Bu çalışmada internet aracılığıyla işlenen suçlarla ilgili olarak en sık sorulan 25 soru ve bu sorulara ilgili mevzuat eşliğinde verdiğim cevaplar yer almaktadır.

SORU 1 : Twitter, facebook gibi sosyal medya uygulamaları aracılığıyla hakaret ettim. Bu suç mudur?
CEVAP 1: Türk Ceza Hukukunda hakaret vb suçların işlenmesinde internet veya sosyal medya aracılığıyla işlenmesi kapsam dışında tutulmamıştır. Aksine internet üzerinden yapılacak bu eylemlerde ağırlaştırıcı hükümler mevcuttur. (Yargıtay uygulamasında internet üzerinden işlenen bu tür suçlarda alenilik şartı oluşmuşsa TCK 125/4 uyarınca arttırım yapılması öngörülmektedir. Ancak kamuoyunda facebook ve twitter gibi sosyal medya uygulamalarının Savcılık ve Mahkemelerin resmi yazışmalarına net olarak cevap vermemesi nedeniyle yanlış bir algı oluşmuştur. Kişinin kendine ait olduğu başka delillerle ispat edilen bir sosyal medya hesabı nedeniyle cezai anlamda sorumlu tutulabilmesi mümkündür. Türk Ceza Kanunu’nun 125.maddesine göre Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir. Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, aynı cezaya hükmolunur. Hakaret suçunun; Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı, Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı, Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz. Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır. Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.
SORU 2: Hakaret ederken kişinin adı soyadını açıkça belirtmedim. Suç oluşur mu?
CEVAP 2: Türk Ceza Kanunu’nu 126.maddesine göre Hakaret suçunun işlenmesinde mağdurun ismi açıkça belirtilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile, eğer niteliğinde ve mağdurun şahsına yönelik bulunduğunda duraksanmayacak bir durum varsa, hem ismi belirtilmiş ve hem de hakaret açıklanmış sayılır.
SORU 3: Ben esasen karşı tarafa hakaret etmedim. Onun gerçekten işlediği bir suçu belirtmekle yetindim. Suç işlemiş olur muyum?
CEVAP 3: Türk Ceza Kanunu’nun 127.maddesine göre İsnat edilen ve suç oluşturan fiilin ispat edilmiş olması halinde kişiye ceza verilmez. Bu suç nedeniyle hakaret edilen hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı verilmesi halinde, isnat ispatlanmış sayılır. Bunun dışındaki hallerde isnadın ispat isteminin kabulü, ancak isnat olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya şikayetçinin ispata razı olmasına bağlıdır. İspat edilmiş fiilinden söz edilerek kişiye hakaret edilmesi halinde, cezaya hükmedilir.
SORU 4  : Karşımdaki bana haksız bir fiilde bulunduğu için hakaret etmek zorunda kaldım. Suç işlemiş olur muyum?
CEVAP 4: Türk Ceza Kanunun 129.maddesi gereğince Hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir. Bu suçun, kasten yaralama suçuna tepki olarak işlenmesi halinde, kişiye ceza verilmez. Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde, olayın mahiyetine göre, taraflardan her ikisi veya biri hakkında verilecek ceza üçte birine kadar indirilebileceği gibi, ceza vermekten de vazgeçilebilir.
SORU 5: İnternet aracılığıyla Hakaret suçunu işledim. Bu hakareti internette gören herhangi birisi tarafından dava açılabilir mi?
CEVAP 5: Türk Ceza Kanunu’nun 131.maddesine göre Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır. Mağdur, şikayet etmeden önce ölürse, veya suç ölmüş olan kişinin hatırasına karşı işlenmiş ise; ölenin ikinci dereceye kadar üstsoy ve altsoyu, eş veya kardeşleri tarafından şikayette bulunulabilir.
Soru 6 : Birisiyle aramızda geçen konuşmayı, yazışmayı internette yayınladım. Bu suç olur mu?
CEVAP 6 : Türk Ceza Kanunu’nun 132.maddesine göre Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlali haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, verilecek ceza bir kat artırılır. Kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın hukuka aykırı olarak  alenen ifşa eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.
SORU 7: Birisi konuşurken onu cep telefonumla o farketmeden kaydettim ve sonra bu görüntüler, internette yayınladım. Bu suç olur mu?
