Bilim Kurulu üyeleri “Ramazan Bayramı’nda normalleşme olmamalı” görüşünü savunarak, tedbirlerin 28 Mayıs’a kadar devam etmesi gerektiğini belirtti...
Hürriyet’ten Fulya Soybaş’a konuşan Prof. Dr. Serhat Ünal, bir haftadır vaka sayılarında azalma, iyileşen vaka sayılarında da artış olduğunu söyleyerek, “Uygulanan sıkı kontrol yöntemleri sayesinde bu başarıya ulaştık. Normalleşme fazına geçebilmek için biraz daha zamanımız olduğu kanaatindeyim ki bu başarı sürsün” dedi.
‘Yeni atak yapabilir’
Ünal, 28 Mayıs sonrası, yani bayramdan sonra, tedbirlerin nasıl olacağının, ne miktarda gevşeme yapılabileceğinin masaya yatırılabileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Manzara bayramı bu tedbirlerle geçireceğimiz yönünde. Zira tam da bu düşme döneminde işin ucu döner virüs yeni bir atak daha yaparsa durum içinden çıkılamaz bir hale gelebilir.”
‘Çok endişeliyim’
Bilim Kurulu üyesi Recep Öztürk de, Ramazan Bayramı’nda tam bir serbestliğin yaşanmasının mümkün olmadığını düşündüğünü ifade ederek, “Kafamızda ‘Oh salgın bitti, artık serbestiz. Koşa koşa büyüklerimize gider, el öperiz’ gibi bir düşünce varsa vay halimize. Çünkü bunu yaparak büyüklerinize sadece zarar vermiş olursunuz. Tercihiniz evde oturmak olmalı” diye konuştu.
Bilim Kurulu üyesi ve Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Canan Ağalar da bayram konusunda çok endişeli olduğunu söyledi.
Büyükleri evlerinde ziyaret etmenin onlara virüs taşımak demek olduğunu söyleyen Ağalar, “Böyle bir vicdani sorumluluğun altına kimsenin girmeyeceğini umuyorum. Ve eminim büyüklerimiz de hoşgörülü olacaktır” dedi.
‘Felaket olabilir’
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ise Türkiye’nin vaka sayısının yüksek, ölüm oranının düşük olmasının nedeninin ‘hastaların yaş ortalamasının düşük olması’ olduğunu söyledi.
Türkiye’nin vaka sayısında ilk yedide olduğunu hatırlatan Ceyhan şu ifadeleri kullandı: “Fransa’da ölenlerin yaş ortalaması 62.5. İtalya ve İspanya’da bu ortalama 62. Ölüm oranı düşük olan Almanya’da yaş ortalaması 49 iken, Rusya’ya da 46. Bu, gençlerin kurtulma şansları yüksek, yaşlıların az demek. Yani, 65 yaş ve üzerini erken dönemde izole etmekle başarılı bir adım attık. Şimdi birdenbire geri adım atıp yaşlıları virüs taşıma ihtimali olan gençlerle yan yana getirmek felaket olabilir.” (T24-MEDYA)
Hürriyet’ten Fulya Soybaş’a konuşan Prof. Dr. Serhat Ünal, bir haftadır vaka sayılarında azalma, iyileşen vaka sayılarında da artış olduğunu söyleyerek, “Uygulanan sıkı kontrol yöntemleri sayesinde bu başarıya ulaştık. Normalleşme fazına geçebilmek için biraz daha zamanımız olduğu kanaatindeyim ki bu başarı sürsün” dedi.
‘Yeni atak yapabilir’
Ünal, 28 Mayıs sonrası, yani bayramdan sonra, tedbirlerin nasıl olacağının, ne miktarda gevşeme yapılabileceğinin masaya yatırılabileceğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Manzara bayramı bu tedbirlerle geçireceğimiz yönünde. Zira tam da bu düşme döneminde işin ucu döner virüs yeni bir atak daha yaparsa durum içinden çıkılamaz bir hale gelebilir.”
‘Çok endişeliyim’
Bilim Kurulu üyesi Recep Öztürk de, Ramazan Bayramı’nda tam bir serbestliğin yaşanmasının mümkün olmadığını düşündüğünü ifade ederek, “Kafamızda ‘Oh salgın bitti, artık serbestiz. Koşa koşa büyüklerimize gider, el öperiz’ gibi bir düşünce varsa vay halimize. Çünkü bunu yaparak büyüklerinize sadece zarar vermiş olursunuz. Tercihiniz evde oturmak olmalı” diye konuştu.
Bilim Kurulu üyesi ve Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği Başkanı Prof. Dr. Canan Ağalar da bayram konusunda çok endişeli olduğunu söyledi.
Büyükleri evlerinde ziyaret etmenin onlara virüs taşımak demek olduğunu söyleyen Ağalar, “Böyle bir vicdani sorumluluğun altına kimsenin girmeyeceğini umuyorum. Ve eminim büyüklerimiz de hoşgörülü olacaktır” dedi.
‘Felaket olabilir’
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ise Türkiye’nin vaka sayısının yüksek, ölüm oranının düşük olmasının nedeninin ‘hastaların yaş ortalamasının düşük olması’ olduğunu söyledi.
Türkiye’nin vaka sayısında ilk yedide olduğunu hatırlatan Ceyhan şu ifadeleri kullandı: “Fransa’da ölenlerin yaş ortalaması 62.5. İtalya ve İspanya’da bu ortalama 62. Ölüm oranı düşük olan Almanya’da yaş ortalaması 49 iken, Rusya’ya da 46. Bu, gençlerin kurtulma şansları yüksek, yaşlıların az demek. Yani, 65 yaş ve üzerini erken dönemde izole etmekle başarılı bir adım attık. Şimdi birdenbire geri adım atıp yaşlıları virüs taşıma ihtimali olan gençlerle yan yana getirmek felaket olabilir.” (T24-MEDYA)
