GİZEM KARINCA BİR İZMİRLİ. AMA NEREDEYSE DOĞDUĞUNDAN BERİ MÜZİKLE İÇ İÇE BİR İZMİRLİ.

ONU, BENİM TANIDIĞIM DİĞER İZMİRLİLERDEN AYIRAN EN BÜYÜK ÖZELLİĞİ BU BELKİ DE.

MÜZİK DEDİYSEM, ÖYLE LAF OLSUN DİYE DEĞİLDİR BU SÖYLEDİĞİM. BASBAYAĞI VE HANİ DEYİM YERİNDEYSE, ASLANLAR GİBİ "ŞARKI YAZIYOR". YORUMLADIĞI ŞARKILARIN SÖZÜ VE BESTESİ KENDİSİNE AİT.

BİLEBİLDİĞİM KADARIYLA BÖYLE BİR UĞRAŞ İÇİN MÜZİĞE AŞKLA TUTKUYLA BAĞLI OLMAK GEREKİYOR. GİZEM'DE İŞTE BU VAR HER ŞEY BİR YANA. SİZ BUNA, YAPTIĞI İŞİN BÜYÜSÜ DE DİYEBİLİRSİNİZ, BENCE BİR SAKINCASI YOK.

GİZEM'İ YAKALAMIŞKEN, BENİM DE YAPTIĞIM İŞİN BÜYÜSÜ ÖNE ÇIKIVERDİ İSTER İSTEMEZ. GÜZEL BİR SÖYLEŞİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM. OKUYUN, BANA HAK VERECEKSİNİZ.

VE İŞTE GİZEM KARINCA'NIN BANA ANLATTIKLARI...

-HAYRİ GÜNEL - DEMOKRATHABER/İDEAHAYAT-


-BEN KENDİMİ MÜZİKLE DAHA RAHAT İFADE EDEBİLENLERDEN BİRİYİM

HAYRİ GÜNEL: Gizem, önce oradan başlayalım istiyorum. Neden müzik?

GİZEM KARINCA: Çünkü insanlar bazen sözlere dökemediklerini müzikle birilerine daha rahat anlatabiliyor. Yani demek istediğim müzik iletişimde önemli bir rol oynuyor ve ben de kendini müzikle daha rahat ifade edebilenlerden biriyim.

-MÜZİK TÜRÜNÜZ SİZİN ÇEVRENİZİ DE BELİRLİYOR

HAYRİ GÜNEL: Kısa biyografinde müzik için; “Kendimi geliştirmemde büyük ve çok önemli bir yer işgal etti” demişsin, bunu biraz açar mısın?

GİZEM KARINCA: Küçükken ya yetiştiğim aile ortamından, ya da çevresel faktörlerden dolayı tek bir müzik türüne odaklanmıştım bilmiyorum. Daha sonra yerli ve yabancı farklı müzik türlerini dinleyerek müziğin evrenselliğini keşfettim. O yaşlarda hiç İngilizce bilmememe rağmen yabancı şarkıları söyleyebiliyordum. Kulağımın gelişmesinin en büyük sebebi ise farklı türleri dinlemem oldu. Aslına bakarsanız burada söylemeye çalıştığım şey şu; müzik türünüz sizin çevrenizi de belirliyor. Çevremin gelişmesi, dinlediğim müzik türüne paralel olarak değişti..

-OLAY SADECE ŞARKI SÖZÜ YAZABİLMEK DEĞİL


HAYRİ GÜNEL: Yine o biyografiye bakarak söylüyorum bunu, “sesim”i demiyorsun ama, “sözlerimi ve bestelerimi geniş bir kitleye duyurma fırsatım oldu” diyorsun. Burası çok önemli. Derdini müzik aracılığıyla anlatabilmek yani. Müzik anlamında, her şeyin çok başında olan biri için bu vurgu bize göre bir değer taşıyor. Bu anlamda olmak üzere sana göre “ses”in duyurulması mı önemli yoksa “mesaj”ın mı? Sanatını hangisi daha koyu çizgilerle belirliyor?

