Buça kampanyasını NATO’nun sıcak savaş kararı aldığı şeklinde yorumluyorum. Bu hadiseye kadar NATO’nun savaşa doğrudan bulaşmadan, kenarda k...
Buça kampanyasını NATO’nun sıcak savaş kararı aldığı şeklinde yorumluyorum. Bu hadiseye kadar NATO’nun savaşa doğrudan bulaşmadan, kenarda kalarak işi yürütmek isteyeceği fikri ağır basıyordu.
1. NYT videoları
New York Times, NASA’nın yan kuruluşu olan Maxar tarafından temin edilen 10 Mart tarihli uydu videosunda Buça sokaklarında “cesede benzer nesnelerin” görüldüğünü iddia etti. Sonra tarihi 19 Mart olarak düzeltti. Videoda Photoshopla kolayca üretilebilecek gri lekeler görünüyor. Gri lekeler kabaca 3 Nisan tarihli videolardaki cesetlerin pozisyonuna uyuyor, fakat birkaçı az veya çok yer değiştirmiş görünüyor.
Görüntünün sahte olduğu şüphesiz, çünkü 3 Nisan tarihli videolarda cesetlerin hepsinin taze (en çok 1-2 günlük) olduğu belli. 10/19 Martta sokağa terk edilen cesetler 14 günde tanınmayacak ölçüde çürür (meteoroloji kayıtlarında bu 14 günlük sürede don görünmüyor), hayvanlar tarafından parçalanır, veya ölenlerin akrabaları tarafından kaldırılır.
Daha önemlisi (bence kesin kanıt): 3 Nisan videolarında Yablonska caddesini dolduran araç enkazları uydu videosunda görünmüyor. Cesetlerle dolu bir caddeye sonradan onlarca aracın girip, cesetlere dokunmadan patlatılması veya parçalanması mümkün olmasa gerek.
2. Olayların kronolojisi
Rus ordusu Buça’yı 30 Martta tahliye etti. 31 Martta belediye başkanı kentte Rus birliklerinin kalmadığını beyan etti, cesetlerden söz etmedi. 1 Nisanda şehir meclisi sözcüsü “Buça’da saklanan çok sayıda Rus sabotajcısına ve sivil kılığına girmiş Rus Faşistlerine” karşı “silahlı kuvvetlerimizin ve istihbarat birliklerimizin” operasyon yürüttüğünü ve bu nedenle kentin tehlikeli olduğunu bildirdi. Bu ifadenin anlamı bence şüpheye yer bırakmayacak kadar açıktır. Aynı gün Botman adını kullanan bir Ukrayna militanı savaş esirlerinin ve beyaz kol bandı takan ( = Rus yanlısı veya tarafsız) sivil kişilerin öldürülmesini gösteren bir video paylaştı, sonra kaldırdı. 2 Nisanda Ukr. Birliklerinin Yablonska caddesindeki araç enkazlarını temizlediği video yayınlandı. Videoda cesetler görünmüyor. Aynı gün veya ertesi sabah belediye başkanı cesetlerle dolu toplu mezarlığın keşfedildiğini açıkladı, sokaklardaki cesetlerden söz etmedi. 3 Nisanda sokakların ceset dolu olduğu haberi çıktı. Aynı gün akşama doğru videoları yayınlandı.
3. Cesetlerin kimliği
Cesetlerin birçoğunun kolunda beyaz bantlar açıkça görülüyor. Birkaçının elinde Rus ordusuna ait erzak paketleri net olarak görüntülendi. Bundan çıkarılacak tek sonuç bu kişilerin Ukr. kuvvetleri tarafından “Rus işbirlikçisi” sayılarak (muhtemelen 1 ila 3 Nisan tarihlerinde) infaz edilmiş olduğudur.
4. Katliamın gerekçesi
Rus ordusu bir aya yakın süreyle Buça kentine egemendi. Bu sürede Buça halkı cep telefonu yoluyla dış dünya ile haberleşmeye devam etti. Şehirde sivil halka yönelik katliam ve kötü muamele haberi çıkmadı. Bir ay boyunca sivil halka dokunmayan Rusların, ayrılmadan önce (NYT haberi doğruysa 11 veya 20 gün önce) katliam yapıp, aleyhlerine propaganda malzemesi olacağını bile bile cesetleri sokakta bırakmasının makul bir açıklaması yoktur. [Rus ordusu kenti çatışarak veya panik içinde terk etmedi, İstanbul toplantısında ilan ettikten sonra planlı harekatla ayrıldı.]
