İZMİR’de Üniversite Konseyleri Derneği (ÜKD) üyeleri, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz hakkında, türbanın üniversitelerde serbest bırakılmasına yönelik iptal edilen yasanın uygulanması için öğretim üyelerine yazı gönderdiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusunda bulunulmadan önce İzmir Adliyesi önünde öğretim üyeleri adına açıklama yapan Üniversite Konseyleri Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. İzge Günal, üniversitelerdeki soruşturma furyasının hızlanarak sürdüğünü, Ege Üniversitesi’nden Prof. Dr. Renan Pekünlü’nün türbanlı öğrencilerin fotoğrafını çektiği iddiasıyla hakkında açılan soruşturmalar sonucu görevine son verilmesinin söz konusu olduğunu, Akdeniz Üniversitesi’nden de Prof. Dr. Gülser Öztunalı Kayır hakkında sınava başörtüyle giren bir öğrenciyi uyardığı için soruşturma açıldığını belirtti.
Prof. Dr. Günal, "Ayrıca isminin açıklanmasını istemeyen farklı üniversetelerden 100’ün üzerinde öğretim üyesi, farklı gerekçelerle soruşturmaya uğramış, dolayısıyla hemen bütün öğretim üyeleri tehdit edilmiş durumdadır. Soruşturmaların, ortak bir karar ve taktiğe dayandığı görünüyor. Öğrenciler hocalarını şikayet ediyor, dekanlık ve rektörlük ilgili hocayla hiç muhatap olmadan durumu YÖK’e bildiriyor. Yandaş öğretim üyelerinden oluşan bir soruşturma komisyonu kuruluyor. Ceza çoktan biçilmiş hale geliyor. Yeri gelirse medya da hedef göstermek ve konuyu çarpıtmak için devreye giriyor" dedi.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’ın Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği yasayı geçerliymiş gibi öğretim üyelerine duyurduğunu öne süren Prof. Dr. Günal, bu durumu savcılığa şikayet ettiklerini söyledi. Prof. Dr. Günal, Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilen 5735 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa’da yer alan ’yasada açıkça yazılı olmayan herhangi bir sebeple kimse yükseköğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez. Bu hakkın sınırları yasayla belirlenir’ fıkrasının öğretim üyelerince uygulanması amacıyla gizli yazıyla gönderildiğini, Prof. Dr. Yılmaz’ın olmayan bir yasayı uygulatarak suç işlediğini savundu.
Türbanın serbestliğine yönelik herhangi bir düzenleme yapılmadığını vurgulayan Prof. Dr. Günal, "Soruşturmalarda amaçlananın ilerici öğretim üyelerini tasfiye etme ve yıldırma niteliği taşıdığı anlaşılıyor. Üniversitenin doğası gereği laik karakteri ortadan kaldırılmak isteniyor. Üniversite bilimsel, laik ve aydınlanma yanlısı karakteri nedeniyle daha zor ele geçiriliyor. Sürece direnen öğrencilerden 600 kadarı tutuklu, 90’a yakın sağlık öğrencisi, sağlıkta piyasalaşmaya karşı çıktıkları için bir şafak operasyonuyla tutuklanıyor. Birçok öğrenci sadece parasız eğitim istediği için hüküm giyiyor. Öğrencilerin yanı sıra ilerici, yurtsever, aydınlıktan yana öğretim üyeleri kapsamlı bir tasfiye kampanyasıyla karşı karşıya. Muhtemelen rektörlük seçimleri sonrası alt sıralardaki iktidara yakın adayların atanmasıyla süreç hızlanacak" diye konuştu.
Açıklamada, Ege Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisi F.G.’nin eğitim öğretim hakkını engellediği gerekçesiyle YÖK Denetleme Kurulu tarafından görevinden uzaklaştırılan Ege Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Rennan Pekünlü de yer aldı. Prof. Dr. Pekünlü, soruşturma ve davalarının sürdüğü gerekçesiyle açıklama yapmadı.
