Komünist olmayan grupların Komintern’e alınmasını önlemek amacıyla II. Dünya Kongresi (3 ret oyuna karşılık bütün delegelerin kabulüyle) “Komünist Enternasyonal’e Katılma Koşullarına İlişkin İlkeler”i onayladı. Bu ilkeler öncelikle sosyalist "Merkezciler"e (USPD’nin sağ kanadı, İtalyan ve Fransız sosyalistlerinin çoğunluğu, v.b.) karşıydı. "21 Koşul" 1920 yılında Alman Bağımsız Sosyal Demokrat Partisinin (USPD) bölünmesine neden oldu, daha sonra İtalyan ve Fransız sosyalistleri de aynı nedenle bölündüler...
Komünist Enternasyonal’e Katılma Koşullarına İlişkin İlkeler
Komünist Enternasyonalin ilk Kongresi, Komünist Enternasyonal’e katılma konusunda kesin koşullar saptamadı. I. Kongre’nin çağrılışına kadar geçen süre içinde çoğu ülkede salt komünist eğilimler ve gruplar vardı.
Komünist Enternasyonal’in II. Kongresi daha farklı koşullarda toplanıyor. Şu anda çoğu ülkede sadece komünist akımlar ve eğilimler değil, komünist partiler ve örgütler de var. Daha kısa zaman önce II. Enternasyonal içinde yer alan ve Şimdi Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen, ama gerçekte komünist olmamış partiler ve gruplar da Komünist Enternasyonal’e yöneliyorlar. II. Enternasyonal kesin olarak parçalandı. II. Enternasyonal’in çıkış yolunun kalmadığını gören ara-partiler ve «Merkezci gruplar», gitgide güçlenen Komünist Enternasyonal’e yaslanmaya çalışıyorlar. Fakat bunu yaparken kendilerine daha önceki fırsatçı veya «merkezci» politikalarını sürdürme imkânı verecek bir «özerkliği» korumayı da umuyorlar. Komünist Enternasyonal belirli ölçülerde moda haline geliyor. «Merkez»in önde gelen bazı gruplarının Komünist Enternasyonal’e katılma talepleri, Komünist Enternasyonal’in bütün dünyanın sınıf-bilinçli işçilerinin ezici çoğunluğunun sempatisini kazandığını ve her geçen gün büyüyen bir güç haline geldiğini dolaylı biçimde doğrulamaktadır.
Komünist Enternasyonal, II. Enternasyonal ideolojisinden kesin olarak sıyrılmayan ve yarı-gönüllü olduklarını belli eden kararsız öğeler tarafından sulandırılma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Bundan başka, geniş kitlesi komünizmin bakış açısını benimseyen bazı büyük partilerde (İtalya, İsveç, Norveç, Yugoslavya, v,b.), başını yeniden kaldırmak ve proleter devrimini aktif biçimde sabote etmek ve böylece burjuvaziye ve II. Enternasyonal’e hizmet etmek için sadece uygun bir anı kollayan, hatırı sayılır bir reformist ve sosyal-pasifist kanat da bulunmaktadır.
Hiçbir komünist, Macar Sovyetler Cumhuriyetinden çıkartılması gereken dersleri ihmal edemez. Macar komünistlerinin «sol» Sosyal Demokrat diye adlanıdrılanlarla kaynaştırılması Macar proletaryasına pahalıya mal olmuştur. Bunlardan hareketle, Komünist Enternasyonalin II. Kongresi, yeni partilerin katılma koşullarını kesin olarak ortaya koymayı ve Komünist Enternasyonal’e kabul edilen partilere, üstlerine düşen yükümlülükleri göstermeyi gerekli saymaktadır.
Komünist Enternasyonal’in II. Kongresi, Komünist Enternasyonal üyeliği konusunda aşağıdaki koşulları koymaktadır:
1. Bütün propaganda ve ajitasyon, gerçekten komünist nitelik taşımalı ve Komünist Enternasyonal programı ile kararlarına uygun düşmelidir. Partinin bütün basın organları, proletarya davasına bağlılıklarını kanıtlamış, güvenilir komünistler tarafından yönetilmelidir. Proletarya diktatörlüğünden, basitçe, bilinen ve araya sokuşturulmuş bir talep gibi söz edilemez; aksine onun propagandası öyle yapılmalıdır ki, her basit işçi, her kadın işçi, her asker ve köylü, günlük hayatın basınımız tarafından sistemli biçimde gözlenecek ve her gün kullanılacak olgularından kalkarak bu diktatörlüğün zorunluluğunu anlamalıdır.
