15-16 Haziran direnişinin 42. yıldönümünde Ankara’da basın açıklaması yapan DİSK, 15-16 Haziran’da olduğu gibi bugün de Toplu İş İlişkileri Yasası ile sendikal hak ve özgürlüklerin engellenmek istendiğini belirtti.
DİSK Ankara Bölge Temsilciliği’nin 15-16 Haziran direnişinin 42. Yıl dönümü nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. Saat 12:30’da Sıhhiye’deki Genel-İş bürosu önünde toplanan emekçiler, basın açıklamasını yapmak üzere Sakarya Meydanı’na doğru sloganlar eşliğinde yürüyüşe geçtiler.
Basın açıklamasına CHP Ankara milletvekili Levent Gök, CHP İstanbul milletvekili Süleyman Çelebi, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, KESK Genel Sekreteri İsmail Tombul, direnişteki TOGO işçileri, TKP ve bazı demokratik kitle örgütleri destek verdi.
“İşçi düşmanı faşist AKP”, “işçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “kahrolsun sendika ağaları”, “Togo işçisi yalnız değildir” sloganlarıyla Sakarya Meydanı’na gelinmesi sonrası DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Kani Beko tarafından basın açıklaması yapıldı.
15-16 Haziran 1970 eylemlerinin Türkiye işçi sınıfı ve sınıf mücadelesi tarihi açısından mücadele edilmeden hak alınmayacağını gösteren önemli dönemeçlerden biri olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan Beko, 15-16 Haziran’ın DİSK’in tasfiyesini amaçlayan tasarıya karşı mücadelenin simgesi olduğunu belirtti.
Direnişin 168 fabrika ve 150 bine yakın işçiyi kapsadığını belirten Beko, güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucunda 5 kişinin hayatını kaybettiğini, 200’e yakın kişinin yaralandığını ve yüzlerce işçinin gözaltına alındığını söyledi.
DİSK’in tasfiyesini amaçlayan yasa değişikliğini içeren hükümlerin Anayasa Mahkemesi tarafından Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edildiğini belirten Beko, 15-16 Haziran direnişinin Türkiye’deki demokrasi ve emek mücadelesinin en onurlu tarihlerinden biri olarak hafızalara kazındığını söyledi.
Bugün de Toplu İş İlişkileri Yasası ile sendikalar engellenmek isteniyor
Direnişin üzerinden geçen 42 yılda çok şeyin değiştiğini, özellikle kazanılmış işçi haklarına saldırıların bu dönemde fırsat olarak görüldüğünü söyleyen Beko, 15-16 Haziran direnişinde DİSK’in kapatılmasına yönelik yasa tasarısı gibi şimdi de Toplu İş İlişkileri Yasası ile istatistiksel oyunlarla örgütlenme barajının sayısının artırıldığını, sendikal hak ve özgürlüklerin engellenmek istendiğini belirtti.
Bugün de Toplu İş İlişkileri Yasası ile sendikalar engellenmek isteniyor
Direnişin üzerinden geçen 42 yılda çok şeyin değiştiğini, özellikle kazanılmış işçi haklarına saldırıların bu dönemde fırsat olarak görüldüğünü söyleyen Beko, 15-16 Haziran direnişinde DİSK’in kapatılmasına yönelik yasa tasarısı gibi şimdi de Toplu İş İlişkileri Yasası ile istatistiksel oyunlarla örgütlenme barajının sayısının artırıldığını, sendikal hak ve özgürlüklerin engellenmek istendiğini belirtti.
Ulusal istihdam stratejisi taslağı ile işçi sınıfının örgütsüz, düşük ücretlerle ve güvencesiz çalıştırılmasının yollarının açıldığını söyleyen Beko, işçi sağlığı açısın konusunda hiçbir önlem alınmadığını ve iş cinayetlerinin yaşandığını belirtti.
Siyasal gericiliğin toplumsal alanda ilmek ilmek örüldüğünü ve tüm iktidar olanaklarının bu noktada seferber edildiğini vurgulayan Beko, Özel Yetkili Mahkemeler aracılığıyla düşünme ve ifade özgürlüğünün mahkum edildiğini belirtti.
“Ortadoğu emperyalizmle kan ve gözyaşı diyarına döndü”
Konuşmasında emperyalizmin saldırılarına da değinen Beko, Ortadoğu’nun emperyalistlerin katliamları ve işkenceleriyle kan ve gözyaşı diyarına dönüştüğünü, anti-emperyalist ve ABD karşıtı ülkelere karşı saldırıların arttığını belirtti.
Konuşmasında emperyalizmin saldırılarına da değinen Beko, Ortadoğu’nun emperyalistlerin katliamları ve işkenceleriyle kan ve gözyaşı diyarına dönüştüğünü, anti-emperyalist ve ABD karşıtı ülkelere karşı saldırıların arttığını belirtti.
Beko, basın açıklamasını bitirirken Sendikalar Yasası’nın demokratikleştirilmesi, grev yasaklarının kaldırılması, sendikal hak ve özgürlüklerin önünün açılması, işçi hakları ile ilgili evrensel kazanımların çalışma hayatına hakim kılınması için mücadeleyi daha da yükselteceklerini vurguladı.
