AKP İstanbul İl Kongresinde kürsüye çıkan Erdoğan'ın konuşmasına yine somut karşılığı bulunmayan içi boş bir Osmanlıcılık damga vurdu. ...
AKP İstanbul İl Kongresinde kürsüye çıkan Erdoğan'ın konuşmasına yine somut karşılığı bulunmayan içi boş bir Osmanlıcılık damga vurdu. Erdoğan'ın gündemdeki konulara dair söyledikleri ise, bir kez daha bıkkınlık yaratan kaba suçlamalardan ibaret kaldı.
AKP İstanbul İl Kongresinde kürsüye çıkan Erdoğan'ın konuşmasına Osmanlıcılık ve hakaretler damga vurdu. Erdoğan'ın konuşmasının ilk bölümü güncel hiçbir karşılığı bulunmayan ve tarihsel atıflardan ibaret boş bir Osmanlıcılıktan ibaret kalırken, güncel olaylara değindiği ikinci bölümünde ise hakaretler ve demagoji vardı.
Geçen yıl yaşanan ve zihinlerde yerini koruyan "ıslıklı protesto" olayının yaşandığı Türk Telekom Arena stadında yapılan kongreye gelen Erdoğan, kapıda Galatasaray Spor Kulübü yönetim kurulu tarafından karşılandı. Konuşmasında AKP'ye karşı "İçinde "PKK, BDP, CHP ve belli medya kuruluşları" olan bir uluslararası kampanya yürütüldüğünü ileri süren Erdoğan, Uludere katliamının hesabını sormaya çalışanlara da "nekrofil" diyerek hakaret etti. 27 Mayıs darbesinin yıldönümü üzerinden Adnan Menderes'i öven Erdoğan, ayrıca İstanbul'un fethinin yıldönümü olan 29 Mayıs üzerinden de Osmanlıcılık ve padişah övgüleri yaptı.
Galatasaray yönetim kurulu: 'Padişahımız hoşgeldin'
Kongre için stada gelen Erdoğan'ı, "evsahibi" oldukları gereçesiyle Galatasaray yönetim kurulu kapıda karşıladı. Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, İkinci başkan Ali Dürüst, Teknik Direktör Fatih Terim ve Yönetim Kurulu Üyesi Abdurrahim Albayrak'ın Erdoğan'ı karşılamasının ardından gazetecilere açıklama yapan Albayrak, “Ev sahibi olarak Sayın Başbakan’ı girişte biz karşılayacağız. Bugün hep beraber olacağız inşallah” dedi.
Kongre için stada gelen Erdoğan'ı, "evsahibi" oldukları gereçesiyle Galatasaray yönetim kurulu kapıda karşıladı. Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, İkinci başkan Ali Dürüst, Teknik Direktör Fatih Terim ve Yönetim Kurulu Üyesi Abdurrahim Albayrak'ın Erdoğan'ı karşılamasının ardından gazetecilere açıklama yapan Albayrak, “Ev sahibi olarak Sayın Başbakan’ı girişte biz karşılayacağız. Bugün hep beraber olacağız inşallah” dedi.
Geçen yıl yaşanan olayda, Galatasaray Spor Kulübü’nün kullanımı için Seyrantepe’de inşa edilen Türk Telekom Arena Stadyumu’nun açılış töreni sırasında anons edilen Erdoğan ve Kulüp Başkanı Adnan Polat, taraftarlar tarafından ıslıklanarak yuhalanmıştı. Stattan bir anda protestonun yükselmesiyle birlikte kutlamaları canlı yayınlayan televizyon kanalları da taraftarın sesini yayından kaldırmıştı.
Galatasaray kulübü yönetiminin Erdoğan'ı karşılaması, geçen yıl yaşanan bu protestoyu unutturmaya dönük bir tavır olarak yorumlanırken, Erdoğan da bugün yaptığı konuşmasında Arena stadına hükümetin en büyük icraatlarından biri olarak değindi. Erdoğan'ın bir stadyum inşaatını büyük bir vizyon göstergesi olarak sunması ise şaşkınlık yarattı: "Seyrantepe Arena bile temelini atıp açılışını gerçekleştirdiğimiz Türkiye'nin en dev stadyumu. Bu partimizin küçük beyinlilere karşı ne denli büyük projeleri gerçekleştirdiğinin örneğidir. İstanbul bizimle olduğu müddetçe 21. yüzyılı bir Türkiye yüzyılı yapacağız."
