Belçika'nın Flaman bölgesinde hafta başında kurulan yeni koalisyon hükümetinde Çevre, Turizm, Enerji ve Adalet Bakanlığı görevine Türkiye kökenli Kürt politikacı Zuhal Demir getirildi.
Zuhal Demir'in, eski Belçika İçişleri Bakanı Jan Jambon başkanlığında kurulan hükümette görev almasına yönelik olarak Türk medyasında yapılan yayınlar, Belçika'daki gelişmelerin önüne geçti.
Zira Belçika siyaseti ve medyası daha önce yaşanan tartışmalar nedeniyle, bu konuda oldukça hassas. Türkiye'de Nisan 2017'de yapılan anayasa değişikliği referandumu döneminde Adalet ve Kalkınma Partisi'ne yakın bazı medya kuruluşlarının Demir'e yönelik yayınları, Ankara ile Brüksel arasında gerginliğin atmasına neden olmuştu.
O dönemde bazı medya kuruluşlarında Demir'in, "PKK üyesi olduğu, aktif olarak teröristlere destek verdiği" iddiaları ortaya atılmıştı.
Belçika Başbakanı Charles Michel, "AKP'nin referandum kampanyası stratejisinin bir parçası" olarak nitelendirdiği bu yayınları "kışkırtıcı ve yaralayıcı bulduğunu" söylemişti.
Demir'in bu kez Flaman bölgesinde bakanlık koltuğuna oturması üzerine, Türkiye'deki tartışmalar yeniden alevlendi.
'Klasik Flaman milliyetçisi değil, özgün bir ses'
Türkiye'deki bazı medya kuruluşlarının olumsuz yayınlarında etnik kökeni ön plana çıkarılan Demir, kendisini, "Belçikalı bir politikacı" olarak tanımlıyor. Dahası, Flaman milliyetçisi bir partinin vitrinindeki isimler arasında yer alıyor.
Kendisini "Klasik Flaman milliyetçisi değil, kendine özgü sesi olan biri" diye nitelendiren Demir, 12 Mart 1980'de 5 çocuklu bir göçmen ailenin 3. çocuğu olarak Genk'te doğdu.
Tuncelili bir maden işçisinin kızı olan Demir, Genk'e bağlı madenci kasabası Waterschei'de büyüdü. Babasının da teşvikiyle okumaya meraklı olan Demir, orta öğrenimini burada tamamladı.
Demir ardından Leuven Üniversitesi'nde hukuk öğrenimi gördü. İş hukuku konusunda uzmanlaşıp bir hukuk bürosunda çalıştı.
Yeni Flaman İttifakı Partisi'nin önemli isimlerinden bir olan Jan Jambon'la tanışması, ona siyasetin yolunu açtı. Jambon'un isteği ile 2010 yılında NV - A listesinden, federal parlamentoya girmeyi başardı.
Ayrımcılık ve çalışma sorunları konularındaki çıkışları ile gündeme gelen Demir, 2014 yılında yeniden milletvekili seçildi.
Yemin töreninde babasının fularını taktı
Giyim kuşamı ve yaşam tarzı ile siyasetin yanı sıra zaman zaman magazin dünyasının ilgi odağı olan Demir, 24 Şubat 2017'de, federal hükümette fırsat eşitliği, engelli hakları, büyükşehir politikaları ve bilimden sorumlu devlet bakanlığı görevine getirildi.
Bakanlık yemin töreni sırasında, "geldiği yeri unutmamak için" babasının madenci fularını taktı. Bununla, ailesi için her zaman çok çalışan ve başarılı olması için kendisini sürekli teşvik eden babasını onurlandırdığını söyledi.
Belçika'nın köklü partilerinden Hıristiyan Demokrat Parti'yi (CD - V), "Müslüman partisi" diye tanımlayarak "Müslümanların seçim sığırı" ifadesini kullanması, gerilime neden oldu.