Suç duyurusunda bulunulmadan önce İzmir Adliyesi önünde öğretim üyeleri adına açıklama yapan Üniversite Konseyleri Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. İzge Günal, üniversitelerdeki soruşturma furyasının hızlanarak sürdüğünü, Ege Üniversitesi’nden Prof. Dr. Renan Pekünlü’nün türbanlı öğrencilerin fotoğrafını çektiği iddiasıyla hakkında açılan soruşturmalar sonucu görevine son verilmesinin söz konusu olduğunu, Akdeniz Üniversitesi’nden de Prof. Dr. Gülser Öztunalı Kayır hakkında sınava başörtüyle giren bir öğrenciyi uyardığı için soruşturma açıldığını belirtti.
Prof. Dr. Günal, "Ayrıca isminin açıklanmasını istemeyen farklı üniversetelerden 100’ün üzerinde öğretim üyesi, farklı gerekçelerle soruşturmaya uğramış, dolayısıyla hemen bütün öğretim üyeleri tehdit edilmiş durumdadır. Soruşturmaların, ortak bir karar ve taktiğe dayandığı görünüyor. Öğrenciler hocalarını şikayet ediyor, dekanlık ve rektörlük ilgili hocayla hiç muhatap olmadan durumu YÖK’e bildiriyor. Yandaş öğretim üyelerinden oluşan bir soruşturma komisyonu kuruluyor. Ceza çoktan biçilmiş hale geliyor. Yeri gelirse medya da hedef göstermek ve konuyu çarpıtmak için devreye giriyor" dedi.
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz’ın Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği yasayı geçerliymiş gibi öğretim üyelerine duyurduğunu öne süren Prof. Dr. Günal, bu durumu savcılığa şikayet ettiklerini söyledi. Prof. Dr. Günal, Anayasa Mahkemesi’nce iptal edilen 5735 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa’da yer alan ’yasada açıkça yazılı olmayan herhangi bir sebeple kimse yükseköğrenim hakkını kullanmaktan mahrum edilemez. Bu hakkın sınırları yasayla belirlenir’ fıkrasının öğretim üyelerince uygulanması amacıyla gizli yazıyla gönderildiğini, Prof. Dr. Yılmaz’ın olmayan bir yasayı uygulatarak suç işlediğini savundu.
Türbanın serbestliğine yönelik herhangi bir düzenleme yapılmadığını vurgulayan Prof. Dr. Günal, "Soruşturmalarda amaçlananın ilerici öğretim üyelerini tasfiye etme ve yıldırma niteliği taşıdığı anlaşılıyor. Üniversitenin doğası gereği laik karakteri ortadan kaldırılmak isteniyor. Üniversite bilimsel, laik ve aydınlanma yanlısı karakteri nedeniyle daha zor ele geçiriliyor. Sürece direnen öğrencilerden 600 kadarı tutuklu, 90’a yakın sağlık öğrencisi, sağlıkta piyasalaşmaya karşı çıktıkları için bir şafak operasyonuyla tutuklanıyor. Birçok öğrenci sadece parasız eğitim istediği için hüküm giyiyor. Öğrencilerin yanı sıra ilerici, yurtsever, aydınlıktan yana öğretim üyeleri kapsamlı bir tasfiye kampanyasıyla karşı karşıya. Muhtemelen rektörlük seçimleri sonrası alt sıralardaki iktidara yakın adayların atanmasıyla süreç hızlanacak" diye konuştu.
Açıklamada, Ege Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisi F.G.’nin eğitim öğretim hakkını engellediği gerekçesiyle YÖK Denetleme Kurulu tarafından görevinden uzaklaştırılan Ege Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Rennan Pekünlü de yer aldı. Prof. Dr. Pekünlü, soruşturma ve davalarının sürdüğü gerekçesiyle açıklama yapmadı.