Görkemli ve muazzam bir iğrençlik/kepazelik içinde çırpınıp duruyor koca ülke...

Sözü hiç uzatmadan dün akşam Trabzonspor - Fenerbahçe maçında yaşananlara (yaşatılanlar mı demeliydik yoksa) ilişkin cümleler kuralım. 

1. CÜMLE

Herkesin tanık olduğu saha içi olaylarının 2 nedeni var; birinci neden Halil Umut Meler. 

Bu şahıs, Fenerbahçe'nin üçüncü golünden önce Trabzonspor futbolcusu Umut Bozok'a gözünün önünde yapılan faulü cesaret edip de çalsaydı dün gece yaşananların bir tekine bile tanık olmayacaktık. Maç beraberlikle bitecek ve o seyirci, üstelik de iyi bir geri dönüşle maçı berabere bitirecek olan Trabzonspor'u alkışlayacak sonra da dağılıp evinin yolunu tutacaktı. 

2. CÜMLE

İkinci neden ise bu hakemi bu maça atayan MHK. 

Ankaragücü maçında yediği dayaktan bu yana kendisini pek toparlayamamış görünen maçın hakemini bu maçı taşıyamayacağı gün gibi ortadayken o stada ve o maça atayan MHK, bütün olup bitenler noktasında en az maçın hakemi kadar sorumludur.   

3. CÜMLE

TFF başkanının ve yönetiminin kesinlikle istifa etmesi gerekmektedir. 

Maçtan sonra yaptıkları açıklamada yer alan; "Dostluk, barış ve kardeşlik oyunu olan futbolda yaşananlar asla kabul edilemez" türü mavallar bu TFF'yi kurtaramaz. Yaşananlar noktasında TFF başkan ve yönetimi en az maçın hakemi ve MHK kadar sorumludur.

4. CÜMLE

Trabzonspor taraftarı ve Trabzonspor yönetimi asla masum değildir.

Hakemin kararlarını bahane edip sahaya girmenin normal bir durum olmadığını önce Trabzon şehri, sonra da Trabzonspor yönetimi, üstelik de yüksek sesle itiraf etmelidirler. Bunu yapmadıkları sürece bu ülke, bu şehri ve kulüp yönetimini çok berbat bir şekilde anmaya devam edecektir.

5. CÜMLE

Trabzonspor kulübüne, sahaya giren taraftara, o taraftarları yumruklayan ya da tekmeleyen kimi Fenerbahçeli futbolculara verilebilecek en ağır ama en ağır cezalar verilmelidir.

Bu dediğimizi hayata geçirebilecek bir ülke olmadığımızı biliyoruz. Ama bir umutla da olsa ve ola ki gerçekleşir diye yazalım dedik. Umudumuzu besleyense, Galatasaraylı Icardi'ye görüntüler üzerinden ceza verilmiş olmasıdır.

Elbette daha kurulacak/kurulması gereken epeyce cümle var.

Şu kadarını söyleyelim ki, hayatın diğer bütün alanlarında olduğu gibi futbolda da görkemli ve muazzam bir iğrençlik/kepazelik içinde çırpınıp duruyor koca ülke. Ve YAZIK demeye bile vakit kalmıyor.

Ama siz yine de sevgiyle, dirençli ve uyanık kalmaya çalışın! Bunu nasıl becereceğinizse size kalmış... (HAYRİ GÜNEL)