GİZEM KARINCA: Ses olarak eğitim almadım. Yani tamamen eğitimsizim bu konuda. Ama şarkı yazarken bir eğitim almanıza gerek yok tamamen duygularınızı yansıtıyorsunuz. Tabi olay sadece şarkı sözü yazabilmek değil. Benim bu konuda ön plana çıkmamı sağlayan stüdyosu olan müzisyen bir arkadaşımdır. Beni her konuda desteklemiş ve şarkılarımın düzenlemelerini kendisi yapmıştır. Ona minnettarım. Sorunuzun net cevabı ise; tabii ki yazdığım sözleri ve besteleri kendi sesimle de duyurmak isterim ama benim için en önemlisi duygularımla başkalarının hislerine tercüman olabilmek…



-SES RENGİM KONUSUNDA ÇOĞU İNSAN HEMFİKİR
HAYRİ GÜNEL: Bu arada ses kalitenin çok iyi olduğunu belirtmemiz gerekiyor. Bunun böyle olduğunu ilk ne zaman keşfettin?

GİZEM KARINCA: Ses konusunda mutlaka eğitim almam gerektiğini düşünüyorum. Eğitimli değilim fakat bir ses rengim olduğu konusunda çoğu insan hemfikir. Bundan önce de sesimi dinleyip beğenenler olmasına rağmen kimse bunun için çabalamam gerektiğini söylememişti. Az önce de belirttiğim gibi, bu konuda iyi olabileceğimi söyleyen, beni teşvik eden ve bestelerimi hayata geçirmemi sağlayan kişi müzisyen arkadaşım Tuba Banyocu’dur. Sesimi ve müzik yapma konusundaki yeteneğimi 1 sene önce keşfettik ve o zamandan beri birlikte çalışıyoruz.


-SÖZ YAZMAK BENİM İÇİN ÇOK BASİT

HAYRİ GÜNEL: Bu soru, şarkı yazan her sanatçıya sorulur. Atlamak olmaz. Söz ve müzik noktasından hareketle, çalışmaların nasıl biçimleniyor ve ortaya çıkıyor?

GİZEM KARINCA: Önce söz yazıyorum ardından besteyi yapıyorum. Müzik üzerine söz yazmak bana daha zor geliyor ama öyle de yaptığımız oluyor. Söz yazmak benim için çok basit. Okuyan ve iyi yazan bir aileden geldiğimden ve sanırım şiirle haşır neşir bir babadan dolayı, 10 dakikada duygularımı sözlere döküp bir şarkı için altyapı oluşturmuş oluyorum.


-İZMİR MÜZİK ANLAMINDA TATMİN EDİCİ DEĞİL

HAYRİ GÜNEL: Bildiğimiz kadarıyla İzmir doğumlusun ve orada yaşıyorsun. Bu, müziğini nasıl etkiliyor, ya da etkiliyor mu?

GİZEM KARINCA: Evet etkiliyor. İzmir piyasası müzik anlamında bir İstanbul olamıyor pek tabi ki. Burada müzik yapmak zor. Çünkü rock müzik ağırlıklı barlardan başka seçeneğiniz yok. Bir grup kurup sahne almak isteseniz her bar aynı tarz müzikleri istediğinden ötürü İzmir piyasası yerinde sayıyor. Üstelik müzisyenler paralarını alamayabiliyor. Bu da müzisyenleri İstanbul'a sürüklüyor kısacası İzmir müzik anlamında tatmin edici değil…

-ŞU AŞAMADA MÜZİK ADINA NE ÖĞRENİRSEM KAR BENİM İÇİN
 HAYRİ GÜNEL: Müzikle iç içe biri olarak, bundan sonrası için konuşursak eğer, yapmak istediklerin neler? Kendine koyduğun hedefi bize anlatır mısın?

