Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanacak olan Süper Kupa maçının Suudi Arabistan’a alınmasının tartışmaları devam ediyor. Gazeteci Fatih Altaylı, kendi adını taşıyan internet sitesinde Suudi Arabistan’da oynanacak Süper Kupa finaliyle ilgili Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’u hedef alan bir yazı kaleme aldı:
“Geçen gün çok da önemli olmayan bir yazı yayınlandı bu köşede. Süper Kupa Finali’ni Suudi Arabistan’da oynama fikrinin Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’tan çıktığı yolunda Federasyon tarafından verilmiş bir bilgiye değindim. Zaten her iki kulübün başkanları da Suudi Arabistan’da final oynama konusunda Federasyon’a bir itirazda bulunmamış, Galatasaray Başkanı da “evet” demişti. Camialar adına Divan Kurulları “100. Yılda Türkiye’de oynayalım” açıklaması yapmışlardı ama yönetimler Divan Kurulları’nı takmamıştı. Maç seve seve Suudi Arabistan’da oynanacaktı.
Bu yazıya Fenerbahçe Kulübü’nden bir yalanlama geldi…
Son derece terbiyesizce bir yalanlama.
Benim son olarak Haziran ayında karşılaştığım Galatasaray Başkanı’ndan aldığım talimatla bu yazıyı yazdığımı iddia eden saçma sapan bir şey.
Ciddiye bile almadım.
Çünkü aynı Fenerbahçe Kulübü birkaç gün öncesine kadar benim Galatasaray Kulübü Başkanı aleyhinde söylediklerimi yayarak bundan medet umuyordu.
Baba parası ile her şeyi ve hatta ne yazık ki, herkesi satın almaya alışmış olanların beni de satılık zannetmeleri ciddi bir terbiyesizlik işaretiydi ama ciddiye alınacak tarafı da yoktu.
Sonra baktılar olmadı, bu sefer de Federasyon’a baskı yaparak beni yalanlatmaya kalkıştılar.
Federasyon da onların dediğini yaptı.
Güldüm.
Düne kadar Federasyon’u yalancılıkla suçlayan kendileriydi, şimdi Federasyon’a beni yalanlatıyorlar.
Eğlenceliler. Komikler.
Şunu söyleyeyim.
Hata yaptığım olmuştur ama kimsenin emri ile ya da kimsenin arzusu ile olmadığını bildiğim bir şeyi varmış gibi yazmam.
Bu memlekette yalanlanmamak ise artık neredeyse doğrulanmak ile eşdeğer oldu.
Her haber yalanlanıyor, her bilgi ve hatta her doğru yalanlanıyor.
Benim yalan yazmadığımı, bu bilgiyi bana veren kişi, bu bilgiyi bana veren kişiye veren Federasyon yönetimi ve daha pek çok kişi biliyor.
Buna rağmen, bu yalanlamayı efendi bir şekilde yapsalar, terbiyesizce ithamlarda bulunmasalar, aşağıda yazacaklarımı yazmaz, “Ne yapsınlar, koskoca holding yönetiyorlar. Bu da işlerinin bir parçası” der geçerdim.
Ama haddinizi aştınız.
O zaman soralım bakalım.
Başkanlar gitmesin, kulüpler de genç takımlarını göndersin.
Madem bu maçı aslında camialar istemiyordu ve Federasyon yüzünden mecburen gidiyorsunuz.
Başkanlar Suudi Arabistan’a gitmesin. Hatta genç takımları yollayın, orada onlar oynasın, kupayı değersizleştirin. Siz de Türkiye’de iki takım 100. Yıl Dostluk Maçı oynayın diye bir öneri yapsam kabul eder misiniz?
Yoksa Suudi Arabistan’a ille de gitmek mi istiyorsunuz?
Gitmezseniz, Koç Grubu’na ait Otokar’ın Suudi Arabistan silahlı kuvvetlerine satmaya çalıştığı 8×8 ARMA II tekerlekli zırhlı araçların lobisini gençler yapamaz mı?
İlle patron düzeyinde mi olması gerekiyor bu işin?
Öyle ise eğer bence hiçbir mahzuru yok. Altay tankı ihalesi, projeyi geliştiren Otokar’dan alındığı zaman bunun yanlış olduğunu da ben yazmıştım.
Suudi Arabistan’a ARMA II satmanızı da gerçekten çok isterim.
İhracat iyi bir şeydir.
Ben hep Türkiye’den yana oldum, iyi işlerden yana oldum.
Ama yalancı asla olmadım.
Simon Kuper’in dediği gibi, futbolun asla sadece futbol olmadığını biliyorum.
Ama siz de satın alamayacağınız insanları itham etmemeyi bilin, öğrenin.
En azından bir daha sefere.” (GAZETE PENCERE)