5. Katliamın faili
Ukrayna milliyetçileri 8 yıldır alenen Rus soykırımı savunuyor. “Aşağı ırk”, “soysuzlar” vs. şeklinde nitelendirilen Rusları Asya’ya sürmek, soylarını kurutmak, kadınlarının ırzına geçmek, çocuklarını öldürmek vb. yönündeki dileklerinin her gün yüzlercesi (bir kısmı resmi kişiler tarafından) sosyal medyada dile getiriliyor. Buna karşılık Rus söyleminde (resmi ve gayriresmi) bugüne dek Ukrayna halkına - sivillere - karşı tek nefret söylemi görmedim [Rus basınını ve sosyal medyasını düzenli olarak izliyorum, evet.]. Psikolojik altyapı olmadan sistemli bir sivil katliamı pek mümkün görünmüyor.
Savaşın başından beri hemen her gün Ukr. milislerinin esir Rus askerlerine, “işbirlikçi” sivillere, Çingenelere yönelik işkence ve infaz videoları yayınlandı. Rus tarafından böyle bir görüntü çıkmadı. Bu olgu Rusların masumluğunu kanıtlamaz şüphesiz, ancak Ukr. aleyhine kuvvetli bir karine teşkil eder.
6. Soruşturmanın engellenmesi, Pentagon’un suskunluğu
Rusya 4 Nisan’da Buça katliamı konusunda acil BM Güvenlik Konseyi toplantısı talep etti. Dönem başkanı olan İngiltere öneriyi veto etti. Neden?
Pentagon aynı gün Buça katliamı konusunda “Ukr hükümetinin iddialarını doğrulayabilecek durumda olmadıklarını” beyan etti. Ellerinde uydu ve drone kayıtları, yerel muhbir raporları olmaması mümkün müdür?
7. Kampanyanın amacı
Bütün bunlardan daha çarpıcı olan bence şu. İlk günden beri dile getirilen kuvvetli kuşkulara, her makul insanın aklına gelecek bariz soru işaretlerine rağmen Batı medyası olayı ısrarla en sansasyonel şekilde işlemeyi tercih etti. Karşı yöndeki kanıtlar sosyal medyada sansürlendi.
Bu denli kuvvetli ve kararlı bir propaganda kampanyasının duygusallık ve/veya aptallık ürünü olduğunu zannetmiyorum. Az çok tanıdığım medyada her şeye rağmen soru sorabilen insanlar var. Fakat bu aşamada Batı medyası kayıtsız şartsız devlet kontrolüne teslim olmuştur. Dolayısıyla olayı basit bir isteri ürünü değil, yukarıdan gelen bilinçli bir politik kararın uygulaması olarak görmek gerekir.
Amaç nedir? Sizi bilmem, ben Buça kampanyasını NATO’nun sıcak savaş kararı aldığı şeklinde yorumluyorum. Bu hadiseye kadar NATO’nun savaşa doğrudan bulaşmadan, kenarda kalarak işi yürütmek isteyeceği fikri ağır basıyordu. Vardığımız noktada bu ihtimal artık uzaklaşmıştır. Son yıllardaki tüm savaşlarda ABD “a defining atrocity” adını verdikleri sansasyonel bir haberi savaş gerekçesi olarak kullandı. Vietnam’da Tonkin Körfezi saldırısı, Birinci Irak harbinde Kuveyt’te kuvözdeki bebeklerin öldürülmesi, ikincisinde Saddam’ın nükleer silah üreten fabrikaları, Afganistan’da İkiz Kuleler saldırısı, Kosova’da “Arnavut köylerinde katliam”, Libya’da toplu ırza geçmeler, Suriye’de Guta ve Duma kimyasal gaz saldırıları kamuoyu nezdinde savaş kararını meşrulaştırmak için kullanıldı. Sayılan yedi olayın yedisinin de yalan haber (false flag operation) olduğu bugün biliniyor.
Bu seferkinin farklı olması için bir neden göremiyorum.
*
Arzu ederseniz bu makaledeki her iddia için belge ve video linki sağlayabilirim. Doğrusunu isterseniz şimdi üşendim. Olayları takip eden ve tarafsız düşünebilen herkesin bildiği olgular için iki saatimi harcamaya değer mi? (SEVAN NİŞANYAN)
