'Erdoğan'ı Öldüreceğiz' Mektubu Ne zaman içinde FETÖ’nün geçtiği bir yazı yazsam başıma aynı şey gelir. ABD saatiyle gündüz olma...
Ne zaman içinde FETÖ’nün geçtiği bir yazı yazsam başıma aynı şey gelir. ABD saatiyle gündüz olmasıyla, sosyal medyada FETÖ trolleri harekete geçer. “Kendilerinin kuzu gibi masum” olduğunu yazar. “Bir gün başa gelecekleri” ile devam eder. Türlü tehditleri ile bitirirler. İşin ilginci, 2014 yılına kadar, hükümetlerle her işi tutan ve karşılığını da alan onlar değilmiş gibi kendilerine karşı çıkanı iktidara hizmet etmekle suçlarlar.
15 Temmuz’un yıldönümünün arifesinde, ilginç bir şey oldu. Anadolu Ajansı bir özetini verdi ama medya nedense görmezden geldi.
PENSİLVANYA’DA DAYAK
Şöyle anlatayım...
Bir zamanlar Fethullah Gülen denilince akla Osman Şimşek gelirdi. Daha orta ikinci sınıfta Fethullahçıların halkalarına katılmış Şimşek, Gülen ABD’ye gittikten kısa süre sonra Pensilvanya’nın yolunu tuttu. Yıllarca, yazılarını hazırladı, videolarını kamuoyuna duyurdu, mektuplarını yazdı, özel işlerini yaptı. Kısacası Gülen adına duyduğumuz, bildiğimiz ne varsa Osman Şimşek’in elinden çıkmıştı.
İşte o Osman Şimşek, birkaç yıl önce Gülen’in çiftliğinden ayrıldı. Ayrıldı demeyeyim, kovuldu. Son dönemde FETÖ’nün tepesindeki isimleri sorgulayan eski Zaman muhabiri Ahmet Dönmez kovulma hikâyesini yazmıştı. FETÖ’deki isimler, örgütün hususi işlerinden sorumlu Cevdet Türkyolu’nu, yolsuzluk şüphesiyle, Gülen’e bir mektupla şikâyet etmişti. Osman Şimşek, bu mektubu Gülen’e okumakta ısrar edince, Türkyolu tarafından dövülüp çiftlikten atıldı. Öyle ya Türkyolu, Gülen’in hem kardeşinin damadı hem özel kalemi hem de 12 yaşından beri Gülen’in en sadık yöneticisiydi. En tepedeki “âli heyet”teydi.
Hayır, Şimşek Gülen’den kalben kopmadı, halen Fethullahçı. Arada sırada onu ziyarete gidiyor. Öğretisini takip ediyor. Ancak artık Gülen’in yanı başında yaşamıyor.
İşte o Şimşek, ilk kez, Samanyolu TV’nin ekran yüzlerinden Asım Yıldırım’a konuştu. Mektup ve tartaklanma hadisesini doğruladı. “O güzel günler geride kaldı” diyen Şimşek, FETÖ’nün en tepesindekilerin, kendi mensuplarına bile nasıl zalimleştiğini anlattı. En küçük eleştirinin bile ihanetle suçlandığını söyleyen Şimşek, örgütü yöneten isimler için “Sırtımızdan bıçakladılar” dedi.
AKAR’A ‘BABA’ DİYORLARDI
Ancak...
Ben en çok 15 Temmuz tanıklığını merak ettim.
Baştan söyleyeyim. Osman Şimşek, 15 Temmuz’un hazırlanışında FETÖ imamlarının bulunduğunu, Gülen’e de bilgi verdiklerini söylüyor. Örgütün çoğunluğunun darbeden haberinin olmadığını anlatıyor:
“Bize birileri bir şeyler yapacaklar, siz de sessiz kalın. Bu duyguyu iyice aşıladılar. Maalesef 1.5-2 sene, birileri geldiler gittiler. Hocaefendiye, şunlar şunu yapacaklar, bunlar bunu yapacaklar dediler.”
