Hakkındaki haberlere sinirlenen Süleyman Soylu "dokunulmazlığımı kaldırın" dedi. Oysa "hakkaniyetin tecellisi" için gere...
Hakkındaki haberlere sinirlenen Süleyman Soylu "dokunulmazlığımı kaldırın" dedi. Oysa "hakkaniyetin tecellisi" için gerekli olan Yüce Divan'a çıkması.
Eski İçişleri Bakanı ve mevcut AKP milletvekili Süleyman Soylu yasama dokunulmazlığının kaldırılması için başvurdu.
Hakkındaki haberlerin gerçeği yansıtmadığını savunan Soylu, "Hakkaniyetin ve gerçeklerin tecellisi için" Meclis Başkanlığı'nın yolunu tuttu.
'Binlerce asılsız haber'den birine takıldı
Soylu'nun sayımına göre, bakanlık koltuğundan ayrıldığı 3 Haziran 2023 tarihinden bu yana aleyhinde "yalan, hakaret, karalama ve iftira içerikli 11 bin 500’ü TV, bin 454’ü gazete olmak üzere çok sayıda haber yapıldı, 628 köşe yazıldı".
Süleyman Soylu'yu harekete geçirense kuzeni Mehmet Soylu’nun yönetim kurulunda olduğu D Global/Invamed firmasına yönelik suçlamalar oldu. Daha önce vurgun ve usulsüzlük iddialarıyla gündeme gelen şirketin bu sefer insanları kobay olarak kullandığı öne sürüldü.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Cenap Ekinci Haziran 2020’de bir tıbbi cihaz üreticisi firmanın Covid-19 hastaları üzerinde izinsiz ve etik dışı olarak "Türk ışını" adlı cihazlarını denediklerini öne sürdü. Ekibin başında Mehmet Soylu’nun olduğunu belirtti, tedavinin denendiği hastalardan ölenler olduğunu iddia etti.
Konuyu kaleme alan ve araştırılması gerektiğini söyleyen Cumhuriyet yazarı Işık Kansu, "Bakanlığı döneminde içişlerini adeta bir 'baron' gibi yöneten Süleyman Soylu..." ifadesi nedeniyle Soylu'nun hedefi oldu.
Soylu bir dizi hakarette bulundu, "Haysiyet celladı alçaklar… Yıllardır intikamınız ve iftiralarınız bitmedi… Cumhuriyet gazetesi! Baronluğumu ispat etmezseniz namertsiniz" dedi.
Yargılamanın tek yolu Yüce Divan
"Size yakında bir imkan daha vereceğim" diyerek dokunulmazlığının kaldırılması için Meclis Başkanlığı'na başvuruda bulunacağını duyuran Süleyman Soylu, 26 Temmuz'da başvurusunu yaptı.
Süleyman Soylu'ya yakın gazetecilerden Mehmet Çek, başvuruyla ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bilgilendirildiğini ve "olurunun aldığını" aktardı.
Dilekçe vermesi dokunulmazlığının kaldırılması sağlamıyor, sağlasa da Soylu’yu tek etkilemiyor çünkü yöneltilen suçlamalar 2016-2023 yıllarındaki Bakanlık yıllarına ait. Anayasa, Bakanlık dönemindeki karar ve işlemlerin yargılamasının yalnızca Yüce Divan’da yapılacağını söylüyor. AKP'nin kendi bakanını Yüce Divan’a sevk ettiği görülmüş değil.
Geçtiğimiz haftalarda Soylu'nun kendisine tahsis edilen zırhı aracı da İçişleri Bakanlığı'na zorla geri verdiği öne sürülmüştü.
İki fay hattı: Kurum'un Bakanlığa dönüşü ve Emniyet'te 'Kaplan' krizi
Soylu'nun sessizliğini bozması, iktidar cephesinde yaşanan iki gelişmenin ardından geldi.
Artık Bakan olmayacağı ilan edilen ve milletvekili yapılan Murat Kurum’un yeniden bakan olarak atanmasının Soylu'nun çıkışında etkili olduğu düşünülüyor.
Bir diğer başlıksa Emniyet'te krize yol açan Ayhan Bora Kaplan soruşturması.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın göreve gelmesinin ardından suç örgütlerinden Ayhan Bora Kaplan ve çetesi hedefe konulmuştu.
Kaplan’ın eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yla yakın olduğu iddia ediliyordu. Bu iddia çok konuşulunca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de Soylu’ya sahip çıkmıştı.
Kaplan ve ekibi 7 Eylül’de Ankara Esenboğa Havalimanı’nda yurtdışına kaçmak üzereyken yakalandı ve tutuklandı. Soruşturma Yargıtay üyesi Yüksel Kocaman ile bir Emniyet Müdürüne kadar uzandı.
Bu sırada Ankara Emniyet Müdürlüğü’nde görevli üç polis müdürü Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında gizli tanığı, bakanları suçlamaya zorladığı gerekçesiyle gözaltına alındı. İktidar yanlısı gazeteler hükümete "darbe" hazırlığı yapıldığı yorumlarını yaptı.
Üç müdürü göreve getiren İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ise yaşananları Cumhurbaşkanına "oyun ve tuzak kurma" olarak nitelendirdi.
Davanın ilk duruşmasına günler kala yaşanan kriz sonucu Soylu'nun kadrolarının yerini alan üç polis müdürü de tutuklandı. Kaplan'ı yurt dışına kaçarken Esenboğa Havalimanı'nda gözaltına alan Ankara Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, yardımcısı Şevket Demircan ve komiser Ufuk Gültekin cezaevine gönderildi.
Soruşturmanın Süleyman Soylu ve aileye uzanabileceği söylentiler arasında. (SOL.ORG)
Hiç yorum yok