Guardian gazetesi Marmaray projesinin tünel kısmının açılışı ve uzmanların uyarılarını içeren bir habere yer veriyor.

İç sayfa manşetindeki haberde, iki kıtayı birleştiren tünelin, dünyanın en derindeki (56 metre) sualtı demiryolu tüneli olduğuna dikkat çekiliyor.

Projenin bir benzerinin, Osmanlı Sultanı I. Abdülmecid'in hüküm sürdüğü 1860 yılında teknik yetersizlikler nedeniyle rafa kaldırıldığı da haberde hatırlatılıyor.

Gazete eski İstanbul Belediye Başkanı olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'şehirde kendi izini bırakmaya kararlı olduğunu' vurguluyor.

Projenin planlanandan dört yıldan uzun bir süre sonra tamamlandığını söyleyen gazete, çalışmaların Yenikapı'daki arkeolojik kazılar nedeniyle geciktiğini, Erdoğan'ın da 'çanak çömlek Marmaray'ı geciktirdi' diye şikâyet ettiğini hatırlatıyor.

Haberde imzası bulunan Guardian muhabiri Constanze Letsch, tünelin henüz projenin tamamlanmadan açılmasıyla ilgili olarak uzmanların görüşlerini almış.

Projede çalışmış olan mühendis Rıza Behçet Akcan'ın ve Mimarlar Odası İstanbul Şubesi'nin, elektronik uyarı sistemlerinin çalışmadığı gerekçesiyle "kimsenin bu metro hattını kullanmamasını" istediği belirtiliyor haberde.

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın "her türlü önlemin alındığına" ve "tünelin 9 şiddetindeki depreme dayanıklı olduğuna" ilişkin karşılıkları da haberde yer buluyor.
Sosyoekonomik etkiler
Şehir Planlamacıları Odası İstanbul Şubesi yöneticisi Tayfun Kahraman ise toplu taşımacılığın geliştirilmesi açısından projeyi olumlu bulmakla birlikte şu uyarıda bulunuyor:

 "Marmaray Projesi'ndeki riskler ve güvenlik açıklarıyla ilgili bağımsız bir değerlendirme gerekir ve bulgular kamuoyuna açıklanmalıdır. Bu sadece hükümetin verdiği sözle bir kenara itilemez."

Günde 1,5 milyon kişiyi kentin iki yakası arasında taşıması beklenen Marmaray hattıyla ilgili olarak Prof. Murat Güvenç'in uyarıları ise projenin muhtemel sosyoekonomik ve kültürel etkileriyle ilgili.

Şehir Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden Prof. Güvenç, Marmaray Projesi'nin sosyoekonomik sonuçlarıyla ilgili bir araştırma yapılmadığından şikayet ederek şöyle diyor:

"Marmaray özünde teknik bir proje. Şehri ve içindekileri nasıl etkileyeceğine, kent yaşamını olumlu mu olumsuz mu etkileyeceğine dair hiçbir fikrimiz yok. Fakat emin olabiliriz ki İstanbul'un korunmasız sakinleri etkiyi diğerlerinden daha çok hissedecek."

Kiraların artmasıyla yoksul kesimlerin ve küçük işyeri sahiplerinin metro hattının uzandığı bölgeyi terk etmek zorunda kalabileceğini belirten Prof. Güvenç, "Marmaray hattının açılmasıyla birlikte boğaz bir engel olmaktan çıkacak. Bu, bildiğimiz haliyle İstanbul’un sonu demektir."

(bbc türkçe)
foto: arşiv/Başka Haber
Daha yeni Daha eski