İzmir’in ‘Kanal İstanbul’u olarak nitelendirilen Çeşme Projesi için Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy bilgilendirme toplantısı düzenledi. Projenin ihale aşamasının parsel parsel olacağını belirten Bakan Ersoy,  "Projede 200’den fazla otel var. Tek bir ihale yapılmayacak. Her parsel için ayrı bir ihale olacak. Uluslararası düzeyde açık ihale sistemiyle parsel parsel ihalesi yapılacak" dedi.

İzmir, kontrolsüz yapılaşma ve talanla karşı karşıya. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından merkezi Çeşme olmak üzere İzmir yarımada bölgesinde hayata geçirilmesi planlanan Çeşme Projesi için Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, İzmir Ticaret Odası’nda bilgilendirme toplantısı düzenledi. Toplantıya; İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran ve İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener de katıldı.

2019 yılında projeyi duyuran Bakan Ersoy, projeyle ilgili gelinen son noktayla ilgili, “Şuan proje aşamasıdır, nihai süreci değil. Zaten çevresel etki değerlendirme(ÇED) ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Belediyelerimizden gelen talepler doğrultusunda projeyi şekillendirmeye devam edeceğiz. Her şey yolunda giderse 2025 yılında işletmelerin faaliyetlerine başlayacağını düşünüyoruz” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ve Çeşme Belediyesi'nin talepleri hakkında açıklamada bulunan Ersoy, "İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Kutlu Barajı ile ilgili bir talebi oldu. Bununla ilgili çalışma yapıldı. Çeşme Belediyesi'nin iki tane talebi oldu. Bir tanesi sanayi sitesi ve lojman alanı oldu. Proje alanı dışında kalan oteller için lojman alanı yapılacak. Kamu personeli için ihtiyacını karşılayacak bir planlama yaptık” diye konuştu.

11 YA DA 13 GOLF SAHASI

Ersoy projeyle ilgili, “Projeye başlarken 100 bin yatak otel olarak belirlemiştik, gelen talepler doğrultusunda son noktada 55 bin yatak oldu. Burada ağırlıklı olarak turizm yatırımı olacak. Az yoğunluk prensibinden hareket ediyoruz. Ayrıca toplam proje alanında beton ayak izi yüzde 1.2’lik bir kısmı kaplıyor. Dere yataklarının ve özel sulak arazilerinin tamamı korundu. Orman arazilerinin hiçbirine dokunulmadı. Meraların tamamı korundu. Spor alanında 180 adet tenis kortu yapıyoruz. Aynı anda 3 büyük organizasyona ev sahipliği yapabileceğiz. Golf sahası 11 ya da 13 adet olacak. Alan değişmez ama sayısı değişebilir. Su noktasında da ters ozmos yöntemiyle arıtma yapacağız” dedi.

Ersoy sözlerine şöyle devam etti: “Turist potansiyeline bakıldığında Marmara ve Akdeniz yüzde 40 iken Ege'nin yüzde 10. Ege'nin potansiyeli çok fazla olmasına rağmen bu yüzde 10'da kalmış. Hedefimiz yüzde 20'ye çıkarmak olacak. Çeşme bölgesinin kronik sorunu çok kısa olmasıdır. Üç ay gibi kısa bir zamana var. Bunun 12 aya yapmak istiyoruz. Sürdürülebilir turizm ve nitelikli personel avantajı olacak. İzmir'in en büyük şikayetçi olduğu konu İstanbul üzerinden hava trafiğinin olmasıdır. Bu projenin hayata geçmesiyle İzmir direk uçuşlarla dünyaya bağlanmış olacak.”

Bölgenin trafik sorununu çözeceklerini iddia eden Ersoy, “Çeşme'nin tek tip pazarı bulunuyor. Bu da trafiğin yoğunluğunun artmasına neden oluyor. Bunun için bazı özel çalışmalar da yapıldı. Özelikle trafik konusunda cuma akşam İzmir'den Çeşme'ye, pazar akşamı Çeşme'den İzmir'e yoğun bir trafik var. Turist ağırlıklı bir bölge yaratıyoruz. Yüzde 85 civarında turist ağırlıklı çalışacağız. Bu bölgede uygun bir çalışma yapıyoruz” dedi.

ULUSLARARASI DÜZEYDE AÇIK İHALE

Projenin ihale aşamasının parsel parsel olacağını belirten Bakan Ersoy, “Projede 200’den fazla otel var. Tek bir ihale yapılmayacak. Her parsel için ayrı bir ihale olacak. Uluslararası düzeyde açık ihale sistemiyle parsel parsel ihalesi yapılacak” dedi.

Doğa dostu bir proje olduğunu belirten Ersoy, bölgede sit alanının düşürülmesi ve tarım alanların statüsünün değiştirilesiyle ilgili gazetemizin sorusuna şu şekilde cevap verdi: “Bana bu kadar akademisyenin katıldığı bu kadar kapsamlı ve detaylı bir proje gösterin… Sit incelemesi zaten hala devam ediyor. Araştırmalar sürdükçe bize akademisyenlerimizden sit bilgisi geliyor ve biz de bu kapsamda projede kısıtlamalara gidiyoruz. Zaten bu plan, projenin nihai planı değil. Bu dünyanın en iyi düşünülmüş ve sertifikasyon açısından dünyaya örnek olacak bir proje olacak.” Öte yandan gazetemizin, ‘Çeşme Projesine karşı Danıştay'da açılan davalar sonucu bilirkişi incelemesi yapıldı. Raporu beklemeden sürecin devam etmesi kamu zararı yaratmayacak mı’ sorusuna ise Bakan Ersoy cevap vermedi.

KAYGILAR ORTADAN KALDIRILMIŞ DEĞİL

Toplantıda, projeye ilişkin görüşleri sorulan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, çalışmaların devam ettiğini ve yeri geldikçe çekincelerini bakanlıkla paylaştıklarını belirterek şunları dile getirdi: “Biz başından beri projeye çok olumlu yaklaştık. Çünkü bugüne kadar Türkiye’de bu kadar geniş kapsamlı ve iddialı bir proje hazırlanmadı. Bizim nitelikli koruma alanlarının sürdürülebilir alanlara döndürülmesiyle ilgili bir çekincemiz var. 11 turizm merkezi var. 3’ü planlanmış durumda. Bugün devam eden alan turizmi daha planladı. Bütüncül bir planlaması yapılması bu konseptle uyum içerisinde çalışmak gerekiyor. Ulaşım, nitelikli koruma alanları, nüfus, su meseleleri. Hala tam olarak kaygılar ortadan kaldırılmış değil. Diliyorum ki bu şekilde süreç devam etsin ve sorunlarımız şeffaflıkla çözülsün. Masa başındaki şeffaflık mahkeme sürelerini azaltır diye düşünüyorum. Biz projeyi takip etmeye devam ediyoruz " ifadelerini kullandı. (BİRGÜN)

Daha yeni Daha eski