HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin
Batman’da düzenlediği Barış Mitingi’ne katıldı. Onbinlerce kişinin meydanı
doldurduğu mitingte, konuşan Demirtaş, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Bingöl’de
sivil toplum kuruluşlarıyla yaptığı toplantıdaki ‘’Ermeni çeteler gibi Ruslarla
işbirliği yapıyorlar’’ sözüne atıfta bulunarak ‘’Ermenilere 1915'te ne
yaptıysak size de aynısı yaparız diyorlar’’ ifadelerini kullandı.
Demirtaş’ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
"Özgürlük sevdası böyle bir şey işte. Bugün burada bu
meydana bakan, bu meydanı gören özgürlük sevdaları sizinle gurur duyuyor.
Sizinle her buluşmamız hayra vesile oldu. Sizin bu meydandaki duruşunuz
hayırlara vesile olur. Sizi yürekten selamlıyorum.
Yüz yıllıkların alt üst olduğu bütün Ortadoğu'da yeni
yapılanmanın şekillendirildiği buna göre acıların yaşandığı bir günde bir
aradayız. Bugün 28 Şubat hem post modern darbenin yıl dönümü hem de Dolmabahçe
Mutabakatı ve Yaşar Kemal'in ölüm yıldönümü.
Özellikle Batman gençliği, kadınlar, esnaflar sizlere sizin
mücadelenizi anlatmaya gelmedim. Sırat köprüsündeyiz anlatmaya gelmedik.
Herkesin görmesi gereken şey şehirlerimizi harabeye çevirerek, cenazeleri
yakarak, yürütülen zulüm politikasının boş olduğunu göstermeye geldik. Sizler
sadece son birkaç ayda yürüttüğünüz zalim politikanızla binlerce kişinin
ölümüne sebep oldunuz. Bu politikaların kimseyi korkutmadığını göstermeye
geldik. AKP'nin hem uzunu hem de kısasından bu halk Allah'tan başka kimseden
korkmuyor. Öyle laf olsun torba dolsun söylemiyorum. 'bunlar Ruslarla işbirliği
yapan Ermeniler gibidir' demek istiyorlar. 'Ermenilere 1915'te ne yaptıysak
size de aynısı yaparız' diyorlar. Kafa bu kafa katliam, ölüm politikası
göstermekten başka bir şey değil. Gelip Bingöl'de katliamla tehdit ediyor. Biz
birlik ve ittifakımıza güveniyoruz. Artık bir halkın gücüyüz. Gazi Muhammed'in
Çarçıra'daki vasiyetine bağlıyız. Mahabat Cumhuriyeti'nin devlet başkanı Gazi
Muhammed'in bize bir vasiyeti vardı. 'bir birinize güvenin tek vücut olun'
Kendisi de bunun acısını çekerek idam edildi. Zannediyor musun Davutoğlu biz
tarihten ders çıkarmadık. Senin tarih diye yalan yanlış anlattıkların, biz
gerçek bir geçmişle bir hakikat oluşturduk. Geçmişten dersler çıkararak Şeyh
Sait, Gazi Muhammed'ten biliyoruz. Kaderimiz sizin iki dudağınızın arasında
değil. Kurbanlık koyun olmadığımızı da gösterelim.
'Yazılan yüz sayfalık tarihte Mervani'nin Anadolu'ya
girdiğini bulmazsınız'
Tarihten söz ediyor. Malazgirt'ten Alparslan'dan
bahsediliyor. Malazgirt'ten Alparslan'ı konuşurlar Mervani'yi konuşmazlar. Yüz
sayfa tarih yazılıyor ama Mervani Kürt Devleti'nin 10 ordusuyla Anadolu'ya
girdiğini bulamazsınız. Siz yazmadınız diye okunmayacak mı bu tarih. Gençlere
özel ricamdır. Gazi Muhammed'in başına Mele Mustafa, Şeyh Said'in başına neler
geldiğini bilmeyen, Dersim, Zilan, Ağrı'da neler yaşandığını bilmeyenler
geleceğini öğrenemez. Gerçek tarihinizi öğrenin. Amed Zindanı'nı öğrenin.
