Diken'den Yeni Akit'e, Sputnik'ten Ensonhaber'e dek çok sayıda haber sitesi, Komsar'ın son anketini haberleştirdi. A...
Diken'den Yeni Akit'e, Sputnik'ten Ensonhaber'e dek çok sayıda haber sitesi, Komsar'ın son anketini haberleştirdi. Ankete göre 31 Mart yerel seçimlerinde birçok şehirde taşlar yerinden oynayacak. Tek bir sorun var, Komsar diye bir şirket yok. Anket şirketlerine tepki olarak ortaya çıkan troller haber sitelerini tuzağa düşürerek Türkiye'de birçok medya kuruluşunun gazeteciliğin en temel kurallarını uygulamadığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Komsar ne yaptı?
Son günlerde gazetecilerin ve haber sitelerinin e-posta kutularına Komsar adlı bir araştırma şirketinin yerel seçim anketini gösterdiği iddia edilen grafik ve metinler düştü. “Yaptığımız interim analizlere göre İstanbul’da aradaki farkın %4,79 düzeylerine gerilediğini, bu trendin görünür gelecekte devam edeceğini estime ediyoruz” gibi ifadeler eşliğinde aktarılan “anket sonuçları” farklı araştırma şirketlerinin sosyal medya paylaşımlarının altında da yorum olarak paylaşıldı. Çok sayıda haber sitesi iki gündür bu “anketi” haber olarak yayımlıyor, hatta T24 dahil birkaç site foto galeri bile yapıp her şehire dair grafikleri tek tek paylaştı.
İşin aslı ne?
Komsar diye bir firma olmadığını, bunun tamamen bir trolleme girişimi olduğunu anlamak için uzun uzun araştırmaya gerek yok. Yukarıdaki cümledeki hataların ve absürtlüklerin yanı sıra sözde şirketin Twitter hesabının profil bilgisi de her şeyi anlatıyor: “KOMSAR Kendine Araştırma @KOMSARnet Araştırmalarımız Tripe Estimasyonu (Traveller et al, 2009) yöntemi ile yapılmaktadır. Ankets are not endorsment. #Aneliz #Anket #Araştırma #KOMSAR”
Üstelik bu Twitter hesabında yapılan paylaşımlar o kadar gayriciddi ki, sahiden insanları kandırmak için dahi tasarlanmadığını düşündürüyor. Mesela birkaç tweet geriye gidince “Vallahi biz yorulduk günler öncesindeki anelizlerimizden “esinlenen” anketçilerden. Tespit ettiklerinizi siz yazın artık. Mezdeke’den ya el yelil eşliğinde okuyoruz” gibi ifadeler göze çarpıyor.
Dahası, Komsar‘ın sabitlenmiş tweet’inde de insanlar aldanmamaları için uyarılıyor: “Şirket ve ciddi araştırma beklentisi ile gelip haber yapanların bio’da yazanları ve profil resmimizdeki tiviti okumalarını tavsiye ederiz.”
Haber siteleri nasıl tuzağa düştü?
Şüphecilik ve teyit gibi gazeteciliğin temelinde yer alan kavramlardan uzaklaşmamız ve haber sitelerinin neredeyse tamamen ‘kopyala-yapıştır’dan ibaret hale gelmesi yüzünden, bu kadar bâriz bir trolleme girişimi bile çok sayıda sitede habermiş gibi yer aldı. 26 Mart öğle suları itibariyle sadece Sputnik ve Ensonhaber dün manşet yaptığı bu sahte haberi silmiş durumda. Ancak hiçbir site henüz bir özür ve düzeltme yayımlamış değil.
Anket firmalarına tepki olarak doğan Komsar ise bu vesileyle Türkiye’deki haber sitelerinin gazetecilik açığına da dikkat çekmiş oldu. Trol anketçiler bugün attıkları bir tweet’te şöyle sitem ettiler: “T24’e de teşekkür ediyoruz ama suyunu çıkarmayalım. Biz anket şirketlerine tepki olarak ortaya çıktık. Bir de Kputnik, K24 filan mı yapalım?”
Ne yapmalı?
Seçimlerden hemen önce türeyen her tür oluşuma derin bir şüpheyle yaklaşmak gerektiği ortada.
Bunun ötesinde, uluslararası medyada geçerli olan gazetecilik yöntemleri, en güvenilir şirketler bile yapsa kamuoyu yoklamalarını haberleştirirken gazetecilerin dikkat etmesi gerektiğini vurguluyor.
Anketin hata payı nedir? Örneklemi rastgele mi seçilmiş ve büyüklüğü ne? Sonuçlar tarafsız bir şekilde nasıl yorumlanmalı?
Bu yüzden gazeteciler temel istatistik bilgilerine hakim olmalı. Uzmanlık gereken konularda bağımsız kaynaklardan yardım almalı.
Örneğin ABD’de Kamuoyu Yoklaması Araştırma Derneği adlı sivil toplum örgütü, seçimlerden önce gazetecilere bu konuda rehberlik ediyor.
Avrupa’da da Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü ve Thomson Vakfı gibi kuruluşların seçimlere dair habercilik rehberlerinde anketler konusunda neler yapılması gerektiğine de değiniliyor.
Konu Türkiye’de de hemen her seçim öncesi tartışılıyor.
Bu ay görevine son verilen Faruk Bildirici, Hürriyet Okur Temsilcisi olarak geçen yıl yazdığı yazıda köşe yazarı Abdulkadir Selvi’nin anket sonuçlarını aktarış biçimini eleştirmiş ve şu yorumu yapmıştı:
“Gazeteci olarak seçimlerde asli görevimiz, insanların karar verebilmesine yardımcı olmak, tarafsız ve objektif şekilde bilgilendirmek. Kamuoyu araştırmaları da oy kullanacak seçmenleri bilgilendirmenin bir yolu. Ama maalesef kamuoyu araştırmaları artık sadece seçmen eğilimlerini saptamak için değil, seçmeni yönlendirmek için de kullanılıyor. Gazeteci olarak manipülasyonlara aracı olmamak için araştırma haberlerinde yapan kuruluşun adı, kimin talebi ve finansmanı ile yapıldığı, tarihi, görüşülen kişi sayısı ve araştırma yönteminin açık olarak belirtilmesi.”(JOURNO)
Hiç yorum yok