Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE
HIDE_BLOG

SON EKLENENLER

latest

Anayasa Mahkemesi’nden şeriat hukukuna geçit: Resmi nikahsız imam nikahına ceza yok

Anayasa Mahkemesi aynı anda birden çok kadınla evlilik ve imam nikahına hapis cezasını oy çokluğu ile iptal ederek şeriat hukukuna kapı ar...

Anayasa Mahkemesi aynı anda birden çok kadınla evlilik ve imam nikahına hapis cezasını oy çokluğu ile iptal ederek şeriat hukukuna kapı araladı. Karar erkeklerin birden fazla kadınla evlenmesinin, çocuk yaşta kız çocuklarının evlendirilmesinin ve kadınların evlilikle ilgili haklardan yararlanamamasının önünü açacak
Resmi nikâhtan önce imam nikahı yapan sanık çiftin davasıyla ilgili olarak, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “Birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören” başlıklı 230’uncu maddesinin 5 ve 6’ncı fıkraların iptali için geçen yıl Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu. AYM, resmi nikâh olmadan dini nikâh kıyan imam ile çiftlere 2 aydan 6 aya kadar hapis cezası veren maddeyle ilgili başvuruyu önceki gün gündemine aldı ve esastan görüştü.
Gerekçe: Birlikte yaşayana da ceza yok
Hürriyet’ten Oya Armutçu’nun haberine göre AYM Genel Kurulu, birden çok evlilik ve imam nikahına hapis cezasını oy çokluğu ile iptal etti. İptal yönünde oy kullanan AYM üyeleri, nikâhsız birlikte yaşayanlara TCK’da herhangi bir ceza öngörülmezken, resmi nikâh yaptırmadan dini nikâh kıyanlara hapis cezası öngörülmesinin Anayasa’nın 10’uncu maddesi, kanun önünde dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin herkesin eşit olduğunu ilkesine aykırı olduğunu savundular. Bu üyeler, düzenlemenin din ve vicdan özgürlüğü, özel hayatın korunması ilkelerine aykırı olduğunu öne sürdüler.
Anayasa Mahkemesi bu kararı ile aile kurumunun ve birlikteliklerin şeriat hukukuna göre düzenlenmesinin önündeki en önemli engellerden birini kaldırmış oldu.
imam nikahı kadın
‘Kadınlar açısından sorun yaratacak’
Karşı görüşteki üyeler ise AYM’nin 1999 yılında tam tersi bir karar alarak, düzenlemenin iptalini reddettiğine dikkat çektiler. Bu üyeler de iptal kararı ile resmi nikâh önceliğinin kalkacağı, dini nikâhın resmi nikâhın alternatifi olacağını, kadınlar açısından hukuki ve ekonomik sorunlar yaratılacağını savundular. Karşıt görüşteki bu üyelerden bazıları, kararın laiklik ilkesine ve devrim yasalarına aykırı olacağını da dile getirdiler.
Hüseyin Aygün: ‘Muta nikahlarının önünü açtınız’
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün twitter hesabından, Anayasa Mahkemesi’nin imam nikâhı kıymak için önce resmi nikâh kıyma şartını kaldırmasına tepki gösterdi. Aygün şu soruları AYM’ye yöneltti:
Bu kararınızdan sonra, zengin ‘dindar erkeklerin’ 20-30 kadın ile birden ‘imam nikâhı’ ile evlilik yapmasını yasallaştırdığınızın farkında mısınız? Erkeğin belli bir ücret karşılığında anlaşarak kadınla kıydığı Muta Nikâhının önünü açtığınızı göremiyor musunuz? Muta Nikâhı, bu kararınızdan sonra yayıldığında sizin de üyesi bulunduğunuz ‘mahkemelerin’ toplumda ve hukukta herhangi bir işlevi kalacak mı? Egemenliğinizi ve yetkinizi imama devrettiğinizin farkında mısınız? Kadınlar ne olacak? Öyle ya, nikâhta ‘iki taraf’ olduğuna göre, ortaya çıkacak ekonomik ve hukuki sorunlar nasıl çözülecek? İmam nikâhıyla evlenen dinci zihniyete sahip erkek, hiçbir güvenceden yoksun karısına ‘boş ol’ dediğinde kadının durumu ne olacak?
hüseyin aygün
Ayşenur İslam: ‘Resmi nikahı ortadan kaldırmaz’
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, NTV canlı yayınında karar ile ilgili açıklamalarda bulundu. Söz konusu kararın resmi nikahın gerekliliğini ortadan kaldırmayacağını savunan İslam “Çocukların gayrı resmi evlendirilmesini provoke edecek veya bununla ilgili yasal düzenlemeleri ortadan kaldıracak bir uygulama hoş görülmez” dedi.

1999’daki karar…

Bursa Orhangazi Asliye Ceza Mahkemesi, eski TCK’nın ilgili maddesindeki düzenlemesinin iptali için 1999 yılında AYM’ye başvurmuştu. İtiraz yoluna başvuran mahkeme, TCK’nın bir dini olmayan kadın ve erkeğin aralarında nikâh akdi olmaksızın birlikteliklerini suç saymadığı halde dini inancı gereği dini merasim yapan kadın ve erkeğin eylemini suç saydığını, bunun eşitlik ilkesine aykırılık oluşturduğu gibi adalet anlayışı ile de bağdaşmadığını savundu. AYM Ahmet Necdet Sezer’in başkanlığı döneminde 24 Kasım 1999 tarihinde iptal istemini, oybirliği ile reddetmişti. AYM’nin 1999/27 esas sayılı kararında düzenlemenin Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırı olmadığı belirtilerek ret kararının gerekçesi şöyle açıklanmıştı:
‘Kamu yararına’
“1926’da kabul edilen Türk Medeni Kanunu’nun amacı, resmi nikâh müessesesi ile kadının sosyal konumunu güçlendirmek, aileyi, ana ve çocukları korumaktır. Dini nikâha dayalı evlenmelerin, kadın ve çocuklar yönünden doğurduğu sakıncalar gözetilerek resmî nikâh yapılmadan dini tören yapılmasının ceza yaptırımına bağlanmasının kamu düzenini ve kamu yararını sağlama amacına yönelik olduğu tartışmasızdır. Medeni Kanun’un özellikle resmi nikâh akdine ilişkin hükümlerinin gerektiği şekilde uygulanmasının Türk toplum ve aile hayatı açısından taşıdığı önem ve bu hükümlere uyulmadan dini nikâha dayalı olarak oluşturulan birlikteliklerin özellikle kadın ve çocuklar yönünden doğuracağı olumsuzluklar dikkate alınarak Anayasa’nın 174’üncü maddesiyle resmi nikâh kurumu özel olarak korumaya alınmıştır.” 
‘Açılan  davaların hepsi düşer’
1999 kararının altında üye olarak imzası bulunan Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Mustafa Bumin, son kararın resmi nikâhtan önce dini nikâh yaptırdıkları için haklarında dava açılan çiftler ve bu törenleri yapan din görevlerine açılan davaları düşüreceğini savundu. Bumin, “İptal kararı ile artık birçok kişi, resmi nikâh bile yaptırmayacaktır. Sadece dini nikâhla evlilikler nedeniyle toplumda çocuğun soybağı, nafaka konusunda yaşanan hukuki sorunlar da artacaktır. Bu da hem kadınların hem de çocukların aleyhine olacaktır” dedi.

Sendika.Org

İŞÇİ GÜNLÜĞÜ