Periyodik ve periyodik olmayan basın ve bütün parti yayınevleri, belirli bir anda, partinin bütünüyle yasal veya yasadışı olmasına bakılmaksızın Parti yönetiminin direktifi altına sokulmalıdır. Yayınevlerinin özerkliklerini kötüye kullanmaları ve partinin politikasına bütünüyle uymayan bir politika gütmeleri kabul edilemez. Basın organlarının sütunlarında, halk meclislerinde, sendikalarda, tüketici derneklerinde — Komünist Enternasyonal taraftarlarının girme imkânı buldukları her yerde, sadece burjuvaziyi değil, onun işbirlikçilerini, her türden reformistleri, sistemli ve acımasız biçimde teşhir etmek zorunludur.
2. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen her örgüt, işçi hareketi içinde şu ya da bu oranda sorumluluğu olan bütün görevlerden (parti örgütleri, yazı kurulları, sendikalar, parlamento fraksiyonları, kooperatifler, komünal yönetimler) reformistleri ve Merkezcileri doğrudan doğruya ve planlı bir biçimde uzaklaştırmalı, onların yerine sınanmış komünistleri geçirmelidir ve özellikle başlangıçta «tecrübeli» oportünistlerin yerine kitlenin içinden basit işçileri geçirmekten çekinmemelidir.
3. Avrupa ve Amerika’nın hemen bütün ülkelerinde, sınıf mücadelesi içsavaş evresine giriyor. Bu koşullar altında komünistler, burjuva yasallığına güvenemezler. Onlar, belirleyici an geldiğinde, devrime karşı görevlerini yerine getirmesi için partiye yardımcı olabilecek paralel örgüt mekanizmaları oluşturmakla yükümlüdürler. Kuşatma durumu ve olağanüstü yasalar yüzünden komünistlerin bütün çalışmalarını yasal olarak sürdürmeye imkân bulamadıkları bütün ülkelerde, yasal çalışmanın yasadışı çalışmayla kombine edilmesi kesinlikle zorunludur.
4. Komünist fikirlerin yaygınlaştırılması görevi, ordu içinde ısrarlı, sistemli bir propaganda yürütme zorunluluğunu da kapsar. Olağanüstü yasaların bu ajitasyonu önlediği yerlerde bunu yasadışı olarak yapmak gereklidir. Böyle bir çalışmadan kaçınmak, devrimci görevlere ihanetle eş anlama gelir ve Komünist Enternasyonal üyeliğiyle bağdaşmaz.
5. Geniş kırsal kesimlerde sistemli ve planlı bir ajitasyon zorunludur. Tarım proleterlerini ve en yoksul köylülerin hiç değilse bir bölümünü arkasına alamamış ve izlediği politika aracılığıyla geri kalan köy nüfusunun tarafsızlığını sağlayamamışsa, işçi sınıfı zafer kazanamaz. Kırsal kesimdeki komünist çalışma, günümüzde gittikçe artan bir önem kazanmaktadır. Bu çalışma tercihen, kentin ve kırlardaki devrimci, komünist işçilerin yardımıyla sürdürülmelidir. Bu görevden kaçmak ya da onu güvenilmez, yarı-reformist ellere teslim etmek, proleter devrimden vazgeçmekle aynı anlama gelir.
6. Komünist Enternasyonal’e katılmayı arzulayan her parti, sadece açık sosyal-yurtseverliği değil, sosyal-pasifizmin namussuzluğunu ve ikiyüzlülüğünü de teşhir etmekle yükümlüdür: kapitalizm devrimci yoldan yıkılmadıkça ne uluslararası hakem mahkemelerinin, ne savaş silahlarının sınırlanmasına ilişkin anlaşmaların, ne de Cemiyet-i Akvam’ın «demokratik» tarzda düzeltilmesinin hiçbir zaman yeni emperyalist savaşları Önleyemeyeceğini işçilere sistemli biçimde anlatmalıdır.
7. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen partiler, reformizmden ve «Merkezin politikasından tümüyle kopuşu onaylamak ve parti üyelerinin geniş çevrelerinde bu kopuşun propagandasını yapmakla yükümlüdürler. Bu, olmadan tutarlı bir komünist politika yürütmek mümkün değildir. Komünist Enternasyonal’in bu kopuşun en kısa zamanda gerçekleştirilmesi yolunda yaptığı talep, kayıtsız şartsız bir ültimatom niteliğindedir. Komünist Enternasyonal, artık Turati, Modigliani, Kautsky, Hilferding, Hillquith, Longuet, Macdonald, v.b. kişilerin temsil ettiği müseccel oportünistlerin kendi üyesi sayılma hakkına sahip olmasına katlanamaz. Bu, yalnızca, Komünist Enternasyonalin bugün büyük ölçüde çökmüş bulunan II. Enternasyonal’e benzemesine yol açar.
8. Burjuvazisi sömürge sahibi olan ve başka ulusları ezen ülkelerde, partilerin sömürgeler ve ezilen uluslar sorununda özellikle belirgin ve açık bir tavır almaları zorunludur. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen her parti, «kendi» emperyalistlerinin sömürgelerde giriştiği oyunları teşhir etmek, sömürgelerdeki her kurtuluş hareketini sırf sözlerle değil eylemlerle de desteklemek, kendi ülkesinin emperyalistlerinin bu sömürgelerden kovulmasını teşvik etmek, ülkesinin işçilerinin yüreklerinde sömürgelerin ve ezilen ulusların çalışan nüfuslarına karşı gerçekten kardeşçe duygular yaratmaya yönelik bir eğitim çabası sürdürmek ve ülkesinin askeri birlikleri içinde sömürge halkları üzerindeki her türlü baskıya karşı sistemli bir ajitasyon yürütmek yükümlülüklerini taşır.
9. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen her parti, sendikalar, işçi ve işyeri meclisleri, tüketici kooperatifleri ve isçilerin öteki kitle örgütleri içinde sistemli ve ısrarlı bir komünist faaliyeti sürdürmek zorundadır. Bu Örgütler içinde, sürekli ve ısrarlı bir çalışmayla sendikaları, v.b. komünizm davasına kazanacak komünist hücreler örgütlemek gerekir. Hücreler, günlük çalışmaları içersinde, her yerde, sosyal-yurtseverlerin ihanetini ve «Merkez»cilerin ikiyüzlülüğünü teşhir etmekle yükümlüdürler. Komünist hücreler kesinlikle bütün-partinin direktifi altında olmak zorundadırlar.
10. Komünist Enternasyonal üyesi olan her parti, sarı sendika birliklerinin Amsterdam «Enternasyonaline karşı amansız bir mücadele sürdürmekle yükümlüdür. Sendikalarda örgütlenmiş işçiler arasında sarı Amsterdam Enternasyonali’yle bağları koparmak gerektiğinin propagandasını yapmalıdır. Komünist Enternasyonal’e bağlanan kızıl sendikaların oluşmakta olan uluslararası birliğini elindeki her türlü araçla desteklemelidir.
11. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen partiler, parlamento fraksiyonlarını bunlarda yer alan kişiler açısından bir revizyondan geçirmekle yükümlüdürler; bütün güvenilmez öğeleri uzaklaştırmaları, bu fraksiyonları sırf sözde değil fiilen de parti yönetimlerinin direktifi altına sokmaları gereklidir; öyle ki, tek tek her komünist parlamento üyesi, bütün çalışmanın gerçekten devrimci bir propagandanın ve ajitasyonun çıkarlarına tabi kılınmasını teşvik etsin.
12. Komünist Enternasyonal üyesi partiler, demokratik merkeziyetçilik ilkesi temeli üzerinde örgütlenmelidir. İçinde yaşadığımız, iç savaşın keskinleşme döneminde, komünist parti ancak, olabildiğince merkeziyetçi bir tarzda örgütlenmişse, parti içinde demir disiplin hüküm sürüyorsa ve parti üyelerinin güvenini kazanmış parti yönetimi, yönetim gücü, otorite ve en geniş yetkilerle donatılmışsa, görevlerini yerine getirebilir. Komünistlerin faaliyetlerini yasal olarak sürdürebildikleri ülkelerin komünist partileri, partiyi içlerine sızan küçük-burjuva öğelerden sistemli biçimde temizlemek için parti örgütlerinde zaman zaman temizlikler (üye kayıtlarını yenilemeler) yapmak zorundadırlar.
