KORUMA Kurulu, Topkapı Sarayı’nı 1. derece arkeolojik sit
alanından 3. dereceye düşürme kararı aldı. Böylece istenen yerlerde denetimli
inşaat yapılabilecek. Fatih Belediyesi Topkapı Sarayı’nın sit derecesini
düşürmek için İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’na başvuru
yaptı. 1995 yılında 1. derece arkeolojik sit alanı ilan edilen Sur-u Sultani
içinde kalan hasbahçenin 3. derece arkeolojik sit derecesine düşürülmesi
önerisine Koruma Kurulu itiraz etmedi. 2863 sayılı Kültür Varlıkları Koruma
Yasası’na göre 1. derece arkeolojik sitlerde yapılaşma tamamen yasakken, 3.
derece arkeolojik sit alanlarında müze denetimli inşaat izni veriliyor.
Saray’ın avluları için ise kararı Kültür Bakanlığı verecek.
ARKEOLOG DA İMZALADI
Topkapı Sarayı’nı çepeçevre saran Sur-u Sultani’nin tamamı
1995 yılında Koruma Kurulu kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı ilan
edildi. 22 yıl sonra Fatih Belediyesi’nin talebi ile sitten düşürülmek istenen
bölge, UNESCO Dünya Kültür Miras Alanı içinde kalıyor. Fatih Belediyesi Etüd
Proje Müdürlüğü, mevcut sit derecelerini revize eden yeni bir öneri paftası ile
eylül ayında Koruma Kurulu’na müracaat etti. Bu yeni teklife göre Topkapı
Sarayı Müzesi’nde binaların bulunduğu alanlar 1. derece arkeolojik sit,
birinci, ikinci ve üçüncü avlu, askeri depolar, eski matbaa okulunun bulunduğu
alanlar ile demir yolu ve surların arasında kalan hasbahçenin ise 3. derece
arkeolojik sit yapılması önerildi. 15 Eylül günü İstanbul 4 Numaralı Kültür
Varlıkları Koruma Kurulu özel bir gündem ile Topkapı Sarayı’nı arkeolojik
sitten çıkarılmasını görüştü. Müze yetkililerinin karşı çıktığı toplantıda
hararetli tartışmalar yaşandı. Koruma Kurulu Başkanı Cem Eriş ile Fatih
Belediyesi Başkan Yardımcısı Erhan Oflaz arkeolojik sit sınırının değişmesi
yönünde görüş bildirdi. Kurulun arkeolog üyesi Prof. Dr. Şevket Dönmez de
karara itiraz etmedi. Mimar üye Prof. Dr. Nazlı Ferah Akıncı karşı oy kullandı.
UYGUN MÜTALAA EDİLMEKTE
İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’nun 15
Eylül 2017 tarih 5845 sayılı kararında şöyle denildi: “Fatih Belediye
Başkanlığı Etüd Proje Müdürlüğü’nün 12.09.2017 tarihli yazısında mevcut sit
derecelerini revize eden öneri paftanın Topkapı Sarayı Müzesi ve ilgili
yapılarına ilişkin kısmının Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nce
belirlenecek ihtiyaç ve programlar kapsamında ayrıca değerlendirilmesi
gerektiğine; Sur-u Sultani ve kıyı kenar çizgisi arasında kalan mevcut kentsel
sit ve tarihi sitin devamına; Sur-u Sultani ile Devlet Demiryolları hattı
arasında kalan ve ekli paftada işaretli, kadim Topkapı Sarayı’nın Sepetçiler
Kasrı ile Ahırkapı Feneri arasındaki hasbahçesinin önemli kadim yapılarını
(Sepetçiler Kasrı, Şevkiye Köşkü, İncili Köşk, Balıkhane Kasrı gibi) barındıran
alanın 3. derece arkeolojik sit olarak değerlendirilmesi hususu kurulumuzca
uygun mütalaa edilmekte olup, Kültür Varlıkları Müzeler Genel Müdürlüğü’nden
görüş sorulmasına karar verildi.’’