Hakkı'yı, Mazlum'un yaptıklarını bilmeyenler bugünü öğrenemez. Önce tarihimizi
öğreneceğiz. Okunan tarih kitapları yabancılaşmaktan değil. İnkılap yalan tarih
kitabını yazmışlar iki Kürt kelimesi geçiyor o da Zararlı Cemiyetler diye
geçiyor. Kürt tarihinin dili, kültürü kitaplarda. Ey Davutoğlu kalın kalın
kitaplar yazıyorsun ama boş boş yazıyorsun. Siz Kürtleri yok sayınca Kürtler
yok olmuyor. Yüz yıldır bu yalanı 'kar kurt' dediler, 'kuyruklu' dediler tam
Kürt olduk bu sefer siz halk değilsiniz. Biz neyiz ey Davutoğlu. En çok
konuşulan dördüncü dilden biri Kürtçedir. Bu coğrafyanın en kadim halkı Kürtlerdir.
AKP Kürtleri halk olarak görmüyor. Onlara biat ettikçe değerli oluyor. Kürtleri
sanki uzaydan yanlışlıkla düşmüş olarak görüyorlar. Peki kendilerinden başka
kimi kandırabiliyorlar. Öylesi çocuk yalanlarla politikalarla kendilerini
dünyaya rezil ettiler. Kürtler, Türkler bu toprakların gerçek sahibiler.
Buraların kadim halkıyız.
'Nasıl bir akılsızsın ki Kürtlere
karşı savaş ilan ediyorsun'
Yüz yıl önce büyük sahtekârlarla bugün Ortadoğu coğrafyası
Kürdistan, cetvelle çizildi. O emperyalistlerin çizdiği ne kadar gereksiz
olduğu ortaya çıktı. Bu yanlıştan dönmenin faydası var. AKP'nin bayrağı altında
birlik diyorsanız biz AKP'li değiliz. Türklükse biz Türk de değiliz. Öyle
olunca 'seni yok sayıyoruz' Biz diyoruz o Kürt, o Türk, Ermeni kalsın. Kürt
halkı statüsüz, dilsizliği kabul edemez. AKP'nin önünde bu kadar muazzam bir
şans var. Kürdistan'ın her parçasında bu kadar özgürlüğe hasretken, kimseye
zarar vermezken, siz Kürt gençlerini katledip kadınların bedenleri teşhir
ederek bir kardeşlik çıkarıyorsunuz. Kusura bakmasınlar. Kimse zulümle abad
olmadı sizde olmazsınız. Yarattığınız zulümde boğulacaksınız. Sizi bitiren bu
katliamlar oldu. Katliamcı bir Başbakan diye tarihe geçeceksin. Rüzgar
ekiyorsunuz fırtınaya yol acıyorsunuz. Böylesi acımasız politika bataklığa
sürükledi. Kürt halkının elini tutman gerekirdi. Alparslan Kürtlerle savaşmaya
gelmedi. Sen nasıl bir akılsızsın ki Kürtlere karşı savaş ilan ediyorsun.
'Dolmabahçe Mutabakatı ile savaşı
bitirecek adımları atacaktık'
PYD sana defalarca el uzattı. Bizler de destek verdik.
Suriye Kürtleri Türkiye Kürtleri arasında birlik olsun istedik. Kamişlo,
Ankara'dan korkmasın dedik. Davutoğlu'nun politikaları ile nasıl bir yere
geldik. Oradaki beslemeleri, Nusraları, DAİŞ'in cebini doldurup daha çok
insanların ölümüne sebep oldular. Bu bölgenin hakimi ben olurumun sonudur.
