TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Kadın Komisyonu, uzaklaştırma kararı olmasına rağmen katledilen Beril Varol ve ev arkadaşı Ömer Akın için açıklama yaptı.
Harita mühendisi Beril Varol ve ev arkadaşı Ömer Akın, uzaklaştırma kararına rağmen öldürüldü. TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Kadın Komisyonu, uzaklaştırma kararı olmasına rağmen katledilen Beril Varol ve ev arkadaşı Ömer Akın için açıklama yaptı. Açıklamada “Kadın düşmanı politikalara karşı, bir kişi daha eksilmemek için mücadele etmeye devam edeceğiz” denildi.
Açıklamanın tam metni şöyle:
"Bugün de… Harita mühendisi, meslektaşımız Beril Varol ve ev arkadaşı meslektaşımız Ömer Akın “uzaklaştırma kararı olan” bir erkek tarafından öldürüldü!
İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede tek adam rejimi kararıyla çıkan devlet, erkek şiddetin’ önlemek şöyle dursun toplumsal cinsiyet eşitliğine inanmadığını her fırsatta dile getirirken, mevcut yasayı, 6284’ü uygulamaktan dahi imtina ediyor ve faillere adeta destek veriyor. Tam da cüretini bu erkek egemen devletten alan failler her yerde.
Bizim bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok!
Katil sadece bu fail değil, aynı zamanda giyimimize, yaşamımıza dil uzatan, kadını ikincil gören, kadın cinayetlerine/trans cinayetlerine adeta yol veren, toplumsal cinsiyet eşitliği için hiçbir çalışma yapmayan ve bunu zaten tehdit olarak gören iktidarın kendisidir!
Kadın mücadelesi ile kazandığımız haklarımıza/yasalara göz koyan iktidar, mevcut yasaları bile uygulamıyor, “uzaklaştırma kararı” aldırdığımız halde öldürülüyoruz." (SENDİKA.ORG)
Çok üzgünüz, çok öfkeliyiz.
Kadın düşmanı politikalara karşı, bir kişi daha eksilmemek için isyanımızı büyütecek, hayatlarımız için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bizler artık öldürüldükten sonra istatistiklere dönüşmek, iktidar yetkililerinin samimiyetsiz açıklamalarını duymak istemiyoruz.
Kadın düşmanı politikalar son bulsun, İstanbul Sözleşmesi uygulansın, uzaklaştırma kararları göstermelik/hiçbir takibi olmayan önlemler olarak kalmasın, gerçek adalet sağlansın, kadın düşmanı iktidarlar gitsin…
Artık yeter!"
