Bu yazımızı, 2 Mayıs 2024 tarihinde, yani 2 gün önce yazdığımız; 1 MAYIS 2024, SARAÇHANE: "PARTİCİKLER", KOMİK "DERGİ ÇEVRELE...
Bu yazımızı, 2 Mayıs 2024 tarihinde, yani 2 gün önce yazdığımız; 1 MAYIS 2024, SARAÇHANE: "PARTİCİKLER", KOMİK "DERGİ ÇEVRELERİ", DEVRİM İDDİASINDAKİ SEMT ÇETELERİ,ÇOK LUMPENLİK, AZ BİLİNÇLİLİK (okumak için tıkla) başlıklı yazımızın bir devamı ve o yazımızın bir destekleyeni olarak okumak daha anlamlı ve doğru olur düşüncesindeyiz.
O yazımız, 1 Mayıs 2024'te işçi sınıfının olmadığı, zaten özellikle de son 10 yıldan bu yana olmadığı temeli ve tezi üzerine oturtulmuştu ve işçi sınıfının yerine; "particikler"in, komik "dergi çevreleri"nin, devrim iddiasındaki semt çetelerinin, yani çok lumpenlik, ama az bilinçliliğin rol kapmaya çalışmalarının vurgulandığı bir yazıydı.
SAYILAR NE DİYOR
Bu yazımıza önce sayılar diyerek başlayalım.
Son yerel seçimlerde; EMEP, SOL PARTİ, TİP, TKP, TKH ve HKP'nin ülke genelinde aldıkları toplam oy sayısı 201 bin 266'dır. (evet, ne yazık ki hepsi bu kadar). Bu listeye EHP, TÖP, SYKP gibi particikleri de eklersek toplamda ancak 65-66 bin gibi bir üyeden söz etmemiz mümkün görünüyor. Çok daha küçük dergi çevrelerini ve adları her ne hikmetse sosyalist ya da komünist olan semt çetelerini bu toplamlara dahil etmeye gerek duymuyoruz. Bu çeteler, tıpkı kimi Alevi oluşumları gibi, etki alanları çok dar ve çok sınırlı, çok lumpen ama az bilinçli, çoklukla da sosyalist/komünist teoriden bihaber ilginç insan ve genç öbeklerinden meydana geliyor. Devrim iddiasındaki bu oluşumlar İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerin çeperleri dışında ortalıkta pek görünmüyorlar. Görünmeleri de uzun erimde mümkün değil gibi.
Sayılar üç aşağı, beş yukarı bizlere bunları söylüyor.
YAYIN TİRAJLARININ SÖYLEDİKLERİ
Yukarıdaki tabloyu destekleyen çok önemli bir veriye sahibiz: Yayın tirajları.
Örneğin EMEP'in yanındaki Evrensel gazetesinin günlük ortalama tirajı 3 bini bulmuyor. Keza SOL PARTİ'nin yanındaki Birgün gazetesinin günlük ortalama satışı da 4 bini biraz geçiyor. TİP'in yanındaki Komünist ve İnat'ın yayınlarının devam edip etmediklerini, ediyorlarsa tirajlarının ne olduğunu bilemiyoruz. Bunlarla ilgili olarak herhangi bir veriye rastlamak epey zor. Benzer durum, TKP'nin yanındaki Bizim Gazete, Boyun Eğme, TKP'nin Sesi ve Gelenek adlı yayınlar için de geçerli. Kısacası, olmayan yoldaşların yanına bir de satmayan gazete ve dergilerin eklendiği epeyce absürt bir görünümle karşı karşıyayız dersek yalan olmayacak.
ORTAK ÖZELLİK
Her seçim dönemi sonunda seçimlere katılan partilerin aldıkları oy oranı sıralamasında bindelik oranları çok ama çok nadiren geçebilen EMEP, SOL PARTİ, TİP, TKP, TKH ve HKP'den semt çetelerine kadar neredeyse bütün parti, particik, çevre ve yapıların tümünün de ortak özellikleri, hepsinin de ayrı ayrı birer sosyalizmlerinin ya da komünizmlerinin olması. Ama bu kadar çok sosyalizmden ya da komünizmden bir tane sosyalizm ya da komünizm çıkmıyor. Çıkmayacak. Bu kadar çok sayıdaki sosyalizmlere ve komünizmlere sürekli yenilerinin ekleniyor olması ise hiç kuşkusuz başka bir dramdır.
SORUNUN BUGÜNE YANSIMASI
1 MAYIS 2024, SARAÇHANE: "PARTİCİKLER", KOMİK "DERGİ ÇEVRELERİ", DEVRİM İDDİASINDAKİ SEMT ÇETELERİ,ÇOK LUMPENLİK, AZ BİLİNÇLİLİK başlıklı yazımızın bir yerinde; "Türkiye işçi sınıfı nicel olarak, büyük bir çoğunluğu köy kökenli olan bir toplamdır. Dolayısıyla da ağır bir gericilikle kuşatılmıştır. Bu ağır gericilik kendi içinde yoğun bir şovenizm, yoğun bir ırkçılık, yoğun bir milliyetçili ve yoğun bir dinsel bağnazlık barındırmaktadır. Yani son tahlilde bu ülkenin işçi sınıfı kaçınılmaz olarak gericileşmiştir. Burada, bırakın adları komünist veya sosyalist olan yapılara ve çevrelere yönelmeyi, CHP'ye oy vermenin bile dinsizlik olduğunu söyleyebilen bir sınıftan söz ediyoruz. Bir başka deyişle, örneğin dini her şeyin önüne koymuş, koyabilmiş, bu acayipliği başarabilmiş bir sınıftan" demiştik. Bu tablo, yukarıdan beri anlattıklarımızla birleştiğinde, halk, işçi sınıfı ve ülke solunun geleceğinin, gelecek tasavvurunun berbat ötesi bir durum ortaya çıkmaktadır. Evet, sorun bu derece büyüktür. Ama herkes kendisini kandırmaya devam etmektedir. Kimse kıvırmasın, Türkiye'nin solundan uzun bir süre bir şey çıkmayacaktır. Az önce ana hatlarını çizmeye çalıştığımız gericileşmiş bir işçi sınıfını, böyle bir sol önce ayağa, sonra da atağa kaldıramayacaktır. Aksini düşünen hayal kurmaktadır. (HAYRİ GÜNEL)
1 Mayıs 2024, Saraçhane: "Particikler", komik "dergi çevreleri", devrim iddiasındaki semt çeteleri, çok lumpenlik, az bilinçlilik (OKU)
BU YAZININ DİPNOTU:
Her zaman şunu düşündük: Yukarıda kabaca tiraj durumlarını verdiğimiz gazete, dergi, bülten vb. yayınların hiç kuşkusuz bir de yayınlanma maliyetleri vardır. Günümüz ekonomik koşulları hepimizin malumuyken sözünü ettiğimiz bu yayınların satışlarının yayınlanma maliyetlerini karşıladıklarını asla düşünmüyoruz. Bu bir sorun ise -ki bizce öyledir- üye aidatlarının böylesi bir sorunun çözümüne nasıl ve ne kadar bir katkı sundukları ayrıca konuşulmalıdır. Çok az satan, hatta hiç satmayan yayınların maliyetleri yüksek sesle konuşulmalıdır. TİP, TKP, SOL PARTİ ve DİSK'in Saraçhane'ye getirebildikleri işçi ve emekçi sayısı nedir sorusuna verilecek cevaplar bizi nasıl ki en doğruya götürebilecek yollardan biriyse, yayın tiraj ve maliyetlerinin yüksek sesle konuşulmaları da yollardan bir diğeridir.
