki temel sonuç çıkıyor" dedi:

Birincisi, örgütlü olmak ve sağlam bir programa sahip olmak, aklınızı koruyor. TKP'nin 20 yıllık AKP döneminde temel bir konuda yanılmamasının kaynağında bu var.

İkincisi, her meseleye sınıfsal açıdan bakmak gerekiyor. Sınıf gözlüğünü çıkarırsanız, AKP'de devrimcilik görürsünüz; sınıf gözlüğünü çıkarırsanız TÜSİAD denen sermaye örgütünde çağdaşlık ve demokrasi görürsünüz; sınıf gözlüğünü çıkarırsanız Kürt sorununun çözümünde emperyalizmi müttefik görürsünüz; sınıf gözlüğünü çıkarırsanız burnunuzun ucunu göremezsiniz.

Okuyan, "İster tutucu deyin, ister sekter deyin, ister saplantılı deyin. TKP meselelere sınıfsal bakmaya devam edecek" vurgusunda bulundu.

2013 yılında bu halk, 'senin bana biçtiğin kıyafeti giymem' diyerek AKP iktidarına meydan okudu, sokağa çıktı. TKP daha ilk saatlerden itibaren oradaydı" diyen Kemal Okuyan, Gezi Direnişi'nde bayrak, pankart istemeyenlerin Sorosçu, foncu, liberal bir muhalefet yaratmak istediklerini, bu ülkenin bayrağına alerjileri olduğunu hatırlatarak, halkın Gezi'yi renkli devrimcilere bırakmadığını vurguladı.


Gezi Direnişi sonrası halkın karşısına Ekmeleddin'in çıkarıldığını, kasetle, fesatla yeni bir muhalefet tasarlandığını vurgulayan Okuyan, TKP'ye sürekli "O seçim bu seçim değil" diyenlere seslendi:

"Şimdi 85 milyonluk ülkede 64 bin oy alan ama kimsenin 'onlar da az oy aldılar, ne hükümleri olabilir' diyemediği, ciddiye aldığı, umutlandığı, heyecanlandığı partiyi, TKP'yi dinleme zamanı."

Yerel seçimlerde "acaba muhalefet büyükşehirleri kaptırır mı kaptırmaz mı" tartışmasının değeri ve hükmü olmadığını belirten Okuyan "Halkımız yerel seçimlerde iktidarıyla ve muhalefetiyle bu düzenin karşısına dikilecek mi, mesele budur. Yeni sosyalist ve halkçı belediyeler yaratacak mıyız, mesele budur. Dersim örneğini çoğaltacak mıyız mıyız, mesele budur" diyerek cumhuriyetçilerin, Alevi yoksullarının, Kürt emekçisinin, hayat pahalılığından bunalan işçilerin oyunu çantada keklik gören düzen partilerine milim taviz verilmeyeceğini vurguladı.

Laik, bağımsız, aydınlık bir Türkiye isteyenleri meselenin özünü düşünmeye, sınıf çelişkilerini, emek-sermaye çelişkisini gündemlerine almaya çağıran TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan "Sermaye sınıfının barbarlığını görmezden gelerek demokrasi, özgürlük, barış, laiklik, bağımsızlık, Cumhuriyet mücadelesi vermek isteyenlerle dost asla olmayacağız. Tersine diyeceğiz ki, holdinglerle birlikte siz de çürüyorsunuz" diyerek Türkiye'nin cumhuriyetçi birikiminin Türkiye'deki sınıf çelişkisini daha net görmeye başladığını belirtti.

"Biz komünist olduğumuz için Cumhuriyetçiyiz de. Sosyalizm cumhuriyete ihtiyaç duyar. Ama Cumhuriyetçiler de artık sosyalizme ve komünistlerin dostluğuna ihtiyaç duyuyor. Farklı yollardan geliyoruz. Holdinglerin ve tarikatların iktidarına meydan okuyoruz" diyen Okuyan, komünistlerle Cumhuriyetçilerin yolunun birleşeceğini vurguladı.

