15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından askeri okullarda çocukları öğrenci olan aileler, Sütlüce’deki AKP İstanbul İl Binası önünde eylem başlattı. Aileler, yetkililerle görüşene kadar eylemlerine devam edeceklerini belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a seslenen anneler, “Çocuklarımızı bize verin. artık kalbimiz dayanmıyor” ifadelerini kullandı...
15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından askeri okullarda çocukları öğrenci olan anneler Sütlüce’deki AKP İstanbul İl Binası önünde oturma eylemi başlattı. Burada konuşan Burak Eren’in annesi Hatice Eren, “Çocuğum 4 yıldır Silivri’de. Hava Harp Okulu öğrencisiydi. Hain komutanları tarafından kandırıldılar. Darbeye kim karıştıysa onları tutuklasınlar. Erler ve öğrenciler cezaevinde. 259 öğrencimiz cezaevinde. Biz adil adalet istiyoruz. Biz çocuklarımızı devletimize 13 yaşında emanet ettik. Çocuklarımızı istiyoruz. Bizi her gittiğimiz yerden kovuyorlar. Meclis'e bile gittim. Oradan da kovdular. Biz yetkilileri bekliyoruz. Biz oyumuzu yıllarca AKP’ye verdik şimdi bizi kapıdan kovuyorlar. Biz evlatlarımızı istiyoruz. Hain komutanlar cezalarını çeksinler. 18 general vardı. Onlar çıktılar. Bizim çocuklarımız hala cezaevinde. Parası, dayısı olan çıkıyor. Başındaki komutan hainse bizim çocuklarımız ne yapabilir? Çocuklarımızın fotoğraflarını çekmişler. Darbe yapıldığını öğrendikleri anın fotoğrafı. Haberleri bile yok. Benim çocuğumun kimliği bile kamptaydı. Darbeye gidecek adam kimligini yanına almaz mı? Erle, öğrencinin ne suçu olabilir? Bu nasıl bir adalet? Vatanımızı sevmesek 13 yaşında çocuklarımızı verir miydik okullara? Devletin en güvenilir yerinde diyorlardı. Böyle mi sahip çıktınız çocuklarımıza?” ifadelerini kullandı.
“YETKİLİLER GELENE KADAR BURADAYIZ”
Yasin Güleşçi’nin annesi Ayten Güleşçi de sürecin uzatıldığını gözyaşlarıyla anlatarak, “AKP Merkez binasına gitmek istedik yanaştırılmadık. Çocuklarımızın cezaevinde olmasını kabul edemiyoruz. 4 yaz 3 kış geçirdik. Güçlü kalmaya çalışsam da hazmedemiyorum. Bu süreç bir an önce bitsin. Yargı süreci bitsin. Biz yetkili gelene kadar burada durmaya devam edeceğiz” dedi. Burak Okka’nın annesi Fatma Okka da oğlunun ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldığını söyleyerek, “Askeri okuldaydı. Vatana millete hizmet etmek istedi. Şimdi Silivri zindanlarında çürüyor. 3’üncü yılını bitirmişti. 1 yıl sonra teğmen olacaktı. Türkiye’nin gelecekleri onlardı. Ağırlaştırılmış müebbet verdiler. Komutanlardan daha çok müebbet verdiler. Mahkemede pişmanlığını göstermedi diye bu cezayı aldı. İlk günden beri ‘bir suçum yok’ dedi. Benim oğlum vatanına milletine ihanet etmedi. Kime sesimizi duyuralım? Biz çocuklarımızı devlete verdiğimiz için, buraya geldik. Cumhurbaşkanı'na sesleniyoruz. Çocuklarımızı bize verin. Artık kalbimiz dayanmıyor. Dayanamıyoruz” diye konuştu.
“BİRİ ŞEHİT KIZI”
Berat Dereli’nin annesi Makbule Dereli ise “Hava harp okuluna verdim. 3. yılının sonunda o gece başlarına geldi. 15 Temmuz günü 5 komutan gelip ‘emir komutaya itaat ediniz’ demiş ve o malum gece yaşandı. Çocuklarımızın telefonu temiz, silahları temiz, dosyaları temiz. 259 çocuğumuz suçsuz yere yatıyor ve içinde 3 kızımız var. Kızlarımızdan biri de şehit kızı. Böyle mi emanetlere sahip çıkıyorsunuz. Evlatlarımız suçlu değildir. 4 senedir bizi bekletiyorlar. Hiçbir sonuç alamıyoruz. En son buraya geldik. Hükumetin binasındayız. Ankara'ya 3-4 kere gittim ama tomalarla gazlarla bizi püskürtmeye çalıştılar. Biz eylem yapmaya değil çocuklarımızın haklarını aramaya gidiyoruz. Derdimizi kime anlatalım?” diye sordu.
