MİT tarafından 2011 yılında gerilla saflarına ajan olarak gönderilen gerilla Devrim Amargi (Mehmet Tokay), şimdi kendi isteğiyle gerilla saflarında kalıyor. Amed'de eylem yapan ailelerin içinde olan ailesine seslenen gerilla Devrim AKP-MİT oyununa gelmemelerini istedi.
Gerilla Devrim Amargi, (Mehmet Tokay) Türk devletinin istihbarat teşkilatı MİT tarafından 2011 yazında gerillaya sızdırılmış. Gerillanın yaşamını bozma ve üst düzey komutanlara yönelik imha eylemleri kendisinden istenen gerilla Devrim kısa bir süre sonra kendisi üzerine oynanan oyunu fark etmiş ve gerillalara gerçekleri anlatmış. Gerillalar Devrim'e yardımcı olmuş ve Devrim dört yıldır gerilla saflarında bir gerilla olarak özgürlük mücadelesi veriyor.
Amed'de çocuklarının PKK tarafından zorla gerillaya götürüldüklerini iddia eden ve buna karşı da eylem yapan ailelerin içinde gerilla Devrim’in ailesi de var. PKK'nin kendisini zorla getirmediğini ve dağda da zorla tutulmadığını ifade eden gerilla Devrim ailesini AKP-MİT oyununa karşı uyardı.
Gerilla Devrim ANF’nin sorularını yanıtladı:
AJAN OLARAK GÖNDERİLDİM
-Ne zaman ve nasıl gerillaya katıldınız?
Parti içerisine düşman tarafından gönderilmiştim. MİT tarafından düşürülmüştüm. İlk başta gençlik çalışanıydım. Düşmanın yönelmesiyle MİT'in kontrolüne geçtim. Böylece onların yoluyla partiye katıldım. Gerilla saflarına ajan olarak katıldım. Ondan sonra burada bir süre pratik yaşadım. Partiye karşı ajan olarak birçok şeyim gelişti. Daha sonra onun farkına varmamla birlikte bir süre soruşturma süreci yaşadım.
YÖNETİMDEKİLERE EYLEM YAPMAMI İSTEDİLER
-MİT sizi gönderirken ne yapmanızı istedi?
Beni buraya ilk gönderdikleri zaman özellikle parti yaşamını bozmaya dair bir şeyler söylemişlerdi. Bu yaşamın nasıl bir yaşam olduğunu kendileri de biliyorlardı. Ama bizi buraya göndermelerinin amacı gelip parti yaşamı ile oynama, partinin ahlakıyla oynama, partinin çizgisi dışındaki şeyleri burada dayatmamızı istiyorlardı. Böylece PKK'yi içten yok etmek istiyorlardı. Üst düzey yönetimdeki arkadaşlara karşı çeşitli eylemler gerçekleştirmemizi istiyorlar. Birçok konuda düşman tarafından öyle yönlendirmeler gelişti.
ŞAHADETLERDEN VE PARTİ YAŞAMINDAN ETKİLENDİM
-Sizin bu durumunuzu değiştiren ne oldu? Uzun bir süredir gerilladasınız, katılmışsınız, bu kararınızı değiştiren ne oldu?
Kararımı değiştiren, Kato'da katıldığım zaman ben buraya geldikten sonra orada tanıdığım, birlikte kaldığım üç arkadaş şehit düştü. Onların şahadetinden sonra partiye karşı duygularım biraz daha gelişti. Ondan sonra halka karşı birçok provokasyon da gelişti, birçok genç insanımız şehit düşürüldü ve onların da etkisiyle partiye katılım sözü verdim. Burada bir süre parti yaşamına da katıldım.
Parti yaşamında arkadaşların şahadetinden başka da beni etkileyen birçok şey oldu. Sistemdeki yoldaşlığın ötesinde olan bir birine bağlanma olsun, bir birini yaşatma istediği olsun, bu gibi şeyler beni çok etkiledi. Yaşadıkça insan toplumdan ne kadar farklı olduğunu görebiliyor. O beni çok etkiledi.
AJAN OLARAK GELDİM, KENDİ İSTEĞİMLE KATILDIM
Gerillaya katıldınız, bir geliş hikayeniz var ama diğer taraftan bazı aileler çocuklarımız zorla götürüldü diye eylem yapıyor. Bunların içinde sizin de ailenizin olduğu söyleniyor. Gerçekten gerillalar, PKK, sizi zorlama mı dağa getirdi?
