Beylikdüzü'nde 2 yaşındaki bebeğe nitelikli cinsel istismar iddiası: "Bezini açtık, kanımız dondu" Beylikdüzü Devlet Hastanesi...
Beylikdüzü'nde 2 yaşındaki bebeğe nitelikli cinsel istismar iddiası: "Bezini açtık, kanımız dondu"
Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne, 6 Eylül'de 'Balkondan düştü' denilerek getirilen 2 yaşındaki bebek, yaşamını yitirdi. Bebeğin vücudunda cinsel istismar bulgularına rastlanmasından dolayı cenaze otopsiye gönderildi. Ailenin şüpheli davranışları ise sosyal medyada büyük tepki topladı.
Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne, 2 yaşındaki bebeğin 'balkondan düştü' beyanıyla getirildikten sonra bebeğin vücudunda istismar bulgularına rastlanması Türkiye'nin gündemine oturdu.
Bebeğin ailesinin hastanedeki tavırları ve doktorlara sarf ettikleri sözler şüphe uyandırdı.
Ulaşılan raporlarda, bebek hastaneye ilk geldiğinde yazılan metinde "2 yaşındaki çocuk evinin balkonundan düşme beyanıyla acil servise getirildi. Gelişinde nabız ve tansiyon alınamadı. Yüzü soluk ve siyanoze görünümde idi. Genel durum kötü, bilinç kapalı. Göğüs havalanmıyor" ibareleri olduğu görüldü.
Öte yandan muayene raporunda ise "Cilt soluk görünümde, perianal bölgede hasar mevcuttu" ifadeleri yer aldı.
"BİZ BİLİYORUZ ONLARI, SIRIĞA DÜŞTÜ"
Bebeğin ilk muayenesini yapan doktor, yaptığı açıklamada, ailenin bebeği akşam vakti getirdiğini belirterek, "Muayeneyi yapan ilk doktorum. Çocuk geldiğinde yaşamıyordu. Erkeklerden bir tanesi bana 'rapora düştü yaz' dedi. Ben durumun şüpheli olduğunu izah ederken erkeklerden biri 'Hocam ne gibi şüpheler?' dedi. Açıkça belirttim ve o da 'Biz biliyoruz onları. Düştü, ondandır o' dedi bıyık altından gülerek" ifadelerini kullandı.
Dışarıda yaklaşık 50 kişilik kalabalık olduğunu söyleyen doktor, bebeğin annesini de gördüğünü ve bebeğin ölüm haberini verdiğinde ağlayan tek kişinin annesi olduğunu belirtti.
"BEZİNİ AÇALIM DEDİK, KANIMIZ DONDU"
Bebeğin hastaneye düşme beyanıyla getirildiğini anlatan doktor, "Düşme hikayesi var ama görünen bir düşme bulgusu yok. Bebeğin vücudunda yara, çizik, kan yoktu. Bezi tertemizdi. Bezini açalım bir dedik. Kanımız dondu, şok olduk. Meslek hayatımda ilk defa böyle bir şeye şahit oluyorum" dedi.
Düşme vakalarında genelde morluk, iç kanama veya yaralanma bulgularının olduğunu söyleyen doktor, bebekte bu bulguların olmadığını ancak istismar bulgularının uzun sürenin sonucunda oluşan bulgular olduğunu belirtti.
"SADECE ANNEYİ FERYAT EDERKEN GÖRDÜM"
Kalabalığın arasında sadece annenin feryat ettiğini ve kendini yerlere attığını söyleyen doktor, "Ben karar mercii değilim ancak kalp masajı yapılırken hiçbir erkekte gram üzüntü görmedim. Hastanedeki çalışanlardan birisi de benim yanıma gelip şu cümleleri kullandı; "Hocam kendi aralarında 'fasulye sırığına düştü' deyip gülüşüyorlar" diye konuştu.