KONTROLLÜ İMARA AÇILDI
Topkapı Sarayı’nı çevreleyen surlara Sur-u Sultani
deniliyor. Deniz tarafındaki surlar Gülhane ile başlayıp Ahırkapı Feneri’nin
ilerisinde sonlanıyor. Surlar ile eski banliyo hattının geçtiği demiryolları
arasında kalan bölüme de Hasbahçe deniliyor. Hasbahçe içinde Şevkiye Köşkü ve
Balıkhane Kasrı’nın neredeyse temelleri bile kaybolmuş durumda. Sadece İncili
Köşk’ün surlara dayanan bir kısmı ayakta kalmayı başardı. Demiryolu ile surlar
arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait eski Deri ve Zührevi Hastalıklar
Hastanesi, otopark ve Ulaştırma Bakanlığı’na ait Ahırkapı Feneri müştemilatı
ile bahçesi bulunuyor. Bu alanların tamamı 1. derece arkeolojik sit alanı
durumundaydı. İnşaat yapımına engel olan bu statü yeni kararla birlikte
değiştirildi. Bu bölge 3. derece arkeolojik sit alanına düşürülerek kontrollü
olarak imara açılmış oldu.
MÜZE SONDAJINDAN SONRA
2863 sayılı Kültür Varlıklarını Koruma Yasası sit alanlarını
koruma yetkisini Koruma Yüksek Kurulu’na veriyor. Yüksek Kurul bu görevi ilke
kararları ile yürütüyor. Arkeolojik sitlerin koruma ve kullanma koşulları da
658 sayılı ilke kararında belirtiliyor. Buna göre, ‘‘1. derece arkeolojik sit
alanlarında kesinlikle hiçbir yapılaşmaya izin verilmemesine, imar planlarında
aynen korunacak sit alanı olarak belirlenmesine, bilimsel amaçlı kazıların
dışında hiçbir kazı yapılamayacağına’’ deniliyor.
Aynı ilke kararında 3. derece arkeolojik sit alanları için
ise şöyle deniliyor: ‘‘Bu alanlarda belediyesince veya valilikçe inşaat izni
verilmeden önce, ilgili müze müdürlüğü uzmanları tarafından sondaj kazısı
gerçekleştirilerek, sondaj sonuçlarına ilişkin raporun, kültür varlığının
bulunması halinde varsa kazı başkanının görüşleri ile birlikte müze
müdürlüğünce koruma kuruluna iletilip kurul kararı alındıktan sonra uygulamaya
geçebileceğine..’’
FATİH Sultan Mehmed’in 1453 yılında İstanbul’u
fethetmesinden sonra 1478 yılında tamamlanan Topkapı Sarayı, Marmara Denizi,
İstanbul Boğazı ve Haliç arasındaki tarihi İstanbul yarımadasının ucundaki
Sarayburnu’nda bulunan Doğu Roma akropolü üzerinde 700.000 metrekarelik bir
alan üzerine kuruldu. Fatih Sultan Mehmed’den itibaren Sultan Abdülmecid’e
kadar yaklaşık 400 yıl süreyle imparatorluğun idare, eğitim ve sanat merkezi
olarak kullanıldı, aynı zamanda padişahın evi oldu. 19. yüzyılın ortalarında
hanedanın Dolmabahçe Sarayı’na taşınması ile terk edildi. Cumhuriyetinin
kuruluşundan sonra, 3 Nisan 1924 yılında müze haline getirildi.
TARİHİ TİYATRO DA ORADA
Bilindiği gibi Topkapı Sarayı eski Doğu Roma akropolü
üzerine kuruldu. Sarayburnu’na bakan yamaçta eski tiyatronun olduğu ve hatta
basamaklarının bile durduğu çeşitli kaynaklarda belirtiliyor. Tiyatronun olduğu
tahmin edilen yer yeni kararla birlikte 3. derece arkeolojik sit alanına
düşürülüyor.
(ÖMER ERBİL – HÜRRİYET)