BASKI VE ŞİDDET DÜZENİNE TESLİM OLMAYACAĞIZ!
1 Kasım seçimleri ile kendisinin de beklemediği bir oranla tekrar iktidara gelen AKP’nin emek ve demokrasi güçlerini hedef alan baskıları tüm hızıyla sürüyor.
Son olarak bugün Adana’da sabah saatlerinde, yedisi KESK’e bağlı sendikaların şube yönetici ve üyesi olmak üzere, toplam 14 kişi evlerine düzenlenen polis baskınları ile gözaltına alınmıştır.
Gözaltına alınan Adana Şube Yönetici ve üyelerimizin isimleri şöyledir. KESK Dönem Sözcüsü ve Eğitim Sen Adana Şube Başkanı Ahmet Karagöz, Eğitim Sen Şube Kadın Sekreteri Şükran Yeşil, Haber Sen Şube Yürütme Kurulu Üyesi Ahmet Aydoğdu, BTS Yürütme Kurulu Üyesi Ahmet Avşar ve şube üyesi İsmail İnansu, Yapı Yol Sen şube üyesi Alaattin Süzer, SES şube üyesi Hüseyin Çalık.
İsimleri, işleri, adresleri kamuoyunca bilinen yönetici ve üyelerimizin şafak baskını ile yaka paça gözaltına alınmalarına gerekçe olarak; 10 Ekim Emek, Barış ve Demokrasi Mitingimize çağrı yapmak için 6 Ekim’de Adana’da yapılan eyleme katılmaları gösterilmektedir.
Hatırlanacağı üzere KESK, DİSK, TMMOB ve TTB Adana örgütlenmelerinin çağrısı ile 6 Ekim günü İnönü Parkı’nda bir araya gelenler Atatürk Parkı’na yürümek istemiş ancak polis kitleye biber gazı, tazyikli su ve plastik mermiyle saldırmıştı. Polis saldırısı sonucu, 3 kişi gözaltına alınmış ve bir kişi tutuklanmıştı. Buna rağmen bugün söz konusu eyleme katılanların evlerine yapılan şafak baskınlarının ‘2911 Sayılı Toplantı Ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa Muhalefet Ettikleri” iddiası ile gerçekleştirilmiş olması manidardır.
10 Ekim katliamı ile yaşadığımız acıların tazeliğini koruduğu, yaralarımızı sarmaya çalıştığımız bir dönemde gerçekleştirilen bu şafak baskını, katliamın faillerini ve arkasındaki güçleri açığa çıkarmak yerine katliamdan sağ kurtulanları suçlayanların hangi safta yer aldıklarını bir kez daha ispatlamıştır.
Özellikle ‘İç Güvenlik Paketi’ adı altında hazırlanan, polise ve idareye olağanüstü yetkiler tanıyan yasanın çıkarılmasından sonra emek ve demokrasi güçleri hiçbir dönemle kıyaslanmayacak düzeyde bir kuşatma altına alınmaktadır. Hukuku, AKP’nin ihtiyaçlarına göre yeniden düzenleyen söz konusu yasa ile hak ve özgürlüklerimiz daha da sınırlanmış, hemen her gün yapılan “operasyon” ve baskınlarla emek ve demokrasi güçleri nezdinde tüm muhalif kesimlere, topluma gözdağı verilmektedir.
Ardı ardına yaşanan gelişmeler ve son olarak Adana’daki şafak operasyonu seçimde her türlü oyunu oynayarak kendisinin dahi beklemediği bir sonuç elde eden AKP iktidarının elde ettiği bu sonucu uyguladığı şiddet politikalarına bağladığını bu nedenle önümüzdeki günlerde baskı ve şiddetin dozunu arttırarak devam ettireceğini göstermektedir.
Biz KESK olarak, son dönemde iyice belirginleşen büyük baskı düzenine karşı, onurlu ve kararlı duruşumuzdan bir an olsun vazgeçmeyeceğiz. “Durmak yok yola devam” diyerek, emek ve halk düşmanı yasal-fiili düzenlemelerle, baskı ve şiddetle tüm toplumu tahakkümü altına almak isteyenlere karşı, meşru ve demokratik hakkımızı dün ve bugün nasıl kullandıysak bugünden sonra da aynı kararlılıkla kullanmaya devam edecek, “Yılmak yok mücadeleye devam” diyeceğiz. Nereden gelirse gelsin baskılara, tehditlere ve zorbalığa asla boyun eğmeyeceğiz. Bizleri korkutacağını ve sindireceğini sananlar, daha önce olduğu gibi yine hayal kırıklığına uğrayacaklardır.
Çocuklarımızın ve ülkemizin geleceğinden kaygı duyan herkesi, giderek artan bu zulüm düzeni karşısında omuz omuza olmaya ve birlikte mücadele etmeye çağırıyor, gözaltına alınan tüm arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz.
YÜRÜTME KURULU