TÜRKİYE'DE ÇOCUK İSTİSMARI VERİLERİ
2021 yılında çocukların cinsel istismarı suçu kapsamında ceza mahkemelerinde görülen davalardan toplam 29 bin 822 karar çıktı. 2021 yılında alınan karar sayısı 2020 yılına oranla yüzde 32,55 arttı. 2021 yılında açılan davalardaki suç sayısı ise kayıtlara 20 bin 459 olarak geçti. Çocuğa cinsel istismar suçu kapsamında açılan dosyaların oranının, TCK uyarınca açılan tüm dosyalar içindeki oranının yüzde 0,7 olduğu bildirildi. 2001-2021 yılları arasında 15 yaş altı 20 bin 895 çocuk doğum yaptı. Son 20 yılda 15-17 yaş arası doğum yapan çocukların sayısı ise 548 bin 488 oldu.
Aile otopsi yapılmasını istemedi
6 Eylül'de Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne 'düştü' beyanıyla getirilen bebek yaşamını yitirdi. Bebeğin muayenesini yapan doktorlar, nitelikli cinsel saldırı bulguları görmeleri nedeniyle durumu adli makamlara bildirdiler. Ancak ailenin bebeğe otopsi yapılmasını istememesi ve bebeği muayene esnasında alıp götürmek istemeleri görevlileri şüphelendirdi.
"2 YAŞINDAKİ BEBEK YAŞAMINI YİTİRDİ"
Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne 6 Eylül'de, 'Balkondan düştü' denilerek adli vaka olarak getirilen 2 yaşındaki bebek, yaşamını yitirdi.
Gazeteci Hakan Gülseven, olaya ilişkin kendisine belirli bilgilerin ve fotoğrafların geldiğini belirterek sosyal medya hesabından tepki gösterdi ve bu olay ülke gündemine oturdu.
"OTOPSİ İSTEMİYORUZ, DÜŞTÜ DİYE YAZ"
Raporlarda, bebek hastaneye ilk geldiğinde yazılan metinde "2 yaşındaki çocuk evinin balkonundan düşme beyanıyla acil servise getirildi. Gelişinde nabız ve tansiyon alınamadı. Yüzü soluk ve siyanoze görünümde idi. Genel durum kötü, bilinç kapalı. Göğüs havalanmıyor." ibareleri mevcut.
Muayene raporunda ise "Cilt soluk görünümde, perianal bölgede hasar mevcuttu" ifadeleri yer alıyor.
"KALP MASAJI YAPILIRKEN ALIP GÖTÜRMEK İSTEDİLER"
Bu ifadeler, "Bebeğe nitelikli cinsel saldırıda bulunulduğuna dair bulguların olduğu" anlamına gelmektedir.
Çocuğun otopsi raporunda da "Çocuğun balkondan düşme sonucu" öldüğü bilgisine yer verilmiştir. Ancak ilgilenen doktorlardan biriyle ilgili ulaşılan ifadede ise, doktorun durumu ilgili kişilere bildirdiği ve ailenin 'Otopsi istemiyoruz, düştü diye yaz, tek görgü şahidi 5 yaşındaki ablası' dediği öğrenildi. Doktorun ifadesine göre, çocuğa kalp masajı yapılırken, aile çocuğu götürmek istedi.
"CENAZE ŞU AN OTOPSİYE VERİLDİ"
Olayı sosyal medyadan ilk duyuranlardan biri olan gazeteci Hakan Gülseven konuştu. Olayı, bilen bir arkadaşından öğrendiğini söyleyen Gülseven, "Bu yaşananların duyulmasını istiyoruz. Fotoğraflar geldi elimize. Doktor zaten bunun bir tecavüz vakası olduğunu söyledi. Aile otopsi yapılmamasını, normal defin olmasını istemiş. Çok net tecavüz belirtileri var. Cenaze şu an otopsiye verildi" ifadelerini kullandı.