14. Komünist Enternasyonal’e üye olmak isteyen her parti, bütün Sovyet cumhuriyetlerine, karşı-devrimci güçlerle yürüttükleri mücadelede kayıtsız koşulsuz destek sağlar. Komünist partileri, Sovyet cumhuriyetlerinin düşmanlarına silah ve cephane taşınmasını önlemek için çok kesin ve anlaşılır bir dille propaganda yapar; ayrıca işçi cumhuriyetlerini boğmak için gönderilen askeri birlikler arasında bütün araçları kullanarak yasal ya da yasa dışı propaganda sürdürmelidirler.
15. Şimdiye kadar eski Sosyal Demokrat programlarını korumuş olan partiler, mümkün olan en kısa zamanda bu programlarını değiştirmek ve ülkelerinin özel koşullarına uygun yeni bir komünist programı Komünist Enternasyonal kararları doğrultusunda hazırlamakla yükümlüdürler. Kural olarak, Komünist Enternasyonal’e üye bütün partilerin programlarının, Komünist Enternasyonal’in olağan kongresi veya Yürütme Komitesi tarafından onaylanması gereklidir. Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesinin bir partinin programını onaylamaması durumunda, söz konusu partinin Komünist Enternasyonal Kongresi’ne başvurma hakkı vardır.
16. Komünist Enternasyonal Kongresi’nin ve Yürütme Komitesinin bütün kararları, Komünist Enternasyonal’e üye olan bütün partiler için bağlayıcıdır. En keskin iç savaş koşullarında faaliyet gösteren Komünist Enternasyonal, II. Enternasyonal’de olduğundan çok daha fazla merkeziyetçi bir tarzda örgütlenmek zorundadır. Komünist Enternasyonal ve onun Yürütme Komitesi doğal olarak, ayrı ayrı partilerin, içinde mücadele ettikleri ve faaliyet gösterdikleri çok farklı koşulları hesaba katmak ve genelde geçerli olacak kararları, ancak böyle kararlar almanın mümkün olduğu sorunlarda almak durumundadırlar.
17. Bununla bağlantılı olarak, Komünist Enternasyonal’e üye olmak isteyen bütün partiler, adlarını değiştirmek zorundadırlar. Komünist Enternasyonal’e üye olmak isteyen her parti, ‘Şu ya da bu ülkenin Komünist Partisi (Komünist Enternasyonal Seksiyonu)’ adını taşımak zorundadır. Adlandırma sorunu sadece biçimsel bir sorun değil, son derece önemli bir siyasal sorundur. Komünist Enternasyonal, bütün burjuva dünyasına ve sarı Sosyal Demokrat partilere savaş açmıştır. Komünist partilerle, işçi sınıfına ihanet etmiş eski resmi “Sosyal Demokrat” veya “Sosyalist” partiler arasındaki farkın her basit emekçinin kafasında açığa çıkması zorunludur.
18. Bütün ülkelerin partilerinin önde gelen basın organları, Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesinin bütün önemli resmi belgelerini yayınlamakla yükümlüdürler.
19. Komünist Enternasyonali üye olan ya da katılmak için başvuran bütün partiler, mümkün olduğu kadar çabuk, ama en geç Komünist Enternasyonal’in II. Kongresi’nden sonraki 4 ay içinde, olağanüstü bir kongre toplamak ve bütün bu koşulların yerine getirilip getirilmediğini araştırmakla yükümlüdürler. Bu arada, merkezler, bütün yerel örgütlerin, Komünist Enternasyonal II. Kongre kararlarını öğrenmesi için çalışmalıdır.
20. Şimdi Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen ama şimdiye kadarki taktiklerini radikal biçimde değiştirmemiş bulunan partiler, Komünist Enternasyonal’e katılmadan önce, merkez komitelerindeki ve bütün önemli merkezi kurumlarındaki üyelerin en az üçte ikisinin, Komünist Enternasyonal II. Kongresinden önce, partinin Komünist Enternasyonal’e katılması yönünde açıkça görüş belirtmiş yoldaşlarından oluşmasını sağlamalıdırlar. İstisnaları kabul edip etmemek Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesinin onayına bağlıdır. Komünist Enternasyonal Yürütmesi, 7. maddede sözü geçen Merkez çizgisi temsilcilerinin durumu için de istisnaları kabul etme yetkisine sahiptir.
