Halkevleri, Erdoğan'ın duyurduğu salgın tedbirleri ile ilgili açıklama yaptı. "Yapılmarı gerekenler bellidir" denilen açıklamada talepler yer aldı...
Erdoğan’ın bakanlar kurulu toplantısının ardından açıkladığı salgın tedbirlerine yönelik Halkevleri bir açıklama yayımlayarak tepki gösterdi.
İktidarın salgın politikalarının salgını önlemek için yetersiz olduğuna dikkat çeken Halkevleri, Sağlık Bakanı Koca ve Erdoğan’a seslenerek “Halk önlemlere uydu, Siz sorumlusunuz, siz suçlusunuz” dedi.
Halkevleri yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Ramazan ayı boyunca alınacağı söylenen salgın tedbirlerinden, daha önce de uygulanan ve salgını önlemeyi sağlamayan kısıtlamalardan başka bir şey çıkmadı. Bilim insanlarının ve sağlıkçıların görüşleri ile değil “şahsım”ın kararlarıyla, iş çıkış saatinde sokağa çıkmayı yasaklayarak, aşılanmış 65 yaş üstünü evlere kapatarak, sıkı denetim yapacağız gevelemeleriyle bulaşın en çok yayıldığı bu dönem geçiştiriliyor. Ortada ne tam kapanma var ne salgında sefalet çeken halka sosyal ve ekonomik destek var, ne de aşı var
Sahte başarı öyküleri yıkıldı, gerçek canımızı alıyor. COVID-19 salgınında, günlük vaka 60 bine, günlük can kaybı 250’nin üzerine tırmanıyor. Bizi bu felakete sürükleyen, sarayın ve uşaklarının ileri sürdüğü gibi, “halkın duyarsızlığı” değildir. Bu sonuca etki eden tedbirsizlikler, “lebalep” kongreleriniz, cami açılışlarınız, çay dağıtılan mitingleriniz ve barışçı gösterileri can pazarı haline getiren polis saldırılarıyla kışkırttığınız tedbirsizliklerdir.
Ama bizi bu felakete sürükleyen asıl şey, hastalığı durdurmayı değil, saray rejimini güçlendirmeyi amaçlayan bilim dışı “yasakçılık”, ayrımcı aşı politikası ve sömürü hırsını yansıtan çalışma düzenlemeleriyle salgını süreklileştiren enfeksiyon ortamları”nın yaratılmasıdır.
"Yapılması gerekenler bellidir"
1) Salgının bilimsel yönetimi, Türk Tabipleri Birliği’nin etkin biçimde katılacağı tam yetkili bir Bilim Kurulu’na bırakılmalıdır. Bilim Kurulu’nun kararlarına hiçbir siyasi otorite müdahale edememelidir.
2) Salgın yönetiminin uygulaması, yerel yönetimlerin merkezinde olduğu, halkın denetlediği özel bir örgütlenme ile yürütülmeli, merkezi hükümet ve organları sadece koordinasyon ve destek görevi üstlenmelidir.
3) Yeterli hazırlıklar yapıldıktan sonra, 28 günlük tam kapatma (tam yalıtım + tam hareketsizlik) uygulanmalıdır. Tam kapatma süresince üretim, acil ve zorunlu sağlık hizmetleri, aydınlatma, temiz su ve temel gıda teminiyle sınırlanmalıdır. Tam kapatma süresince halkın asgari gereksinimleri karşılayacak tedbirler güçlü kamusal desteklerle devreye sokulmalıdır. Kapatma sonrasında Türkiye’ye yeniden virüs girişini durduracak etkin tedbirler alınmalıdır.
4) Enfeksiyon zincirini kırmaya yetecek bir aşı stoku oluşturulmalı ve yeterli bir hızla uygulanmalıdır. Bugüne kadar yapılan aşı yolsuzlukları halka açık bir biçimde soruşturulmalı ve tarafsız bir yargı ile yargılanmalıdır."