"DEVLETİN KONTROL MEKANİZMASI KALKTI"
Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği'nde psikiyatrist olarak çalışan Dr. Ezgi Gevher, son zamanlarda çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarının artmasıyla ilgili konuştu. Faillerin artık çok daha fazla yakınımızda olduğunu belirten Gevher, bu durumun rastlantısal olmadığını aktardı. Çocukların ailenin mülkü olarak görüldüğünü söyleyen Gevher, "Herkes kendi çocuğunu kendi kanunlarına göre yetiştirmek istiyor. Bu da hukukun, milli eğitimin, öğretmenin denetiminin çözülmesiyle ilişkili. Çocuğun ifadesi de ciddiye alınmıyor. 'Çocuktur' deniyor, güvenilmiyor. Devletin kontrol mekanizması kalktı. Daha güvensiz bir toplumdayız artık" dedi.
GÖRGÜ TANIĞI KONUŞTU
Olay günü ameliyat olmak için hastaneye giden A.K. isimli şahıs 14.00'de hasta sırasında olduğunu söyleyerek "O sıralarda üstü başı aşırı kan içinde bir adam geldi. Görevlilere 'bebeğin babası olduğunu ve bebeğin düştüğünü' söyledi. Sonra 3-4 kişi girdiler sarı alana. Ben sol taraftaydım. Ondan sonra adamı içeri aldılar. Sonrasında hiçbir haber alamadık. Hastanedeki insanlar da kendi aralarında konuşuyorlardı. "Bir çocuk düşmüş, ağır yaralıymış" diyorlardı." ifadelerini kullandı.
Çocuğun 5 yaşında bir ablası olması nedeniyle, çocuk hakları aktivistleri 5 yaşındaki çocuk için endişeli. Cumhuriyet'in ulaşmaya çalıştığı hastane yönetimi, çalışan doktorların bu konuyla ilgili görüşmek istemediğini belirtti.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan açıklama
Beylikdüzü'nde 2 katlı apartmanın üst katından düşerek hayatını kaybettiği söylenen 2 yaşındaki bebeğin hastanede düzenlenen ilk raporunda istismar belirtileri bulunduğu öne sürülmüştü. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada cinsel istismar şüphesi ve iddiaları da dahil olmak üzere kesin ölüm sebebinin tespit edilmesi için Adli Tıp Kurumu'ndaki otopsi işlemlerinin devam ettiği bildirildi.
Beylikdüzü Devlet Hastanesi'ne, 6 Eylül'de 'Balkondan düştü' denilerek getirilen 2 yaşındaki bebek, yaşamını yitirdi. Bebeğin vücudunda cinsel istismar bulgularına rastlanmasından dolayı cenaze otopsiye gönderildi. Ailenin şüpheli davranışları ise sosyal medyada büyük tepki topladı.
İDDİALAR ARAŞTIRILIYOR
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada bebeğin ölümü sonrasında derhal harekete geçilerek aynı gün soruşturma başlatıldığı kaydedildi.
Açıklamada “6 Eylül günü yüksekten düşme sonucu Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne getirilen ve yapılan tıbbi müdahaleye rağmen vefat eden iki yaşındaki bebek ile ilgili olarak Başsavcılığımızca derhal aynı gün soruşturma başlatılmıştır. Bu kapsamda çocuğun ailesi, akrabaları ve komşuları ile olayı gören şahıslar, ayrıca ilk tıbbi müdahaleyi yapan sağlık ekibinin beyan ve ifadeleri alınmıştır. Çocuğun yaşadığı konutta olay yeri inceleme ekiplerince detaylı inceleme ve delil tespitleri yapılmıştır. Ölen çocuğun Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nde Nöbetçi Savcılığımızca adli tabip nezaretinde adli ve ölü muayene işlemi yapılmış, cinsel istismar şüphesi ve iddiaları da dahil olmak üzere kesin ölüm sebebini tespit edilerek ayrıntılı otopsi raporu tanzim edilmesi için cenazesi İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevk edilmiştir. Adli Tıp Kurumu'ndaki inceleme ve raporlama işlemi devam etmektedir. Soruşturma hakkında Sulh Ceza Hakimliği'nden gizlilik ve kısıtlama kararı alınmış olup, Soruşturma; küçük çocuğun ölümüne ilişkin tüm iddia ve şüpheler, her yönü ile titizlikle araştırılmak suretiyle gizli olarak sürdürülmektedir” ifadeleri kullanıldı. (CUMHURİYET)
Hiç yorum yok