Ailelerin açıklamalarının ardından AKP Sütlüce İl Binası önündeki polisler kimlik kontrolü yaptı. Kimlik kontrolünün ardından grup İl Başkanlığı'nın önünden uzaklaştırıldı.
15 Temmuz FETÖ darbe girişiminin ardından askeri okullarda çocukları öğrenci olan anneler Sütlüce’deki AKP İstanbul İl Binası önünde oturma eylemi başlattı. Burada konuşan Burak Eren’in annesi Hatice Eren, “Çocuğum 4 yıldır Silivri’de. Hava Harp Okulu öğrencisiydi. Hain komutanları tarafından kandırıldılar. Darbeye kim karıştıysa onları tutuklasınlar. Erler ve öğrenciler cezaevinde. 259 öğrencimiz cezaevinde. Biz adil adalet istiyoruz. Biz çocuklarımızı devletimize 13 yaşında emanet ettik. Çocuklarımızı istiyoruz. Bizi her gittiğimiz yerden kovuyorlar. Meclis'e bile gittim. Oradan da kovdular. Biz yetkilileri bekliyoruz. Biz oyumuzu yıllarca AKP’ye verdik şimdi bizi kapıdan kovuyorlar. Biz evlatlarımızı istiyoruz. Hain komutanlar cezalarını çeksinler. 18 general vardı. Onlar çıktılar. Bizim çocuklarımız hala cezaevinde. Parası, dayısı olan çıkıyor. Başındaki komutan hainse bizim çocuklarımız ne yapabilir? Çocuklarımızın fotoğraflarını çekmişler. Darbe yapıldığını öğrendikleri anın fotoğrafı. Haberleri bile yok. Benim çocuğumun kimliği bile kamptaydı. Darbeye gidecek adam kimligini yanına almaz mı? Erle, öğrencinin ne suçu olabilir? Bu nasıl bir adalet? Vatanımızı sevmesek 13 yaşında çocuklarımızı verir miydik okullara? Devletin en güvenilir yerinde diyorlardı. Böyle mi sahip çıktınız çocuklarımıza?” ifadelerini kullandı.
“YETKİLİLER GELENE KADAR BURADAYIZ”
Yasin Güleşçi’nin annesi Ayten Güleşçi de sürecin uzatıldığını gözyaşlarıyla anlatarak, “AKP Merkez binasına gitmek istedik yanaştırılmadık. Çocuklarımızın cezaevinde olmasını kabul edemiyoruz. 4 yaz 3 kış geçirdik. Güçlü kalmaya çalışsam da hazmedemiyorum. Bu süreç bir an önce bitsin. Yargı süreci bitsin. Biz yetkili gelene kadar burada durmaya devam edeceğiz” dedi. Burak Okka’nın annesi Fatma Okka da oğlunun ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldığını söyleyerek, “Askeri okuldaydı. Vatana millete hizmet etmek istedi. Şimdi Silivri zindanlarında çürüyor. 3’üncü yılını bitirmişti. 1 yıl sonra teğmen olacaktı. Türkiye’nin gelecekleri onlardı. Ağırlaştırılmış müebbet verdiler. Komutanlardan daha çok müebbet verdiler. Mahkemede pişmanlığını göstermedi diye bu cezayı aldı. İlk günden beri ‘bir suçum yok’ dedi. Benim oğlum vatanına milletine ihanet etmedi. Kime sesimizi duyuralım? Biz çocuklarımızı devlete verdiğimiz için, buraya geldik. Cumhurbaşkanı'na sesleniyoruz. Çocuklarımızı bize verin. Artık kalbimiz dayanmıyor. Dayanamıyoruz” diye konuştu.
“BİRİ ŞEHİT KIZI”
Berat Dereli’nin annesi Makbule Dereli ise “Hava harp okuluna verdim. 3. yılının sonunda o gece başlarına geldi. 15 Temmuz günü 5 komutan gelip ‘emir komutaya itaat ediniz’ demiş ve o malum gece yaşandı. Çocuklarımızın telefonu temiz, silahları temiz, dosyaları temiz. 259 çocuğumuz suçsuz yere yatıyor ve içinde 3 kızımız var. Kızlarımızdan biri de şehit kızı. Böyle mi emanetlere sahip çıkıyorsunuz. Evlatlarımız suçlu değildir. 4 senedir bizi bekletiyorlar. Hiçbir sonuç alamıyoruz. En son buraya geldik. Hükumetin binasındayız. Ankara'ya 3-4 kere gittim ama tomalarla gazlarla bizi püskürtmeye çalıştılar. Biz eylem yapmaya değil çocuklarımızın haklarını aramaya gidiyoruz. Derdimizi kime anlatalım?” diye sordu.
Ailelerin açıklamalarının ardından AKP Sütlüce İl Binası önündeki polisler kimlik kontrolü yaptı. Kimlik kontrolünün ardından grup İl Başkanlığı'nın önünden uzaklaştırıldı.