CEVAP 7: Türk Ceza Kanunu’nun 133.Maddesine göre Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinleyen veya bunları bir ses alma cihazı ile kaydeden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Katıldığı aleni olmayan bir söyleşiyi, diğer konuşanların rızası olmadan ses alma cihazı ile kayda alan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların kaydedilmesi suretiyle elde edilen verileri hukuka aykırı olarak ifşa eden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve dörtbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.
Soru 8 : Birisinin görüntülerini o farketmeden kaydettim ve bunu internette yayınladım. Suç olur mu?
CEVAP 8: Kaydedilen görüntünün niteliği çok önemlidir. Özellikle kişilerin özel hayatına ilişkin olabilecek bir görüntüyse cezai yaptırım uygulanabilecektir. Türk Ceza Kanunu’nun 134.maddesine göre Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır. Kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.
SORU 9: Bir toplulukta olduğunu düşündüğüm kişilerin isimlerini internette yayınladım. Suç olur mu?
CEVAP 9: Kişisel verilerin kapsamının ne olduğu Türk Hukukunda henüz net olarak belirlenememiştir. Ama Türk Ceza Kanununun 135.maddesine göre Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir. Kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden kimse, bu fıkra hükmüne göre cezalandırılır. 136.maddeye göre de Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 137.maddeye göre de bu suçların Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle, Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle, İşlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
SORU 10: Birisine sürekli telefon açıyorum, mesaj gönderiyorum. Ama içeriklerinde hiç hakaret vb. yok. Suç olur mu?
CEVAP 10: Türk Ceza Kanunu’nun 123.maddesine göre Sırf huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması halinde, mağdurun şikayeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.
SORU 11: İşlediğim hakaret suçlarıyla ilgili olarak sadece ceza davası mı açılır. Tazminat vb. davası da açılabilir mi?
CEVAP 11: Türk Medeni Kanunu’nun 24.maddesine göre Hukuka aykırı olarak kişilik hakkına saldırılan kimse, hâkimden, saldırıda bulunanlara karşı korunmasını isteyebilir. Kişilik hakkı zedelenen kimsenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar ya da kanunun verdiği yetkinin kullanılması sebeplerinden biriyle haklı kılınmadıkça, kişilik haklarına yapılan her saldırı hukuka aykırıdır. Türk Medeni Kanununun 25.maddesine göre Davacı, hâkimden saldırı tehlikesinin önlenmesini, sürmekte olan saldırıya son verilmesini, sona ermiş olsa bile etkileri devam eden saldırının hukuka aykırılığının tespitini isteyebilir. Davacı bunlarla birlikte, düzeltmenin veya kararın üçüncü kişilere bildirilmesi ya da yayımlanması isteminde de bulunabilir. Davacının, maddî ve manevî tazminat istemleri ile hukuka aykırı saldırı dolayısıyla elde edilmiş olan kazancın vekâletsiz iş görme hükümlerine göre kendisine verilmesine ilişkin istemde bulunma  hakkı saklıdır. Manevî tazminat istemi, karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez; miras bırakan tarafından ileri sürülmüş olmadıkça mirasçılara geçmez. Davacı, kişilik haklarının korunması için kendi yerleşim yeri veya davalının yerleşim yeri mahkemesinde dava açabilir.
Borçlar Kanununun 49.maddesine göre Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Borçlar Kanuınunu 50.maddesine göre  Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler. 51.maddeye göre – Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler. Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle yükümlüdür. 52.maddeye göre – Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.
SORU 12: 18 yaşından küçüğüm. İnternetten hakaret edersem cezalandırılır mıyım?
CEVAP 12: Türk Ceza Kanunu’nun tanımlar başlıklı 6.maddesinin 1.ci fıkrasının b bendi gereğince Ceza kanunlarının uygulanmasında; Çocuk deyiminden; henüz onsekiz yaşını doldurmamış kişi anlaşılmaktadır. Çocukların da cezai ehliyetleri vardır ama 18 yaşından büyüklere göre bu kapsam daha farklı ve sınırlıdır.
SORU 13: Bir internet sitem var. Yorum özelliği açık. Burada 3.kişilerin yazdığı yazılardan sorumlu tutulur muyum?