Değil PKK beni zorla getirdi; düşman beni PKK'ye zorla gönderdi. Ama iyi ki PKK beni kabul etti. Çünkü PKK'nin nasıl bir parti olduğunu biliyoruz. Halk da artık bunun farkına varmış. Onlara karşı düşmanlık yapmak için gelmiş bir insanı çabuk çabuk kimse kabul etmez. Ama burada farkına vardım, düşman beni buraya PKK'ye karşı, Kürt kişiliğime karşı ihanet etmek için gönderdi ama ben buraya geldim ve kendi isteğimle katılım yaptım.
Baktım ki düşmana hizmetle ne ben kazanırım ne de düşman kazanır. Bir de kendim bir Kürt genciyim, ondan sonra kendi Kürt gerçekliğime karşı ihanetçi biri olarak yaşamak istemem. O yüzden PKK'ye katılmak benim için büyük bir onur oldu. İnsan normal bir ihanetçi olsa ayrı bir durumdur ama insanın kendi ülkesine karşı ihanetçi konumuna girmesi, insanın kendi halkına karşı ihanetçi konumuna girmesi ya da halkına zarar vermek için düşmanla birlikte çalışmak büyük bir onursuzluktur diye düşündüm.
Şimdi de kendi isteğimle PKK yaşamına katılıyorum. Elimde geldiğince bu yaşama ne katmam gerekirse katacağım.
AİLEM OYUNLARA GELMESİN
-Ailene ne söylemek istersin?
Aileme şunu söylemek istiyorum; bu oyunları bellidir. Ailem yurtsever değil. Annem-babam da biliyor, düşmanın onlar üzerinde ne kadar politika yaptıklarını, onların kendisinin farkına varması lazım. Mesela ben düşman tarafından partiye gönderildim. Zaten düşman da ailemin ne konumda olduğunu biliyor, ailem yurtsever de değil. Düşmanın yapmak istediği ailem üzerinde bir propaganda yürütmektir. Kendi çıkarları için bir propaganda yürütmektir. O yüzden ailemin bunlara kanmaması gerekiyor. Çünkü ben kendim söyleyeyim, ben burada yaşama en coşkulu da katılıyorum. Arkadaşlar da biliyor. Elimden geldiği kadar yaşama da katılıyorum. Çünkü bu yaşam sistemdekinden kıyaslanmayacak kadar da farklıdır.
Ailem bu oyunlara gelmesin. Ben kendim de söylüyorum, şimdi burada durumum çok iyidir. Kendim de bu yaşamda çok güzel de yürüyorum, elimde geldiğince iş de yapıyorum. Çünkü ailem bunu bilsin; ben burada başka insanlar için savaşmıyorum, başka insanlar için ter dökmüyorum; ben sırf annem-babam bir daha düşmanın etkisi altında kalmasın diye burada mücadele veriyorum.
Düşman benim ailem üzerinde o kadar politika yürütüyor, ailemle bu şeylerin yapılması bir oyun gibi geliyor. Bu durumlar benim de zoruma gidiyor. Ben burada bir devrimciyim, ileriki zamanda devrimde bir öncülük yapmak istiyorum. Ailemin de orada kalkıp da "çocuklarımızı PKK kaçırdı" diye öyle şeyleri yapması benim de zoruma gidiyor.
KÜRT GENÇLERİ GERİLLAYA KATILMALI
Kürt gençlerine de sesleniyorum; gelip katılabilirler. Çünkü bu yaşamın ne kadar farklı olduğunu onlar da görse zaten kimse artık buradan gitmek istemez, bu yaşamdan kopmak istemez. Aileme de Kürt gençlerine de sesleniyorum, bu yaşamın ne kadar farklı bir yaşam olduğunu ben burada düşmanın bende yarattığı o kişiliği burada çözerek kendimde yeni bir kişilik yarattım. Eğer bizim Kürt gençleri de eğer farkına varmışlarsa, hatta kendilerini düşmanın etkisinden çıkarmak istiyorlarsa bence buraya gelmeleri gerekiyor.
Halkımızın da artık bunun farkına varması gerekiyor. Halkımız 12 Eylül'ü hatırlasın, mesela benim dedem 12 Eylül döneminde düşmandan o kadar darbe yemiş birisidir. Bakıyorsun 12 Eylül döneminde dedem de, annem de, babam da o kadar işkence görmüşler, o kadar eziyet görmüşler ve ondan sonra gidiyorlar düşmana hizmet ediyorlar. Bunlar gurur meselesidir. Birileri bana zorla bir şeyler yapıyor, birileri bana zulüm ediyor ama ben gideyim daha sonra onlara yine hizmet edeyim. Bu insanın gururunun, onurunun kabul etmeyeceği bir şeydir. Ki bakıyorsun, bizim Kürt halkı en gururlu, en onurlu insanlardandır.
