1 milyon liranın üzerinde döviz hesabı bulunanların sayısı 88 bin civarında. Toplam döviz hesaplarının yüzde 53’ü sermaye grupları ve serma...
1 milyon liranın üzerinde döviz hesabı bulunanların sayısı 88 bin civarında. Toplam döviz hesaplarının yüzde 53’ü sermaye grupları ve sermaye sahiplerinin hesaplarından oluşuyor. 50 bin – 1 milyon lira arası hesabı olan 42 bin hesap da dahil edildiğinde yaklaşık 130 bin kişinin tüm döviz hesaplarının yüzde 94’üne sahip olduğu görülüyor...
TL’nin hızlı değer kaybıyla birlikte dolar 6,42 sınırına kadar çıkarken döviz kurundaki artışta “dış müdahale” ya da “spekülatif hareket” olduğu savlarıyla birlikte “döviz hesaplara el konacak” söylentilerini de yeniden gündeme getirdi. Hatta bu sabah yaşanan hızlı artışta bankaların döviz satışını durdurmasının etkili olduğu söylendi. Bir başka iddia da döviz hesaplarına el konacağı endişesiyle hesapların çekilip "yastık altına" taşındığı. Uluslararası sermayeye üretim, finans başta olmak üzere tamboy bağımlı bir ekonomide “dış müdahale”den, “serbest piyasa”ya teslim olunmuş koşullarda “spekülatif hareketler”den şaşkınlıkla söz edilmesi ilginç görünüyor. Ama tüm söylentiler içinde en dikkat çekici olanı milyonları kaygılandırma amacı taşıyan ancak binlerle ifade edilebilecek sayıda insanı ilgilendiren “döviz hesaplarına el konacağı” iddiası.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre Türkiye’de mevduat hesaplarının yüzde 53’ü 1 milyon liranın üzerinde hesabı olan 231 bin civarında kişiye ait. Toplam 88 milyon mevduat hesabı var ve bunların sadece 135 bini döviz hesabı. Toplam 88 milyon hesabın 85 milyonunun hesabında 10 bin lira altında para var. Tahmin edileceği gibi bu hesapların döviz payı çok düşük.
DÖVİZ HESAPLARIN YÜZDE 94'Ü 131 BİN HESAPTA
Hesapların yarıdan fazlası yaklaşık 728 milyar TL civarında döviz hesabı bulunuyor. Hesap sayısı ise 134 bin civarında. Söz konusu tutarın da yüzde 66’sı 1 milyon lira ve üzerinde hesabı olan 88 bin civarı hesaba ait. Söz konusu 88 bin hesabın 33 bini gerçek kişilere aitken 55 bini ticari kuruluşların. Kamu kuruluşların yüzde 15-20’yi geçmeyecek payı dışarıda bırakılırsa döviz hesaplarının büyük bölümünün sermaye gruplarına ait olduğu ya da sermaye sahiplerinin kişisel servetlerinden oluştuğu görülüyor. Elbette 50 bin-1 milyon lira arası döviz hesabı olan 42 bin civarı kişi de 81 milyonluk ülkede ticaretle uğraşan, büyük sermaye gruplarında üst düzey yöneticilik yapan isimler başta olmak üzere yine sermayenin yakın çevresi olarak düşünülebilir. Bunlar da dahil edildiğinde döviz hesaplarının yüzde 94’ü sayısı 130 bini geçmeyen “zengine” ait denebilir.
Türkiye’de sermaye sahiplerinin servetlerinin büyük bölümünü yurtdışında tuttuğu tahmin ediliyor. Yurtiçindeki döviz hesaplarla özel sektör dış borcu eşleştirildiğinde nasıl bir örtüşme olacağı da ayrı bir merak konusu…
TL’nin hızlı değer kaybıyla birlikte dolar 6,42 sınırına kadar çıkarken döviz kurundaki artışta “dış müdahale” ya da “spekülatif hareket” olduğu savlarıyla birlikte “döviz hesaplara el konacak” söylentilerini de yeniden gündeme getirdi. Hatta bu sabah yaşanan hızlı artışta bankaların döviz satışını durdurmasının etkili olduğu söylendi. Bir başka iddia da döviz hesaplarına el konacağı endişesiyle hesapların çekilip "yastık altına" taşındığı. Uluslararası sermayeye üretim, finans başta olmak üzere tamboy bağımlı bir ekonomide “dış müdahale”den, “serbest piyasa”ya teslim olunmuş koşullarda “spekülatif hareketler”den şaşkınlıkla söz edilmesi ilginç görünüyor. Ama tüm söylentiler içinde en dikkat çekici olanı milyonları kaygılandırma amacı taşıyan ancak binlerle ifade edilebilecek sayıda insanı ilgilendiren “döviz hesaplarına el konacağı” iddiası.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre Türkiye’de mevduat hesaplarının yüzde 53’ü 1 milyon liranın üzerinde hesabı olan 231 bin civarında kişiye ait. Toplam 88 milyon mevduat hesabı var ve bunların sadece 135 bini döviz hesabı. Toplam 88 milyon hesabın 85 milyonunun hesabında 10 bin lira altında para var. Tahmin edileceği gibi bu hesapların döviz payı çok düşük.
DÖVİZ HESAPLARIN YÜZDE 94'Ü 131 BİN HESAPTA
Hesapların yarıdan fazlası yaklaşık 728 milyar TL civarında döviz hesabı bulunuyor. Hesap sayısı ise 134 bin civarında. Söz konusu tutarın da yüzde 66’sı 1 milyon lira ve üzerinde hesabı olan 88 bin civarı hesaba ait. Söz konusu 88 bin hesabın 33 bini gerçek kişilere aitken 55 bini ticari kuruluşların. Kamu kuruluşların yüzde 15-20’yi geçmeyecek payı dışarıda bırakılırsa döviz hesaplarının büyük bölümünün sermaye gruplarına ait olduğu ya da sermaye sahiplerinin kişisel servetlerinden oluştuğu görülüyor. Elbette 50 bin-1 milyon lira arası döviz hesabı olan 42 bin civarı kişi de 81 milyonluk ülkede ticaretle uğraşan, büyük sermaye gruplarında üst düzey yöneticilik yapan isimler başta olmak üzere yine sermayenin yakın çevresi olarak düşünülebilir. Bunlar da dahil edildiğinde döviz hesaplarının yüzde 94’ü sayısı 130 bini geçmeyen “zengine” ait denebilir.
Türkiye’de sermaye sahiplerinin servetlerinin büyük bölümünü yurtdışında tuttuğu tahmin ediliyor. Yurtiçindeki döviz hesaplarla özel sektör dış borcu eşleştirildiğinde nasıl bir örtüşme olacağı da ayrı bir merak konusu…
Hiç yorum yok