Hristiyan Demokratlar, "Demir'e güven oyu vermeme" tehdidinde bulundu. NV - A lideri Bart de Wever'in çabaları sonucu gerilim azaldı, CD - V ikna edildi.
Belçika medyasına göre, kendi etnik kökenine rağmen Demir, Flaman milliyetçisi olan partisinin göç söylemine her zaman sahip çıkarak, katkıda bulundu.
Burka, peçe ve haşema yasağı ve İslam okulları konusunda yaptığı açıklamalar, Müslüman toplumunun tepkisine neden oldu.
Demir burka, peçe gibi kıyafetleri, "kadına baskının simgesi" olarak görüyor. Bu tür kıyafetlerin kamusal alanda yasaklanmasının, özgürlüklerin sınırlanması anlamına gelmeyeceğini savunuyor.
Başörtüsü yasağını gündeme getirdi
Kız çocuklarına zorla başörtüsü taktırıldığını iddia eden Zuhal Demir, devlet bakanlığı döneminde, okullarda başörtüsü yasağı önerisini gündeme getirdi.
Zuhal Demir'in bu önerisi, Flaman hükümetinin koalisyon protokolüne girdi. Yeni hükümet, okullarda başörtüsü ve diğer dini simgelerin yasaklanmasını kararlaştırdı.
Demir, Belçika'daki İslam okulları ve camilerde düzenlenen Kuran kurslarında verilen eğitim nedeniyle, çocukların radikalleşme tehdidi ile karşı karşıya olduğunu sık sık vurguluyor.
"Kürt kökenli" olduğunu belirten Demir, devlet bakanlığı döneminde Türkiye'deki bazı basın organları tarafından, "PKK toplantısına katılmak ve terör destekçisi olmakla" suçlandı.
Demir, Canvas adlı haber programında bu suçlamalara, "Ben Kürt kökenliyim. Barış yanlısıyım. PKK'ya hiçbir sempati duymuyorum. Kürt kökenli olmam PKK'lı olduğum anlamına gelmez. Şiddet hiçbir zaman çözüm olamaz" diye yanıt verdi ve ekledi:
"Ben hiçbir zaman PKK toplantısına katılmadım. Sadece Anvers'teki bir Kürt derneğinin sosyal etkinliğine katıldım. Yıllardır barışçı çözüm istiyorum. Sürekli suçlanmaktan sıkıldım" dedi.
'Peşmerge kıyafeti giyen ben değilim'
Zuhal Demir, Türk medyasında, peşmerge kıyafetleri giydiğine ilişkin çıkarlar haberler üzerine de, şunları söylemişti:
"Peşmerge giysileri içindeki kadın ben değilim. Bilerek ve isteyerek başka birinin fotoğrafını benmişim gibi kullanıyorlar. Artık sıkıldım, bunu yapanlar için suç duyurusunda bulunacağım."
Belçika federal hükümetindeki iklim değişikliği tartışmaları nedeniyle NV - A'nın koalisyondan çekilmesi üzerine bu yılın başlarında bakanlık görevinden ayrılan Zühal Demir, 26 Mayıs'taki erken seçimde, Genk'ten liste başı aday oldu.
Ancak partisi, seçimden kan kaybederek çıktı. 61 bin 444 tercih oyu alan Demir, yeniden federal parlamento üyeliğine seçildi.
Zuhal Demir, 2017 yılında anne oldu. Kızının doğumundan kısa bir süre sonra ise annesi Güler Demir'i kaybetti. Annesinin, 3 kızının da üniversite diploması alması için çok çaba gösterdiğini belirten Demir, onun kaybından sonra uzun süre kendine gelemediğini söylüyor.
Demir, babası Kemal Demir'in ise, çalışmalarını yakından takip ettiğini ve hata yapmasını önlemek için kendisini en fazla eleştiren kişilerin başında geldiğini anlatıyor. (BBC TÜRKÇE)