Uludere katliamının hesabını soranlara "nekrofil" dedi
Konuşmasında AKP'nin, "çetelere ve cuntaya" karşı "milletin iradesini" savunduğunu iddia eden Erdoğan, kendi hükümet döneminde "Kürt kökenli yurttaşlarla hellalleştik"lerini öne sürdü. Buradan Uludere katliamına geçen Erdoğan, AKP'ye karşı "içinde "PKK, BDP, CHP ve belli medya kuruluşları" olan bir uluslararası kampanya yapıldığını ileri sürdü. Erdoğan şu sözleri kullandı:
Konuşmasında AKP'nin, "çetelere ve cuntaya" karşı "milletin iradesini" savunduğunu iddia eden Erdoğan, kendi hükümet döneminde "Kürt kökenli yurttaşlarla hellalleştik"lerini öne sürdü. Buradan Uludere katliamına geçen Erdoğan, AKP'ye karşı "içinde "PKK, BDP, CHP ve belli medya kuruluşları" olan bir uluslararası kampanya yapıldığını ileri sürdü. Erdoğan şu sözleri kullandı:
"Uludere olayı üzerinden istismar kampanyası yürütülüyor. Kampanya sadece ulusal değil uluslararası bir kampanyadır. Bu kampanyanın içinde PKK, BDP, CHP ve belli medya kuruluşları var. Hata yapılmıştır. Sınırlarımız dışında, terör bölgesinde hataen vurulan vatandaşlarımız için devlet gereken her şeyi yaptı."
Hızını alamayan Erdoğan, daha sonra da BDP'li milletvekillerine "nekrofil" suçlamasında bulundu ve şu ifadeleri kullandı: "Meclis çatısı altında o emri hangi hayvan verdi diyen, insaniyetten çıkmış birini görmek istiyorsan, Uludere'den sonra zil takıp oynayanlara bak. Zil takıp oynayanlar, savaşta olur böyle şeyler diyenler nekrofillerdir yani ölü sevicilerdir."
Menderes'e övgü, fetih ve padişahlar üzerinden İstanbul'a güzelleme
Erdoğan konuşmasında 27 Mayıs darbesinin yıldönümü nedeniyle Adnan Menderes'i överken, 29 Mayıs tarihi nedeniyle de İstanbul'un fethine atıfta bulundu. 27 Mayıs'ın Cumhuriyet tarihinin en karanlık günü olduğunu belirten Erdoğan, "Bundan 52 yıl önce millete hizmetkar olmuş Adnan Menderes'in başında bulunduğu hükümeti devirdiler" dedi ve Menderes'i "yad ettiğini" ifade etti.
Erdoğan konuşmasında 27 Mayıs darbesinin yıldönümü nedeniyle Adnan Menderes'i överken, 29 Mayıs tarihi nedeniyle de İstanbul'un fethine atıfta bulundu. 27 Mayıs'ın Cumhuriyet tarihinin en karanlık günü olduğunu belirten Erdoğan, "Bundan 52 yıl önce millete hizmetkar olmuş Adnan Menderes'in başında bulunduğu hükümeti devirdiler" dedi ve Menderes'i "yad ettiğini" ifade etti.
İstanbul'un fethine de değinen Erdoğan İstanbul İl Kongresi'nde konuştuğu için İstanbul güzellemeleri yapmaya çalıştı, ancak bunun için bulabildiği ana argümanın Osmanlı padişahları olması dikkat çekti. Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Bu şehirden gurur duyuyoruz. Bu şehrin Fatih'inden, Yavuz sultan Selim'inden, Kanuni Sultan Selim'inden gurur duyuyoruz. Biz bu şehre aşığız. Bu şehrin insanlarına aşığız. Türkiye'nin özü, özeti olan İstanbul'a sevdalıyız. Şehirlerin şehrin, şehirlerin annesinden, başkentlerin başkentinden tüm dünyanın başkentlerini selamlıyorum."
Yoksullulara yine sadaka edebiyatı
Konuşmasında siyasete ilk adımlarını İstanbul'da attığını hatırlatan Erdoğan, buradan sadaka edebiyatı içeren ifadeler kullandı. Gelir dağılımın sürekli kötüye gittiği bir dönemin başbakanı olarak Erdoğan'ın kullandığı şu cümleler şaşkınlık yarattı:
Konuşmasında siyasete ilk adımlarını İstanbul'da attığını hatırlatan Erdoğan, buradan sadaka edebiyatı içeren ifadeler kullandı. Gelir dağılımın sürekli kötüye gittiği bir dönemin başbakanı olarak Erdoğan'ın kullandığı şu cümleler şaşkınlık yarattı:
"Gecekondularda sefalet içinde yaşayan kardeşlerimizin üzerimizde emaneti var. Otobüs duraklarında, sabahın şafağında bekleyen, işçi kardeşlerimizin üzerimizde emaneti var. Tek göz odalarda, aşsız susuz kalan engelsiz çocukların üzerimizde emaneti var. Esnafın, çiftinin, sanayicinin üzerimizde emaneti var. Karakol önünde nöbet tutan polisin, sınırda vatanımızı bekleyen Mehmetçiğin emaneti var. Yavrularının yolunu bekleyen annelerin, umut dolu gençlerin üzerimizde emaneti var. Sadece İstanbul'da değil, Türkiye'de değil, dünyanın neresinde olsun biz gideceğiz, yoksulu bulacak, üzerimize düşeni yapacağız. Biz İstanbul'dan aldığımız aşkla, sevdayla İstanbul'un tarihinden duyduğumuz gururla ezilmişlerin yanında olmaya devam edeceğiz"
Hiç yorum yok