21. Komünist Enternasyonal tarafından konulan koşulları ve ilkeleri temelden reddeden parti üyelerinin partiden çıkartılması gerekir.
Aynı şey olağanüstü parti kongresi delegeleri için de geçerlidir.
Komünist Enternasyonal’e Katılma Koşullarına İlişkin İlkeler
Komünist Enternasyonalin ilk Kongresi, Komünist Enternasyonal’e katılma konusunda kesin koşullar saptamadı. I. Kongre’nin çağrılışına kadar geçen süre içinde çoğu ülkede salt komünist eğilimler ve gruplar vardı.
Komünist Enternasyonal’in II. Kongresi daha farklı koşullarda toplanıyor. Şu anda çoğu ülkede sadece komünist akımlar ve eğilimler değil, komünist partiler ve örgütler de var. Daha kısa zaman önce II. Enternasyonal içinde yer alan ve Şimdi Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen, ama gerçekte komünist olmamış partiler ve gruplar da Komünist Enternasyonal’e yöneliyorlar. II. Enternasyonal kesin olarak parçalandı. II. Enternasyonal’in çıkış yolunun kalmadığını gören ara-partiler ve «Merkezci gruplar», gitgide güçlenen Komünist Enternasyonal’e yaslanmaya çalışıyorlar. Fakat bunu yaparken kendilerine daha önceki fırsatçı veya «merkezci» politikalarını sürdürme imkânı verecek bir «özerkliği» korumayı da umuyorlar. Komünist Enternasyonal belirli ölçülerde moda haline geliyor. «Merkez»in önde gelen bazı gruplarının Komünist Enternasyonal’e katılma talepleri, Komünist Enternasyonal’in bütün dünyanın sınıf-bilinçli işçilerinin ezici çoğunluğunun sempatisini kazandığını ve her geçen gün büyüyen bir güç haline geldiğini dolaylı biçimde doğrulamaktadır.
Komünist Enternasyonal, II. Enternasyonal ideolojisinden kesin olarak sıyrılmayan ve yarı-gönüllü olduklarını belli eden kararsız öğeler tarafından sulandırılma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Bundan başka, geniş kitlesi komünizmin bakış açısını benimseyen bazı büyük partilerde (İtalya, İsveç, Norveç, Yugoslavya, v,b.), başını yeniden kaldırmak ve proleter devrimini aktif biçimde sabote etmek ve böylece burjuvaziye ve II. Enternasyonal’e hizmet etmek için sadece uygun bir anı kollayan, hatırı sayılır bir reformist ve sosyal-pasifist kanat da bulunmaktadır.
Hiçbir komünist, Macar Sovyetler Cumhuriyetinden çıkartılması gereken dersleri ihmal edemez. Macar komünistlerinin «sol» Sosyal Demokrat diye adlanıdrılanlarla kaynaştırılması Macar proletaryasına pahalıya mal olmuştur. Bunlardan hareketle, Komünist Enternasyonalin II. Kongresi, yeni partilerin katılma koşullarını kesin olarak ortaya koymayı ve Komünist Enternasyonal’e kabul edilen partilere, üstlerine düşen yükümlülükleri göstermeyi gerekli saymaktadır.
Komünist Enternasyonal’in II. Kongresi, Komünist Enternasyonal üyeliği konusunda aşağıdaki koşulları koymaktadır:
1. Bütün propaganda ve ajitasyon, gerçekten komünist nitelik taşımalı ve Komünist Enternasyonal programı ile kararlarına uygun düşmelidir. Partinin bütün basın organları, proletarya davasına bağlılıklarını kanıtlamış, güvenilir komünistler tarafından yönetilmelidir. Proletarya diktatörlüğünden, basitçe, bilinen ve araya sokuşturulmuş bir talep gibi söz edilemez; aksine onun propagandası öyle yapılmalıdır ki, her basit işçi, her kadın işçi, her asker ve köylü, günlük hayatın basınımız tarafından sistemli biçimde gözlenecek ve her gün kullanılacak olgularından kalkarak bu diktatörlüğün zorunluluğunu anlamalıdır.
