Kemalizm öldü mü? Hayır elbette! Sadece çürüyen eskiyen ve çağın ihtiyaçlarına cevap veremeyen Kemalist statüko tasfiye edildi.
Kemalizm'e ise değişen sosyo-ekonomik koşulara ve üst yapı ilişkilerine uygun biçimde yeniden kalıp verildi.
Sermayenin liberalizasyonu sonrası değişen pazar ihtiyacına göre bizzat egemen sınıflar tarafından Türkiyede bir üst yapı değişikliğine gidilmiştir. Bu değişikliğe direnen bazı Kemalistler Ergenekon sürecinde ıslah edilerek ikna edildi direnen bazı romantik Kemalistler çeşitli biçimlerde terbiye edildi.
Hülasa ulusalcı Kemalist klik ile siyasal İslamcı klik arasında yer yer çatışma hiziplere neden olan sancılı bir üstyatapı değişikliği başarılmıştır, bu değişiklik Tusiad'ı, diğer bütün sermaye cenahının ve uluslar arası sermaye sınıflarının tahakkümünde gerçekleşmiş zorunlu bir değişikliktir.
Dolayısıyla neo liberal sermaye düzeni çağın ihtiyaç ve gerekliliklerine uygun bir üstyapı yaratmıştır.
Bu yapıya uygun kadrolar yetiştirmiştir. Siyasal İslamcı üstyapı Kemalizm'i de bağrında taşıyan homojen olmayan bir yapıdır.
Erdoğan ile görüşmesi sonrası hedef tahtasına konulan Fazıl Say sanırım bu sürecin en masumudur. Romantik ideallere sahip bir Kemalist olan Fazıl Say'ın, herkesin havlu attığı ve teslim olduğu şartlarda kahramanlık yapması intiharı olurdu.
Fazıl say teslim olmamıştır, ikna edilmiştir. (KORAY AKER)