Erdoğan’ın İslamcı camiayı karıştıran sözlerinin ardından
toparlama çabaları sürüyor. Şimdi de Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş
durumu toparlamaya girişti ancak yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi…
Tayyip Erdoğan, Dünya Kadınlar Günü Programı’nda yaptığı
konuşmada “İslamın güncellenmesinin gerektiğini bilmeyecek kadar da aciz
bunlar. İslam’ın hükümlerinin güncellenmesi vardır. Siz İslam’ı 14 – 15 asır
öncesi hükümleriyle kalkıp da bugün uygulayamazsınız. Böyle bir şey yok”
demişti.
Erdoğan’ın İslamcı camiayı karıştıran sözlerinin ardından
toparlama çabaları sürüyor. Şimdi de Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali
Erbaş, durumu toparlamaya girişti ancak yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Katıldığı bir televizyon programında “İslam’ın
güncellenmesi” tartışmasına dönük olarak İslam’da bir güncelleme
yapılamayacağını ancak bazı yorumların güncellenmesi gerektiğini söyleyen
Erbaş, cemevlerine ibadethane statüsü verilmesi ile ilgili soruya ise
Alevilerin ibadethanesinin cami olduğunu savunarak yanıt verdi.
Erdoğan o sözleri söylememiş gibi
Erbaş şöyle konuştu:
“Fıkıh her zaman güncellemeye müsaittir. İslam kelimesiyle
reform kelimesini yan yana getirmek doğru değildir. Cumhurbaşkanımızın ifade
ettiği güncelleme konusu idi. Fıkıh her zaman güncellemeye müsaittir ve
güncellenmesi gerekir.
“İslam’ın en önemli iki kaynağı Kuran ve sünnettir. Kuran ve
sünnet kıyamete kadar değişmezliğini devam ettirecektir.
“Günümüzde bir takım problemler ortaya çıkıyor. O
problemlere cevap vermek, çözüm getirmek gerekiyor. Bu konulara İslam
alemlerinin çözüm getirmesi gerekiyor. Bu da en güzel ifadesiyle
Cumhurbaşkanımızın işte o güncelleme tabiri… Gayet yerinde bir tabirdir. Zaman
geçtikçe bazı problemler çıkıyor ve o konulara çözüm getirmek gerekiyor. İşte
bu yüzden İslam’ın güncellenmesi değil, ama fıkıhın güncellenmesi gerekiyor.”
Oysa Erdoğan 8 Mart’taki konuşmasında apaçık, “İslam’ın
güncellenmesinin gerektiğini bilmeyecek kadar da aciz bunlar” sözlerini sarf
etmişti.
Aleviler de camiye gitsin!
Cemevlerine ibadethane statüsü verilip verilmeyeceği tartışmalarına
dair de konuşan Erbaş, Alevilerin bu talebinin karşılanmayacağını şu sözlerle
ifade etti:
“Alevilerle sünni kardeşlerimiz arasında hiçbir fark yoktur.
Bütün Aleviler kendilerini Müslüman olarak tanımlarlar. Alevilik, İslam dışı
gösterilmeye çalışılıyor. Buna zaten Alevi kardeşlerimiz karşı çıkıyor. Tüm
Aleviler kendini Müslüman olarak tanımlar. Biz bütün vatandaşlarımıza hizmet
götürme noktasında hareket ediyoruz. Kardeşlerimiz cemevlerinde muhabbetlerini
yapabilirler, namazların da kılmak istiyorlarsa kılsınlar. Müslümanların ibadet
yeri camidir. Camiler hem Sünni hem Alevi’nin ibadet yeridir.”