Türkiye'de Kürt sorununun ancak sermayeden ve emperyalizmden kurtularak çözülebileceğini belirten Okuyan, emekçi halkın etnik temellere bölünmesinin sömürücülere ve emperyalistlere yaradığını söyledi ve ekledi:

"Kürt emekçilerinin laiklik, cumhuriyetçilik, anti-emperyalizm, sosyalizm umurunda değil diye düşünenler yanılıyor. Burada biz birbirimizin kökenine, geçmişine bakmıyoruz ama biliyoruz ki, burada çok sayıda Kürt kardeşimiz var ve biliyoruz ki hep birlikte özgür, eşitlik içinde, kardeşçe sosyalist bir Türkiye kuracağız. Sosyalist cumhuriyet hepimizin eseri olacak."

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan Türkiye Halk Temsilcileri Meclisi'nde ülkenin Cumhuriyetçi birikimiyle komünistlerin, sosyalistlerin devletçi-planlı bir ekonomik düzen, laik-bağımsız, kalkınmış, sanayileşmiş bir ülke, refaha kavuşmuş bir toplum için buluşturulacağını belirtti.

On yıllardır işgal ve katliamlar başta olmak üzere İsrail’in her tür saldırganlığına direnmeye çalışan Filistin halkını, son dönemde öne Hamas çıktı diye yalnız bırakmayacaklarını belirten Okuyan "TKP lailik ve aydınlanma savunusundan asla taviz vermez. Ancak bugün Hamas’ı gerekçe göstererek Filistin direnişine gölge düşürmek, “İsrail de kendini savunuyor” türünden bir algının ortaya çıkmasına izin vermek bzie yakışmaz. TKP’ye yakışmaz. Filistin halkının direnişi meşrudur" dedi.

Bu yıl TKP'nin ev sahipliğinde Türkiye'de gerçekleşen 23. Uluslararası Komünist ve İşçi Partileri toplantısına katılan delegeler de etkinlikte yerini aldı.

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan, konuşmasını farklı ülke ve partilerden gelen temsilcileri selamlayarak ve "Selam olsun yüz yıl önce cumhuriyeti kuranlara, Anadolu insanına. Selam olsun Türkiye’nin ve dünyanın aydınlık geleceğine... Selam olsun insanlığa umut, ilham, akıl ve mücadele azmi veren, yol gösteren Marksizme Leninizme" diyerek sonlandırdı.

Etkinliğe çok sayıda sanatçı emek verdi

TKP'nin etkinliğine katkıda koyan çok sayıda sanatçı oldu: Arda Kavaklıoğlu, Arzu Recen, Baran Çadırcı, Batuhan Turan, Bedirhan Diyarbakırlı, Berkay Özkan, Cem Yarkın, Civan Al, Didem Çimen, Ebru Göktan, Efe Kaner, Ege Yüksel, Elvan Torun, Emine Boran, Ender Özer, Ender Yiğit, Eyüp Okumuş, Gizem Ekiz, Gülcan Altan, Güneş Yüzak, Haluk Polat, Hasan Tanay, Hazal Türkmen Yazgaç, İmran Aydın Tali, Kerem Demirkaya, Mehmet Çetinkaya, Mehmet Okuroğlu, Melisa Vardal, Metin Coşkun, Murat Güner, Mustafa Kenan Aybastı, Nesrin Balkan, Nevin Eracar, Nihan Bayraktar, Nihat Behram, Nilüfer Ersözlü, Nurevşan Kırçiçek, Orhan Aydın, Ozan Şahin, Özen İnceefe Morkoç, Özge Fındık, Özgür Akbaba, Özgür Aydoğan, Özlem Atav, Perihan Öngen, Seda Ocak, Selen Kartay, Selver Çavuş, Senan Kara, Sevgi Demirkıran, Süleyman Can Aslanyürek, Şencan Doğu, Şerife Göksün, Tuğrul Keskin, Ufuk Karakoç, Ulaş Özer, Ümmü Putgül, Veysel Alankaya, Yaren Bedel, Yavuz Geçer, Yusuf Yalçın bu isimlerdendi. (SOL.ORG)

Daha yeni Daha eski