Diyanet'in yaptığı “Türkiye’de Dini Hayat Araştırması"nda katılımcıların din ve mezheplerinin sorulduğu soruda Hanefi, Şafi, Hanbeli, Maliki ve Caferi seçenekleri yer alırken Aleviliğe yer verilmemesi dikkat çekti.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “İnsanları fişliyorlar” eleştirilerine neden olan ve 12 bölgeden, 21 bin 632 kişi üzerinde yapılan “Türkiye’de Dini Hayat Araştırması sonuçlandı. Araştırmada katılımcıların din ve mezheplerinin sorulduğu soruda Hanefi, Şafi, Hanbeli, Maliki ve Caferi seçenekleri yer alırken Aleviliğe yer verilmedi.
Araştırma sonuçlarına göre; katılımcıların yüzde 46'sı ‘helal, haram yeniden düzenlensin’ istiyor, yüzde 61,1’i İslamı özgürce yaşamanın yolunun laiklikten geçtiğini düşünüyor. Kadınların yüzde 71.6’sının başını örttüğü belirtilen araştırmaya göre, katılımcıların 27.4 misafirlikte haremlik selamlık oturuyor.
Yüzde 81,9’u ise çevreye zarar vermenin günah olduğunu düşünüyor. Araştırmada resmi nikah kıyıldıktan sonra dini nikahı da gerekli görenlerin oranı yüzde 92 olarak belirlendi.
"Alevilik sosyo-kültürel bir olgudur" fetvası
Daha önce de cezaevindeki bir tutuklunun, alevi dedesiyle görüştürülme talebiyle verdiği dilekçelere karşılık; "Alevilik bir din değil İslam dini bünyesinde sosyo-kültürel bir yapıdır" şeklinde açıklama yapmıştı Diyanet İşleri Başkanlığı. Bunun üzerine cezaevi yönetimi de tutuklunun alevi dedesiyle görüşme talebini reddetmişti.
Daha önce de cezaevindeki bir tutuklunun, alevi dedesiyle görüştürülme talebiyle verdiği dilekçelere karşılık; "Alevilik bir din değil İslam dini bünyesinde sosyo-kültürel bir yapıdır" şeklinde açıklama yapmıştı Diyanet İşleri Başkanlığı. Bunun üzerine cezaevi yönetimi de tutuklunun alevi dedesiyle görüşme talebini reddetmişti.