Periyodik ve periyodik olmayan basın ve bütün parti yayınevleri, belirli bir anda, partinin bütünüyle yasal veya yasadışı olmasına bakılmaksızın Parti yönetiminin direktifi altına sokulmalıdır. Yayınevlerinin özerkliklerini kötüye kullanmaları ve partinin politikasına bütünüyle uymayan bir politika gütmeleri kabul edilemez. Basın organlarının sütunlarında, halk meclislerinde, sendikalarda, tüketici derneklerinde — Komünist Enternasyonal taraftarlarının girme imkânı buldukları her yerde, sadece burjuvaziyi değil, onun işbirlikçilerini, her türden reformistleri, sistemli ve acımasız biçimde teşhir etmek zorunludur.
2. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen her örgüt, işçi hareketi içinde şu ya da bu oranda sorumluluğu olan bütün görevlerden (parti örgütleri, yazı kurulları, sendikalar, parlamento fraksiyonları, kooperatifler, komünal yönetimler) reformistleri ve Merkezcileri doğrudan doğruya ve planlı bir biçimde uzaklaştırmalı, onların yerine sınanmış komünistleri geçirmelidir ve özellikle başlangıçta «tecrübeli» oportünistlerin yerine kitlenin içinden basit işçileri geçirmekten çekinmemelidir.
3. Avrupa ve Amerika’nın hemen bütün ülkelerinde, sınıf mücadelesi içsavaş evresine giriyor. Bu koşullar altında komünistler, burjuva yasallığına güvenemezler. Onlar, belirleyici an geldiğinde, devrime karşı görevlerini yerine getirmesi için partiye yardımcı olabilecek paralel örgüt mekanizmaları oluşturmakla yükümlüdürler. Kuşatma durumu ve olağanüstü yasalar yüzünden komünistlerin bütün çalışmalarını yasal olarak sürdürmeye imkân bulamadıkları bütün ülkelerde, yasal çalışmanın yasadışı çalışmayla kombine edilmesi kesinlikle zorunludur.
4. Komünist fikirlerin yaygınlaştırılması görevi, ordu içinde ısrarlı, sistemli bir propaganda yürütme zorunluluğunu da kapsar. Olağanüstü yasaların bu ajitasyonu önlediği yerlerde bunu yasadışı olarak yapmak gereklidir. Böyle bir çalışmadan kaçınmak, devrimci görevlere ihanetle eş anlama gelir ve Komünist Enternasyonal üyeliğiyle bağdaşmaz.
5. Geniş kırsal kesimlerde sistemli ve planlı bir ajitasyon zorunludur. Tarım proleterlerini ve en yoksul köylülerin hiç değilse bir bölümünü arkasına alamamış ve izlediği politika aracılığıyla geri kalan köy nüfusunun tarafsızlığını sağlayamamışsa, işçi sınıfı zafer kazanamaz. Kırsal kesimdeki komünist çalışma, günümüzde gittikçe artan bir önem kazanmaktadır. Bu çalışma tercihen, kentin ve kırlardaki devrimci, komünist işçilerin yardımıyla sürdürülmelidir. Bu görevden kaçmak ya da onu güvenilmez, yarı-reformist ellere teslim etmek, proleter devrimden vazgeçmekle aynı anlama gelir.
6. Komünist Enternasyonal’e katılmayı arzulayan her parti, sadece açık sosyal-yurtseverliği değil, sosyal-pasifizmin namussuzluğunu ve ikiyüzlülüğünü de teşhir etmekle yükümlüdür: kapitalizm devrimci yoldan yıkılmadıkça ne uluslararası hakem mahkemelerinin, ne savaş silahlarının sınırlanmasına ilişkin anlaşmaların, ne de Cemiyet-i Akvam’ın «demokratik» tarzda düzeltilmesinin hiçbir zaman yeni emperyalist savaşları Önleyemeyeceğini işçilere sistemli biçimde anlatmalıdır.
7. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen partiler, reformizmden ve «Merkezin politikasından tümüyle kopuşu onaylamak ve parti üyelerinin geniş çevrelerinde bu kopuşun propagandasını yapmakla yükümlüdürler. Bu, olmadan tutarlı bir komünist politika yürütmek mümkün değildir. Komünist Enternasyonal’in bu kopuşun en kısa zamanda gerçekleştirilmesi yolunda yaptığı talep, kayıtsız şartsız bir ültimatom niteliğindedir. Komünist Enternasyonal, artık Turati, Modigliani, Kautsky, Hilferding, Hillquith, Longuet, Macdonald, v.b. kişilerin temsil ettiği müseccel oportünistlerin kendi üyesi sayılma hakkına sahip olmasına katlanamaz. Bu, yalnızca, Komünist Enternasyonalin bugün büyük ölçüde çökmüş bulunan II. Enternasyonal’e benzemesine yol açar.