CEVAP 13:  5651 Sayılı Yasanın 4.maddesi gereğince İçerik sağlayıcı, internet ortamında kullanıma sunduğu her türlü içerikten sorumludur. İçerik sağlayıcı, bağlantı sağladığı başkasına ait içerikten sorumlu değildir. Ancak, sunuş biçiminden, bağlantı sağladığı içeriği benimsediği ve kullanıcının söz konusu içeriğe ulaşmasını amaçladığı açıkça belli ise genel hükümlere göre sorumludur.
SORU 14: İnternet sitelerine yer sağlıyorum (hosting hizmeti vertiyorum) Bu internet sitesi içeriklerinden sorumlu muyum?
CEVAP 14:  5651 Sayılı Yasanın 5.maddesi gereğince Yer sağlayıcı, yer sağladığı içeriği kontrol etmek veya hukuka aykırı bir faaliyetin söz konusu olup olmadığını araştırmakla yükümlü değildir. Yer  sağlayıcı,  yer  sağladığı  hukuka aykırı içerikten, ceza sorumluluğu ile ilgili hükümler  saklı  kalmak  kaydıyla,  bu  Kanunun 8 inci ve 9 uncu maddelerine göre haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak imkân bulunduğu ölçüde hukuka aykırı içeriği yayından kaldırmakla yükümlüdür.
SORU 15: İnternet sitesinde hakaret içerikli yazılar var. Ama erişim sağlayıcı firmaya başvurdum kendilerinin yapacakları bir şey olmadıklarını ve bana bilgi veremeyeceklerini belirttiler. Bu doğru mudur?
CEVAP 15:  5651 Sayılı Yasanın 6.maddesi gereğince Erişim sağlayıcı; Herhangi bir kullanıcısının yayınladığı hukuka aykırı içerikten, bu Kanun hükümlerine uygun olarak haberdar edilmesi halinde ve teknik olarak engelleme imkânı bulunduğu ölçüde erişimi engellemekle, Sağladığı hizmetlere ilişkin, yönetmelikte belirtilen trafik bilgilerini altı aydan az ve iki yıldan fazla olmamak üzere yönetmelikte belirlenecek süre kadar saklamakla ve bu bilgilerin doğruluğunu, bütünlüğünü ve gizliliğini sağlamakla, Faaliyetine son vereceği tarihten en az üç ay önce durumu Kuruma, içerik sağlayıcılarına ve müşterilerine bildirmek ve trafik bilgilerine ilişkin kayıtları yönetmelikte belirtilen esas ve usûllere uygun olarak Kuruma teslim etmekle, yükümlüdür. Erişim sağlayıcı, kendisi aracılığıyla erişilen bilgilerin içeriklerinin hukuka aykırı olup olmadıklarını ve sorumluluğu gerektirip gerektirmediğini kontrol etmekle yükümlü değildir.
SORU 16: Bir cafe işletiyorum. Buradan müşterilerimize ücretsiz kablosuz internet hizmeti sunuyoruz. Müşterilerin internette yaptığı hakaret vb. suçlardan biz sorumlu olur muyuz?
CEVAP 16:  5651 Sayılı Yasanın 7.maddesi gereğince Ti­carî amaç­la top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­lar, ma­hal­lî mül­kî amir­den izin bel­ge­si al­mak­la yü­küm­lü­dür. İz­ne iliş­kin bil­gi­ler otuz gün için­de ma­hal­lî mül­kî amir ta­ra­fın­dan Ku­ru­ma bil­di­ri­lir. Bun­la­rın de­ne­ti­mi ma­hal­lî mül­kî amir­ler ta­ra­fın­dan ya­pı­lır. İzin bel­ge­si­nin ve­ril­me­si­ne ve de­ne­ti­me iliş­kin esas ve usûl­ler, yö­net­me­lik­le dü­zen­le­nir. Ti­ca­rî amaç­la olup ol­ma­dı­ğı­na ba­kıl­mak­sı­zın bü­tün top­lu kul­la­nım sağ­la­yı­cı­lar, ko­nu­su suç oluş­tu­ran içe­rik­le­re eri­şi­mi ön­le­yi­ci ted­bir­le­ri al­mak­la yü­küm­lü­dür.
SORU 17: Bir internet sitesinde şahsıma hakaret ediliyor. Bunu önlemek için ne yapmak gerekir?
