Yeni Yaşam çalışanı Veysi Akören’i götürmeye çalışanlardan ikisi / MA video kaydından Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Veysi Akören’i "göza...
Yeni Yaşam çalışanı Veysi Akören’i götürmeye çalışanlardan ikisi / MA video kaydından |
Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Veysi Akören’i "gözaltına" almaya kalkışan silahlı kişiler, diğer gazeteciler ve çevredeki halkın tepkisi üzerine kaçtıktan sonra "TİT" adını kullanan bir hesap "Artık sahadayız" iddiasıyla sosyal medyadan saldırıyı üstlendi.
Batman'da kayyım protestolarını izleyen Mezopotamya Ajansı (MA) ve Jinnews muhabirleriyle Yeni Yaşam Gazetesi çalışanları kendilerini polis diye tanıtan kişiler tarafından cadde ortasında tehdit edildi.
MA'nın haberine göre, haber takibinden dönmekte olan gazetecilerin önünü kesen kişiler Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Veysi Akören’i gözaltına almak istedi. Gazetecilerin kimlik sorduğu kişiler kimliklerini göstermeksizin Akören’i yaka paça götürmeye çalıştı. Batman’da Yeni
Almak istedikleri gaetecilerin gözletı gerekçesi sorularını da yanıtlamayan kişilere çevredeki toplanan halk ve gazeteciler tepki gösterince zorbalar “sizi de alırız” diyerek, silahlarına sarıldılar ancak halkın ve habercilerin tepkisi sürünce, kendilerini bekleyen arabaya binerek kaçtılar.
Halk ve gazeteciler kaçanların ardından “Özgür basın susturulamaz” ile “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.
"Türk İntikam Tugayı" mı?
Olayın ardından sosyla medya platformu X üzerinde "Türk İntikam Tugayı" adıyla yayımlanan bir video kaydıyla birlikte "Veysel Akören'e gözdağı vermiş olduk. Artık sahadayız" mesajı verildi.
"Türk İntikam Tugayı" nedir?
Türk İntikam Tugayı (TİT), Türkiye'de faaliyet gösteren sağcı, aşırı milliyetçi bir yeraltı örgütü olarak bilinmekle birlikte, bağımsız bir örgüt mü "derin devlet" ile organik bağları olan bir gölge örgüt mü olduğu resmen kanıtlanmış değil.
1970'lerde yayımladığı bildirilerle adı ortaya çıkan bu örgüt, "sağ-sol çatışmaları"nın yoğun olduğu dönemde solcu/devrimci kişileri hedef alarak suikastlar ve bombalı saldırılar gerçekleştirmişti. TİT, kendisini "komünizmle mücadele eden" bir örgüt olarak tanıtıyordu.
Özellikle 1978-1980 arasında, adı birçok suikast ve saldırıyla anılan TİT tarafından tehdit edildiklerini ya da kendilerine saldıranların TİT olduğu bilgisini yetkili makamlara bildiren pek çok solcu akademisyen, gazeteci, yazar, öğrenci ve işçinin beyanlarıyla açılan kovuşturmaların çoğu takipsizlikle sonuçlanmıştır.
TİT adı, 1970'lerde ve 1980 öncesinde çok sayıda sol görüşlü akademisyen ve siyasetçiye yönelik suikast girişimlerinde anıldı. Bu saldırılar çoğunlukla propaganda ve korku yayma amacıyla gerçekleştirildi.
Özellikle öğrenci derneklerine, sol görüşlü grupların toplanma yerlerine ve sendikalara yönelik bombalı saldırılar gerçekleştirdi.
TİT sıklıkla sol görüşlü kişilere yönelik tehdit mektupları gönderdi ve bu şekilde korku yaymayı amaçladı.
12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından TİT'in eylemleri azalmış ve örgüt büyük ölçüde faaliyetlerini durdurmuştu. Bu tablo, 12 Eylül darbesinin yararlandığı "istikrarsızlık" görüntüsünün yaratılmasına yönelik olarak TİT'in "yarı-resmi" bir statüye ve korumaya sahip olduğuna ilişkin spekülasyonları doğrular niteliktedir.
Ancak, 1980 sonrası dönemde zaman zaman TİT adı, çeşitli saldırılarla ilişkilendirilmişti. BUnların en bilineni 12 Mayıs 1998'de, dönemin İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal'a suikast girişiminde bulunan Demir Demirok ve Selçuk Gürz'ün azmettiricisi olan Semih Tufan Gülaltay hakkındaki iddianame ve mahkeme kayıtlarında kendisinin Türk İntikam Tugayı üyesi olduğu iddiasının yer almasıydı. 17 Mayıs 2006'da, Danıştay İkinci Dairesi'ne silahlı saldırı düzenleyen Alparslan Arslan ile birlikte adı geçen Saim Özmen'in, Semih Tufan Gülaltay ile bağlantı içinde olduğu da iddia ediliyordu.
Türk İntikam Tugayı (TİT) ile ilgili davalar ve bu örgüte mensup olmakla suçlanan kişilerin yargılamaları çoğunlukla net ve somut kanıtlara dayandırılamamış, örgütün yapısı ve faaliyeti hakkında belirsizlikler devam etmişti. Örgütün, çoğu zaman iz bırakmaması ya da doğrudan bir mensubunun bulunmaması TİT'in daha çok bir "çatı adı" ya da sağcı grupların yürüttüğü suikast ve tehditlerin "paravan"ı olarak kullanıldığı yorumlarına yol açtı. (BİANET)
Batman’da Yeni Yaşam Gazetesi çalışanı Veysi Akören, Türk İntikam Tugayı üyeleri tarafından yaka paça alındı.
— Türk İntikam Tugayı (@intikam_tugayi1) November 8, 2024
Türk halkını tehdit eden, bu sözde gazeteci, polislerimizi yaralamasına neden oluyordu.
Veysi Akören’e gözdağı vermiş olduk.
Artık sahadayız.
Türk İntikam Tugayı. pic.twitter.com/5W5yMFwR3R
Hiç yorum yok