8. Burjuvazisi sömürge sahibi olan ve başka ulusları ezen ülkelerde, partilerin sömürgeler ve ezilen uluslar sorununda özellikle belirgin ve açık bir tavır almaları zorunludur. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen her parti, «kendi» emperyalistlerinin sömürgelerde giriştiği oyunları teşhir etmek, sömürgelerdeki her kurtuluş hareketini sırf sözlerle değil eylemlerle de desteklemek, kendi ülkesinin emperyalistlerinin bu sömürgelerden kovulmasını teşvik etmek, ülkesinin işçilerinin yüreklerinde sömürgelerin ve ezilen ulusların çalışan nüfuslarına karşı gerçekten kardeşçe duygular yaratmaya yönelik bir eğitim çabası sürdürmek ve ülkesinin askeri birlikleri içinde sömürge halkları üzerindeki her türlü baskıya karşı sistemli bir ajitasyon yürütmek yükümlülüklerini taşır.
9. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen her parti, sendikalar, işçi ve işyeri meclisleri, tüketici kooperatifleri ve isçilerin öteki kitle örgütleri içinde sistemli ve ısrarlı bir komünist faaliyeti sürdürmek zorundadır. Bu Örgütler içinde, sürekli ve ısrarlı bir çalışmayla sendikaları, v.b. komünizm davasına kazanacak komünist hücreler örgütlemek gerekir. Hücreler, günlük çalışmaları içersinde, her yerde, sosyal-yurtseverlerin ihanetini ve «Merkez»cilerin ikiyüzlülüğünü teşhir etmekle yükümlüdürler. Komünist hücreler kesinlikle bütün-partinin direktifi altında olmak zorundadırlar.
10. Komünist Enternasyonal üyesi olan her parti, sarı sendika birliklerinin Amsterdam «Enternasyonaline karşı amansız bir mücadele sürdürmekle yükümlüdür. Sendikalarda örgütlenmiş işçiler arasında sarı Amsterdam Enternasyonali’yle bağları koparmak gerektiğinin propagandasını yapmalıdır. Komünist Enternasyonal’e bağlanan kızıl sendikaların oluşmakta olan uluslararası birliğini elindeki her türlü araçla desteklemelidir.
11. Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen partiler, parlamento fraksiyonlarını bunlarda yer alan kişiler açısından bir revizyondan geçirmekle yükümlüdürler; bütün güvenilmez öğeleri uzaklaştırmaları, bu fraksiyonları sırf sözde değil fiilen de parti yönetimlerinin direktifi altına sokmaları gereklidir; öyle ki, tek tek her komünist parlamento üyesi, bütün çalışmanın gerçekten devrimci bir propagandanın ve ajitasyonun çıkarlarına tabi kılınmasını teşvik etsin.
12. Komünist Enternasyonal üyesi partiler, demokratik merkeziyetçilik ilkesi temeli üzerinde örgütlenmelidir. İçinde yaşadığımız, iç savaşın keskinleşme döneminde, komünist parti ancak, olabildiğince merkeziyetçi bir tarzda örgütlenmişse, parti içinde demir disiplin hüküm sürüyorsa ve parti üyelerinin güvenini kazanmış parti yönetimi, yönetim gücü, otorite ve en geniş yetkilerle donatılmışsa, görevlerini yerine getirebilir. Komünistlerin faaliyetlerini yasal olarak sürdürebildikleri ülkelerin komünist partileri, partiyi içlerine sızan küçük-burjuva öğelerden sistemli biçimde temizlemek için parti örgütlerinde zaman zaman temizlikler (üye kayıtlarını yenilemeler) yapmak zorundadırlar.