Osman Şimşek, Akar’ın da darbeye katılacağı bilgisinin Gülen’e verildiğini söylüyor. FETÖ yönetiminin Akar’ı, bir zamanlar Said Nursi’nin asker öğrencisi olan Hulusi Yahyagil’e benzettiğini aktarıyor:
“Birileri kalktılar, sanki ikinci Hulusi gibi anlattılar her yerde. (…) (İnanmayanlara) O geldiğinde seni Genelkurmay’ın bahçesine gömecek dediler. Baba diyorlardı ona.”
‘KÜLLİYEDE ÖLDÜRECEĞİZ’
Pensilvanya’nın, darbeden çok önce darbeye hazırlandığı, Akar’ın da işin içinde olacağına inandığı hatta Mehmet Değerli denilen kişi aracılığıyla Akar’ın ağzından yazılmış gibi Gülen’e mektup taşındığı, Gülen’e onun üniformasıymış gibi üniforma getirildiği anlaşılıyor:
“Baba dedikleri adam, Hulusi sani (ikinci) yerine koydukları adam (Akar’ı kastediyor), 15 Temmuz’dan 1.5 sene önce hocaefendiye mektup gönderdi. (…) O zat diyordu ki hocam siz şöyle güçlüsünüz, böyle güçlüsünüz, ülke için şöyle önemlisiniz, bizim önümüzde durmayın biz bir şey yapacağız. Bir gün hocam canlı yayında seyredeceksin, tiranı külliyenin merdivenlerinden yuvarlaya yuvarlaya öldüreceğiz.”
Osman Şimşek’e sorarsanız, Gülen şiddete karşı olduğunu söyleyerek buna karşı çıktı.
“Hocaefendi yönlendirilmez diyoruz, hayır efendim yönlendirilir” diyerek Gülen’in darbe konusunda ikna edildiğini söyleyen Şimşek, Gülen’i uyardığında, FETÖ’nün tepesindeki isimler tarafından “Sen mi iyi biliyorsun, hocaefendi mi iyi biliyor?” diyerek suçlandığını söyledi. Şimşek, “Maalesef bu insanlar halen kampta” diyerek Gülen’in halen aynı ekiple çalıştığını söyledi.
‘MEKTUP TEYİT EDİLDİ’
Osman Şimşek, FETÖ’yü yöneten “âli heyet” tarafından hain ilan edilerek kapıya konmuş. Yıllarca, Gülen için çalışan isim, önce bir hastanede sonra bir üniversitede işe girmiş.
“Keşke 15 Temmuz öncesinde daha cesur olsaydım, bunun üzüntüsünü yaşıyorum, dünyanın her yerindeki arkadaşlarımdan özür diliyorum” diyerek FETÖ yönetiminin yaptıklarına itiraz etmemesinin pişmanlığını açıklıyor.
Yayından sonra Ahmet Dönmez açıkladı. Osman Şimşek’e mektup olayını sormuş. Aldığı yanıtı açıkladı:
“O mektup Mehmet Değerli ve ekibi aracılığıyla gelmiş ama o günün şartlarında teyit edilmiş, ondan (Akar’dan) olduğuna inanılmıştı.”
Ömrünü FETÖ ve lideri Gülen için harcayan Osman Şimşek’in itirafları üç şeyi gösteriyor: Bir, binlerce delile rağmen sürekli inkâr edilen 15 Temmuz, artık Gülen’in en yakınındakiler tarafından bile kabul ediliyor. “Gülen yanlış yönlendirildi” gibi kılıflar aransa da durum bu. İki, FETÖ’nün tepesindeki ayrışma artık gizlenemez boyutta. Üç, örgütün tabanı “Tepedekiler tarafından kandırıldık” hissi yaşıyor.
Umalım ki Osman Şimşek’in ifşaları, Gülen’in peşinden giderek hayatını mahveden herkese ibret olsun. Bundan sonra da kimse aklını hiçbir şeyhe emanet etmesin. (BARIŞ TERKOĞLU - CUMHURİYET)
Hiç yorum yok