CEVAP 17 : 5651 sayılı İNTERNET ORTAMINDA YAPILAN  YAYINLARIN  DÜZENLENMESİ VE BU YAYINLAR YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARLA MÜCADELE EDİLMESİ HAKKINDA KANUN’un 9.maddesi gereğince İçe­rik ne­de­niy­le hak­la­rı ihlâl edil­di­ği­ni id­dia eden ki­şi, içe­rik sağ­la­yı­cı­sı­na, bu­na ula­şa­ma­ma­sı ha­lin­de yer sağ­la­yı­cı­sı­na baş­vu­ra­rak ken­di­si­ne iliş­kin içe­ri­ğin ya­yın­dan çı­ka­rıl­ma­sı­nı ve ya­yın­da­ki kap­sa­mın­dan faz­la ol­ma­mak üze­re ha­zır­la­dı­ğı ce­va­bı bir haf­ta sü­rey­le in­ter­net or­ta­mın­da ya­yım­lan­ma­sı­nı is­te­ye­bi­lir. İçe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı ken­di­si­ne ulaş­tı­ğı ta­rih­ten iti­ba­ren iki gün için­de, ta­le­bi ye­ri­ne ge­ti­rir. Bu sü­re zar­fın­da ta­lep ye­ri­ne ge­ti­ril­me­di­ği tak­dir­de red­de­dil­miş sa­yı­lır. Ta­le­bin red­de­dil­miş sa­yıl­ma­sı ha­lin­de, ki­şi on­beş gün için­de yer­le­şim ye­ri sulh ce­za mah­ke­me­si­ne baş­vu­ra­rak, içe­ri­ğin ya­yın­dan çı­ka­rıl­ma­sı­na ve ya­yın­da­ki kap­sa­mın­dan faz­la ol­ma­mak üze­re ha­zır­la­dı­ğı ce­va­bın bir haf­ta sü­rey­le in­ter­net or­ta­mın­da ya­yım­lan­ma­sı­na ka­rar ve­ril­me­si­ni is­te­ye­bi­lir. Sulh ce­za hâki­mi bu ta­le­bi üç gün için­de du­ruş­ma yap­mak­sı­zın ka­ra­ra bağ­lar. Sulh ce­za hâki­mi­nin ka­ra­rı­na kar­şı Ce­za Mu­ha­ke­me­si Ka­nu­nu hü­küm­le­ri­ne gö­re iti­raz yo­lu­na gi­di­le­bi­lir. Sulh ce­za hâ­ki­mi­nin ke­sin­le­şen ka­ra­rı­nın, bi­rin­ci fık­ra­ya gö­re ya­pı­lan baş­vu­ru­yu ye­ri­ne ge­tir­me­yen içe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı­sı­na teb­li­ğin­den iti­ba­ren iki gün için­de içe­rik ya­yın­dan çı­ka­rı­la­rak ha­zır­la­nan ce­va­bın ya­yım­lan­ma­sı­na baş­la­nır. Sulh ce­za hâki­mi­nin ka­ra­rı­nı bu mad­de­de be­lir­ti­len şart­la­ra uy­gun ola­rak ve sü­re­sin­de ye­ri­ne ge­tir­me­yen so­rum­lu ki­şi, al­tı ay­dan iki yı­la ka­dar ha­pis ce­za­sı ile ce­za­lan­dı­rı­lır. İçe­rik ve­ya yer sağ­la­yı­cı­nın tü­zel ki­şi ol­ma­sı ha­lin­de, bu fık­ra hük­mü ya­yın so­rum­lu­su hak­kın­da uy­gu­la­nır.
SORU 18: İnternetten işlenen hakaret vb. suçlar için af çıkmış diyorlar doğru mudur?