14. Komünist Enternasyonal’e üye olmak isteyen her parti, bütün Sovyet cumhuriyetlerine, karşı-devrimci güçlerle yürüttükleri mücadelede kayıtsız koşulsuz destek sağlar. Komünist partileri, Sovyet cumhuriyetlerinin düşmanlarına silah ve cephane taşınmasını önlemek için çok kesin ve anlaşılır bir dille propaganda yapar; ayrıca işçi cumhuriyetlerini boğmak için gönderilen askeri birlikler arasında bütün araçları kullanarak yasal ya da yasa dışı propaganda sürdürmelidirler.
15. Şimdiye kadar eski Sosyal Demokrat programlarını korumuş olan partiler, mümkün olan en kısa zamanda bu programlarını değiştirmek ve ülkelerinin özel koşullarına uygun yeni bir komünist programı Komünist Enternasyonal kararları doğrultusunda hazırlamakla yükümlüdürler. Kural olarak, Komünist Enternasyonal’e üye bütün partilerin programlarının, Komünist Enternasyonal’in olağan kongresi veya Yürütme Komitesi tarafından onaylanması gereklidir. Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesinin bir partinin programını onaylamaması durumunda, söz konusu partinin Komünist Enternasyonal Kongresi’ne başvurma hakkı vardır.
16. Komünist Enternasyonal Kongresi’nin ve Yürütme Komitesinin bütün kararları, Komünist Enternasyonal’e üye olan bütün partiler için bağlayıcıdır. En keskin iç savaş koşullarında faaliyet gösteren Komünist Enternasyonal, II. Enternasyonal’de olduğundan çok daha fazla merkeziyetçi bir tarzda örgütlenmek zorundadır. Komünist Enternasyonal ve onun Yürütme Komitesi doğal olarak, ayrı ayrı partilerin, içinde mücadele ettikleri ve faaliyet gösterdikleri çok farklı koşulları hesaba katmak ve genelde geçerli olacak kararları, ancak böyle kararlar almanın mümkün olduğu sorunlarda almak durumundadırlar.
17. Bununla bağlantılı olarak, Komünist Enternasyonal’e üye olmak isteyen bütün partiler, adlarını değiştirmek zorundadırlar. Komünist Enternasyonal’e üye olmak isteyen her parti, ‘Şu ya da bu ülkenin Komünist Partisi (Komünist Enternasyonal Seksiyonu)’ adını taşımak zorundadır. Adlandırma sorunu sadece biçimsel bir sorun değil, son derece önemli bir siyasal sorundur. Komünist Enternasyonal, bütün burjuva dünyasına ve sarı Sosyal Demokrat partilere savaş açmıştır. Komünist partilerle, işçi sınıfına ihanet etmiş eski resmi “Sosyal Demokrat” veya “Sosyalist” partiler arasındaki farkın her basit emekçinin kafasında açığa çıkması zorunludur.
18. Bütün ülkelerin partilerinin önde gelen basın organları, Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesinin bütün önemli resmi belgelerini yayınlamakla yükümlüdürler.
19. Komünist Enternasyonali üye olan ya da katılmak için başvuran bütün partiler, mümkün olduğu kadar çabuk, ama en geç Komünist Enternasyonal’in II. Kongresi’nden sonraki 4 ay içinde, olağanüstü bir kongre toplamak ve bütün bu koşulların yerine getirilip getirilmediğini araştırmakla yükümlüdürler. Bu arada, merkezler, bütün yerel örgütlerin, Komünist Enternasyonal II. Kongre kararlarını öğrenmesi için çalışmalıdır.
20. Şimdi Komünist Enternasyonal’e katılmak isteyen ama şimdiye kadarki taktiklerini radikal biçimde değiştirmemiş bulunan partiler, Komünist Enternasyonal’e katılmadan önce, merkez komitelerindeki ve bütün önemli merkezi kurumlarındaki üyelerin en az üçte ikisinin, Komünist Enternasyonal II. Kongresinden önce, partinin Komünist Enternasyonal’e katılması yönünde açıkça görüş belirtmiş yoldaşlarından oluşmasını sağlamalıdırlar. İstisnaları kabul edip etmemek Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesinin onayına bağlıdır. Komünist Enternasyonal Yürütmesi, 7. maddede sözü geçen Merkez çizgisi temsilcilerinin durumu için de istisnaları kabul etme yetkisine sahiptir.
21. Komünist Enternasyonal tarafından konulan koşulları ve ilkeleri temelden reddeden parti üyelerinin partiden çıkartılması gerekir.
Aynı şey olağanüstü parti kongresi delegeleri için de geçerlidir.