2 yıldır İmralı, Kandil'le görüşmeler yaptık. En nihayetinde
Cumhurbaşkanı bilgisi dâhilinde Dolmabahçe'de oturan yetkililerin, Sayın
Öcalan'ın desteğiyle bir mutabakat hazırlandı. O mutabakat tekrar açsın ve
okunsun. Bu günlerde olup bitenleri anlar. O belgede 10 madde var. PKK'nin
silahsızlanması da var. Savaşı bitirecek adımları atacaktık. Tarihiydi ve
zorluklarla o güne gelindi.
'Ya bir yol bulacağız yada bir yol açacağız'
Ya ölüm ya sıtma seçeneğinden başka seçenek yoksa biz kendi
seçeneğimizi yaratacağız. Yolumuzu açacağız. Büyük İskender sefere çıktığında
sıra sıra dağlara dayanıyor. 'Bu dağlar aşılmaz büyük İskender diyor' ki bizim
bu dağı aşmak dışında başka seçeneğimiz yok. Ya bir yol bulacağız ya da bir yol
açacağız. Özgürlüğe giden yolu tıkayanlar aciz siyasetçiler olarak
anılacaksınız. Kürt, Türk halkı sizi lanetle anacak. Bize düşen şey ise bu
zulüm politikaları karşısında direnmektir. Uzatılan elden anlamıyor 'seni
tanımam, seçimi tanımam' diyorsa 'konuşma yok diyalog yok' diyorsa, barış
istendiğinde tank, top çıkıyorsa bu halkta direnmekten başka ne yapabilir ki. Bunu
asla kabul etmedik etmeyeceğiz.
Cizre'deki vahşetin yaşanmaması için çok uğraştık. Hepsi
sivil insanlardı. Cizre'yle dayanışmaya gittiler. O kadar ahlaksız davranıldı
ki oradaki tüm insanlar katledildi. Bu da kahramanlık diye yutturuluyor. AKP'de
tek kahramanlık öyküsü yok. Düşman çıkara çıkara bu günlere geldi. Partiyi
beraber kurdukları kişilerin üzerine basa basa Saray'a iktidara geldiler. Biz
pazara kadar değil mezara kadar halkımızla gönül birliği yaptık.
Batman'da miting yapamazsınız diye mitingimizi yasakladılar.
Batmanı seçilmişler temsil eder atanmışlar değil. Seçilmişleri görevden
alacaksın, 3 imzayla atanmış kişilerle Batman halkına zulüm edeceksiniz. Herkes
seçimle gelsin. Özyönetim budur. Adanmışlık despotizmdir. Seçimle işbaşına
gelirse yerel meclislerle başa gelirse daha iyi işler olur. Sizlerin direnişi,
itirazınız onun kabusu. Tek adam rejime izin vermedik, vermeyeceğiz. Kişilerle
değil mücadelemiz. Mücadelemiz demokrasi mücadelesidir. Despotlukla ülkeyi
yönetirseniz size boyun eğecek değiliz.
'Ateşkes deyince Davutoğlu'nun
tüyleri diken diken oluyor'
Biz çatışmalar sussun silahlar sussun diyoruz. Dün Suriye'de
ateşkes ilan edildi. Ülkemizde de bu mümkün. Davutoğlu ateşkes deyince tüyleri
diken diken oluyor. Davutoğlu 'ateşkesi tanımayız' diyor. Kimse senden izin
istemiyor ki. Sen Suriye'de savaşan değilsin. Sen kendi ülken içinde ne yaptın
ki Suriye deki barış için konuşuyorsun. Savaşa karşı durmak istiyorsak
direnmekten başka yolumuz yok.
Ölünün ayrı gayrı yoktur. Cenazeye 'suçlu' diyemezsin.
Ailesine suçlu diyemezsin. 167 kişiyi yaktılar. Biz yine de asla intikam
duygusunu körüklemedik. Ölümler hepimizin acısıdır dedik. İlkeli ahlaklı
durmaya devam edeceğiz. Kimsenin acısıyla dalga geçmeyeceğiz. Tarih onu
katliamcı Başbakan diye yazmış bu asla iflah olmayacak. Sur, Cizre, Nusaybin de
direnen halkımızın yanında olacağımızı belirtmek istiyoruz."