SİSTEMDE YAŞANILACAK BİR YAŞAM YOK
Burada binlerce gerilla arkadaşımız var ve hepsi de anlamış artık Kürt halkımız yavaş yavaş dirilmeye başlıyor. Artık o sistemde yaşanılacak bir yaşam yok. İnsanın boşu boşuna o sistemde kendisini heba etmemesi gerekiyor. Çünkü burada bambaşka bir yaşam var.
Bakıyorsun, toplumda insanlarda ahlak ölçüleri bırakılmamış. İnsanda kültür diye bir şey bırakılmamış. Ondan sonra insanlar delicesine o sisteme aşık ve öyle yaşıyorlar. Burada bizim yaşamımızda ölçülerimiz var, ahlakımız var, kültürümüz var. PKK yaşamında görülüyor ki, insanlığın, Kürt halkında kaybettirilmiş öz yaşanıyor. Bunu da Kürt halkına belirtmek istiyorum.
Kürt gençlerinin gelip katılmalarını istiyorum. Onların da kendilerinin farkına varmalarını istiyorum. Gelip de bu yaşamda hakikati görmelerini istiyorum.
ÖNDERLİK YILLARDIR ZİNDANDA BİZİM İÇİN YAŞIYOR
Önderlik yıllardır zindanda bizim için yaşıyor. Başka bir insan olsaydı şimdi kendisi için bir şey yapmış olsaydı çoktan teslim olmuş olurdu. Biz bunun farkına varmalıyız. Bir insandır, bizim için savaşıyor. Orada bize perspektif veriyor. Hepsi de bizim içindir.
DÜŞMAN SIKIŞMIŞ AİLELERİ KULLANIYOR
Sistemdeki insanlar kendilerini özgür sanıyorlar. Mesela gençler diyorlar biz özgürüz, biz yaşıyoruz ama özgürlük sadece cebimde bir para olsun diye özgürlük anlaşılıyorsa bence kendilerini boşu boşuna kandırmasınlar. Mesela benim gidip devlete, o polislere kölelik yapmam o köleliğin kendisidir. Sen kendi öz iradenle kendini yürütüyorsun. Burada seni yürüten bir irade var ve o yüzden herkesin katılmasını istiyorum. Görüyoruz, düşmanın ailelere o kadar yönelmesi belli oluyor ki düşman o kadar çok sıkışmış ki artık ailelere yöneliyorlar. Sırf aileleri kandırmaya çalışıyorlar. Bence aileler boşuna bu oyunlara gelmesinler.
AİLEM KENDİNİ KANDIRMASIN
Ben şimdi röportaj yapıyorum, ailem de görsün beni. Boşu boşuna kendilerini kandırmasınlar. Benim burada durumum da iyi, ben burada yaşama da katıyorum. Onlara ayıptır, oğlumuz gitmiş devrimci olmuş diye gurur duymaları gerekirken, gidip oğlumuzu kaçırmışlar, diyorlar.
O durum benim de zoruma gidiyor. Ben şimdi kendimle gurur duyuyorum bir devrimciyim diye. Önümüzde bir devrim var ve onu gerçekleştirmeye çalışıyorum. Ama bakıyorsun ailem gitmiş orada diyor, çoğumuzu kaçırmışlar, zorla tutuyorlar. Ailem boşu boşuna kandırılmamalı. Düşman da gitmiş orada çocuklarınız kaçırılmış, diyor.
DÜŞMANI YAŞAYAMAZDIM
Ben ilk başta kendi isteğimle partiye katılmadım, düşman tarafından yönlendirildim ama daha sonra farkına vardım ki böyle bu yaşamda ne düşmanı yaşatabilirim ne de kendi içimde düşmanı yaşatabilirim. O yüzden bu yaşama katılım kararı verdim.
KÜRT HALKI BU OYUNLARA GELMESİN
Son olarak da bunu söylemek istiyorum; sadece ailem değil, hiçbir Kürt halkı boşu boşuna o oyunlara gelmesinler. Ben diğer arkadaşlarım adına da konuşabilirim, evden tanıdığım birçok arkadaşım da var, onların da durumları çok iyidir, aileleri hiç merak etmesinler, benim ailem de hiç merak etmesin, ben onlar için burada savaşacağım. Ben şehit düşersem burada onlar için şehit düşeceğim. Hiç kimse, ailem de demesin, çocuğumu götürdüler, orada öldürttüler gibi şeyle düşünmesiler. ANF