Hakkari'de bir düğüne yapılan baskında düğün sahibi ve Kürtçe şarkı söyleyen grup gözaltına alındı. Düğün sahibi serbest bırakılırken; grup üyelerinden dördü savcılık ifadesinin ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Bir kişi de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Hakkari merkezde dün (28 Temmuz) akşam bir düğüne yapılan polis baskınında üç müzisyen ve düğün sahibi gözaltına alındı.
Polisler sabah karşı aynı düğüne katılan iki müzisyeni de evlerinden gözaltına aldı.
Gözaltına alınan düğün sahibi bugün öğlen saatlerinde ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılırken; beş müzisyen emniyet ifadesinin ardından savcılığa sevk edildi.
Müzisyenlerin gözaltı gerekçesi olarak ise söyledikleri Kürtçe şarkılar "Keçe Kurdan" ve "Şervano" gösterildi.
Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Hakkari Şube üyesi Azad Özer, Hakkari'de düğünlerde Kürtçe dışında başka dilde müzik yapılmadığını söyledi.
Özer, emniyet görevlileri, savcı ve hakimlerin katıldığı düğünlerde dahi suçlama konusu yapılan şarkıların çalındığını söyledi ve ekledi:
"Hakkari'de emniyet yetkililerinin, savcının, hakimin katıldığı düğünler devlet televizyonunda gösteriliyor. Bütün düğünlerde çalan şarkılar şimdi suç sayılıyor. Şayet suçsa devleti temsil eden bu kişiler de suça ortak oluyorlar. Fakat durum bu değil, 'ben istediğimde yasaklar, istediğimde serbest bırakırım' deniyor. Şu ana kadar hiçbir düğünde şu veya bu şarkı çalındı diye gözaltı olmadı."
31 Mart seçimlerinde DEM Parti seçim bürosunda çalınan "Le Amedi" şarkısı nedeniyle de iki yöneticinin gözaltına alındığını belirten Özer, "Yöneticilerden birine beraat bir diğerine ise propagandadan ceza verildi. Bu ceza bozulacak bu konuda Yargıtay, AYM kararları var."
Canan: Filistin marşları da yasaklanacak mı?
Hakkari Baro Başkanı Ergün Canan ise; 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nu hatırlattı ve şöyle dedi:
“TMK değiştirmişlerdi ama belki anlayış değişmiyor. Kanuna göre; bir fiilin suç sayılabilmesi için cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemler kullanılmış olmalı ve aynı zamanda kamu düzenine tehdit oluşturmalı. Velev ki şarkı sözlerinde övgü var yine de suç sayılmıyor. Cebir, şiddet yok, düğünün coşkusu eşliğinde şarkı söyleniyor, slogan da suç değil. Yani şu yapılan tüm gözaltılar TMK ile tezat bir durum oluşturuyor.
Ne oldu da bugün böyle bir ortam yaratıldı, arkasından neler gelecek bunu sormak gerekiyor. Tüm bu yasaklamalar, gözaltılar, baskılar toplumsal barışı tehdit ediyor. Asıl suç olan budur.”
Canan, son olarak Filistin direniş marşlarına atıf yaptı ve “Filistin direniş marşlarını söylemek veya dinlemek de suç olacak mı?” (RUKEN TUNCEL - BİANET)