CEVAP 18: Kamuoyunda af olarak bilinmekle birlikte esasen 31.12.2011 tarihine kadar işlenmiş suçlara ilişkin dava ve cezaların ertelenmesine ilişkin bir düzenleme yapılmıştır. 05 Temmuz 2012 tarihli 28344 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN’un geçici 1.maddesine göre 31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; Soruşturma evresinde, 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir. Hakkında kamu davasının açılmasının veya kovuşturmanın ertelenmesi kararı verilen kişinin, erteleme kararının verildiği tarihten itibaren üç yıl içinde birinci fıkra kapsamına giren yeni bir suç işlememesi hâlinde, kovuşturmaya yer olmadığı veya düşme kararı verilir. Bu süre zarfında birinci fıkra kapsamına giren yeni bir suç işlenmesi hâlinde, bu suçtan dolayı kesinleşmiş hükümle cezaya mahkûm olunduğu takdirde, ertelenen soruşturma veya kovuşturmaya devam olunur. Mahkûmiyet hükmünün infazı ertelenen kişi hakkında bu mahkûmiyete bağlı olarak herhangi bir hak yoksunluğu doğmaz. Ancak bu kişinin, erteleme kararının verildiği tarihten itibaren üç yıl içinde birinci fıkra kapsamına giren yeni bir suç işlemesi hâlinde, bu suçtan dolayı kesinleşmiş hükümle cezaya mahkûm olunduğu takdirde, ertelenen mahkûmiyet hükmüne bağlı hukuki sonuçlar kişi üzerinde doğar ve ceza infaz olunur. Bu madde hükümlerine göre cezanın infazının ertelenmesi hâlinde erteleme süresince ceza zamanaşımı durur; kamu davasının açılmasının veya kovuşturmanın ertelenmesi hâlinde, erteleme süresince dava zamanaşımı ve dava süreleri durur. Birinci fıkra kapsamına giren suçlardan dolayı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmiş olması hâlinde dahi, bu madde hükümleri uygulanır. Birinci fıkra kapsamına giren suçlardan dolayı verilmiş mahkûmiyet hükmünün infazının tamamlanmış olması hâlinde bu mahkûmiyet hükmüne bağlı yasaklanmış hakların 25/5/2005 tarihli ve 5352 sayılı Adlî Sicil Kanununun 13/A maddesindeki şartlar aranmaksızın geri verilmesine karar verilir. Bu madde hükümlerine göre verilen kamu davasının açılmasının, kovuşturmanın veya cezanın infazının ertelenmesi kararları adlî sicilde bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi hâlinde, bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir. Bu madde hükümlerine göre kamu davasının açılmasının, kovuşturmanın veya cezanın infazının ertelenmesi kararlarının verildiği hâllerde, bu suçlar 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun erteleme ve tekerrüre ilişkin hükümlerinin uygulanmasında göz önünde bulundurulmaz.
SORU 19: İnternetten suç işlediğim için evime polis geldi. Bilgisayarlarımı ve cep telefonumu almak istediler. Vermek zorunda mıyım?
CEVAP 19: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 134.maddesine göre Bir suç dolayısıyla yapılan soruşturmada, başka surette delil elde etme imkânının bulunmaması halinde, Cumhuriyet savcısının istemi üzerine şüphelinin kullandığı bilgisayar ve bilgisayar programları ile bilgisayar kütüklerinde arama yapılmasına, bilgisayar kayıtlarından kopya çıkarılmasına, bu kayıtların çözülerek metin hâline getirilmesine hâkim tarafından karar verilir. Bilgisayar, bilgisayar programları ve bilgisayar kütüklerine şifrenin çözülememesinden dolayı girilememesi veya  gizlenmiş bilgilere ulaşılamaması halinde çözümün yapılabilmesi ve gerekli kopyaların alınabilmesi için, bu araç ve gereçlere elkonulabilir. Şifrenin çözümünün yapılması ve gerekli kopyaların alınması halinde, elkonulan cihazlar gecikme olmaksızın iade edilir. Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine elkoyma işlemi sırasında, sistemdeki bütün verilerin yedeklemesi yapılır. İstemesi halinde, bu yedekten bir kopya çıkarılarak şüpheliye veya vekiline verilir ve bu husus tutanağa geçirilerek imza altına alınır. Bilgisayar veya bilgisayar kütüklerine elkoymaksızın da, sistemdeki verilerin tamamının veya bir kısmının kopyası alınabilir. Kopyası alınan veriler kâğıda yazdırılarak, bu husus tutanağa kaydedilir ve ilgililer tarafından imza altına alınır.
SORU 20: Yurtdışındaki internet sitelerindeki trafik verilerinin Savcılıklara ve Mahkemelere vermediği için bir yasa çalışması yapılıyormuş bu doğru mudur?