GİZEM KARINCA: Dediğim gibi duygularım sayesinde insanların hislerine tercüman olabilmek en büyük hedefim. Yazarken yaşadığım duygu yoğunluğunu sesime katabilmek ve bir an önce ses eğitimi alarak doğru işler yapma peşindeyim. Eğitimimi tamamladıktan sonra tam anlamıyla müzik piyasasına dahil olmak ve kalıcı işler yapmak istiyorum. Şu aşamada müzik adına ne öğrenirsem kar benim için.

-HAYATTA MÜZİK LAZIM DEĞİLDİR, ÇÜNKÜ HAYATIN KENDİSİ MÜZİKTİR

HAYRİ GÜNEL: Son olarak, hayat, ülke, insanlar ve sanat bağlamında senden neler duyabiliriz? Ve elbette ki müzik…
GİZEM KARINCA: Bugün geldiğimiz noktada, ülkemizde, gencecik bedenlerin vatanını sevmesinin, birtakım hakları savunmasının bedeli olarak ölmesi ve bunun maalesef ki Türkiye basınında çok az yer bulması, insanları daha fazla “haksızlığa uğruyoruz” düşüncesine itti. Mustafa Kemal’in İzmir Kız Öğretmen Okulu’nu ziyaretinde söylediği bir söz vardır; “Hayatta müzik lazım değildir. Çünkü hayat müziktir. Müzik ile ilgisi olmayan varlıklar insan değildirler. Eğer söz konusu olan hayat, insan hayatı ise müzik mutlaka vardır. Müziksiz hayat zaten mevcut olamaz. Müzik hayatın neşesi, ruhu, sevinci ve her şeyidir” Sizin sorunuzun müzikle ilgili olan kısmına bence verilebilecek en iyi cevap budur diye düşünüyorum. Öte yandan; sözgelimi insanlar isyanlarını müzikle dile getirir, müziktir hayatı bize güzel kılan ve duygularımızı rahatlıkla söylememize yardımcı olan, bir ana, oğlu öldüğünde ağıt yakar isyan eder tanrıya ve doğaya, zenciler bakın örneğin; kölelikleri zamanında yine düzene isyan ettikleri blues müzikle kendilerini ifade ettiler, kısacası ülkemiz ve tüm dünya insanlarının tek bir dilidir müzik. Ortak noktamızdır.
Son bir cümlem daha olacak; ülke gençliği olarak Mustafa Kemal’in çizgisinde, bilinçli bir şekilde ilerleyeceğimize ve zor durumda olduğunu düşündüğüm güzel ülkemizi birlikle çok daha güzel yerlere getireceğimize olan o saran ve kapsayan inancı sürekli diri tutmak gerektiğini düşünüyorum. Bugün belki de en fazla ihtiyaç duymamız gereken şey budur.
HAYRİ GÜNEL: Bu güzel ve keyifli sohbet ve bize ayırdığın zaman için sana teşekkür ediyoruz.

GİZEM KARINCA: Ben de size teşekkür ederim.

GİZEM KARINCA FACEBOOK SAYFASI: https://www.facebook.com/gizemkarinca


KENDİ AĞZINDAN KISA BİYOGRAFİSİ
"15.10.1988 doğumluyum. Müzik çocukluğumdan beri hayatımda hep var oldu ve kendimi gelistirmemde büyük ve önemli bir yer kapladı. İlkokulda müsamerelerde şarkı söyleyerek, lisede kendi bestelerimi yaparak sesimi arkadaşlarıma dinletirdim.Yaklasik 1 sene once muzik stüdyosu olan bir arkadaşım sayesinde ilk defa soz ve bestelerimi daha geniş bir kitleye duyurma fırsatım oldu. İlk bestem olan "Paranoya", ilk amatör çalışmamdır. Daha sonra "Kadının Ben Değilim" şarkısını yazdım ve son olarak hayatını kaybeden eşcinsel arkadaşım icin yaptığım "İkilem" şarkısını homofobik insanlara bir mesaj vermek icin yazdım"


 
"KADININ BEN DEĞİLİM"

Daha yeni Daha eski