CEVAP 20 : Bu esasen Convention on Cybercrime Siber Suçlar Sözleşmesinin Türkiye tarafından uygun bulunması ile ilgili bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Sanal Ortamda İşlenen Suçlar Sözleşmesinin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı şu anda TBMM’de komisyon aşamasında görüşülmektedir. Bu sözleşmede özellikle kurumlar arası veri paylaşımı konusunda  çok kapsamlı düzenlemeler mevcuttur.
SORU 21: Yurtdışındaki özellikle ABD’deki internet siteleri savcılık ve mahkemelere kullanıcı bilgilerini vermiyorlarmış doğru mu?
CEVAP 21: ABD ceza mevzuatında hakaret veya sövme suçuna ilişkin bir düzenleme bulunmadığı bu tür suçlara ilişkin ceza istinabe niteliğindeki taleplerin ABD makamları tarafından bu tür eylemlerin ABD Anayasası tarafından korunan ifade özgürlüğü kapsamında olduğu ceza davasına değil ancak beli şartlarda tazminata konu olabileceği belirtilerek ABD ile Türkiye arasındaki ikili anlaşmanın 22.maddeswi gereğince reddedilmektedir Ceza İşlerinde Karşılıklı Adli Yardım Avrupa Sözleşmesi (CİKAYAS) bu anlamda önem taşımaktadır
Soru 22 :internetten işlenen suçlarda ceza davası açılması için yeterli delil bulunamazsa ne yapılır?
CEVAP 22: Ceza Muhakemesi kanununun 170.maddesine göre Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.   Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler. Görevli ve yetkili mahkemeye hitaben düzenlenen iddianamede; Yüklenen suçun işlendiği yer, tarih ve zaman dilimi, Suçun delilleri, Gösterilir. İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır.  İddianamenin sonuç kısmında, şüphelinin sadece aleyhine olan hususlar değil, lehine olan hususlar da ileri sürülür. 172.madde gereğince Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir. Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildikten sonra yeni delil meydana çıkmadıkça, aynı fiilden dolayı kamu davası açılamaz. Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın etkin soruşturma yapılmadan verildiğinin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kesinleşmiş kararıyla tespit edilmesi üzerine, kararın kesinleşmesinden itibaren üç ay içinde talep edilmesi hâlinde yeniden soruşturma açılır.
SORU 23: Bulunduğumuz yerdeki cep telefonu ve internet bağlantılarını kasıtlı olarak engellediler. Bu suç mudur?
CEVAP 23: Türk Ceza Kanunu’nun 124.maddesi gereğince Kişiler arasındaki haberleşmenin hukuka aykırı olarak engellenmesi halinde, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur. Kamu kurumları arasındaki haberleşmeyi hukuka aykırı olarak engelleyen kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Her türlü basın ve yayın organının yayınının hukuka aykırı bir şekilde engellenmesi halinde, ikinci fıkra hükmüne göre cezaya hükmolunur.
SORU 24: IP numaralarından kişilere ulaşmak mümkün müdür?
CEVAP 24: İlgili siteler kullanıcıların IP numaralarını verirlerse bu IP numaraları ile Telekom şirketleri üzerinden sorgulama yapabilmek mümkündür. Ancak son zamanlarda cafe vb. yerlerden internete bağlanılması veya hileli yöntemlerle IP numarasının değiştirilmesiyle kişilere ulaşabilmek zorlaşmıştır.
SORU 25: Bilgisayarımda veya cep telefonumdan hakarete ilişkin yazıları sildim. Bunların bulunması mümkün müdür?
CEVAP 25: Savcılık ve Mahkeme aşamasında yapılan incelemelerde kullanılan özel yazılımlar aracılığıyla üzerine tekrar yazılmamış olmak kaydıyla hemen hemen tüm veriler silinmiş alanlardan geri getirtilebilmektedir. Bu nedenle silinmiş olduğu düşünülen veriler tekrar geri getirilerek delil değeri kazanmakta ve bu durumda Savcılık ve Mahkemeler tarafından çoğunlukla geçerli delil olarak değerlendirilmektedir.

BİLGİ PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIR!!!
Av.Özgür Eralp
www.ozgureralp.av.tr
Daha yeni Daha eski