Page Nav

HIDE

Grid

GRID_STYLE

GAZETE DEMOKRAT / İKTİDAR DOSYASI

HIDE_BLOG

"Türkiye'yi bölenler, Cumhuriyeti yıkanlar yıkılacaklardır"

Bu süreç, yenilgiyi kabul etmeyen kumandanları bulup çıkaracaktır. O komutanın tanımı yapılmıştır: “Bir gün vazifeye atılmak gerektiği za...

Bu süreç, yenilgiyi kabul etmeyen kumandanları bulup çıkaracaktır.
O komutanın tanımı yapılmıştır:
“Bir gün vazifeye atılmak gerektiği zaman, hiçbir fedakârlıktan çekinmeyen” hakiki Mustafa Kemal askeri!
Yaşadığımız koşulların üstesinden gelecek birikim, Türk Ordusunda vardır. Türk Ordusuna esareti dayatanlar, aslında Mustafa Kemalleşmeyi dayatmışlardır; farkında değillerdir. Veya çaresizdirler.


Yenilen kumandandır
Türk Ordusu değil

“Türk yenildi derse inanmayınız, yenilen kumandandır.”
Atatürk, bu sözü Meclis’te söylemiş. Mahmut Esat Bozkurt, Meclis Zabıtları’ndan aktardığını belirtiyor (Atatürk İhtilali, I-II, Kaynak Yayınları, s. 81).

Yenilgi kabul etmeyenler öne çıksın
Atatürk, Mareşal Moltke’nin Türkiye Hatıraları’nı okumuş muydu bilmiyorum, rahmetli Gürbüz Tüfekçi ağabeyimin “Atatürk’ün Okuduğu Kitaplar” adlı çalışmasına bakmak gerekir. Aynı saptamayı 1839’da Türkiye’de askeri uzman olarak bulunan Alman generali de yapmış. Hatıralarını İş Bankası yayınlamıştı.
Bugünkü tabloya bakarak, Türk Ordusu’nun yenildiği kanısında olanlar var. News Week (7 Mart 2010), The Washington Post (11 Nisan 2010), Wall Street Journal (4 Mayıs 2010), daha 2010 yılı baharında bu hükme varmışlardı. Zaten onların istediği budur.
Biz, bu iddianın gerçek olmadığı görüşündeyiz. Evet, bir yenilen, daha doğrusu teslim olan vardır; o kumandandır. Ama Türk Ordusu yenilmemiştir. Daha savaşın başındayız.
Bu süreç, yenilgiyi kabul etmeyen kumandanları bulup çıkaracaktır.
O komutanın tanımı yapılmıştır: 
“Bir gün vazifeye atılmak gerektiği zaman, hiçbir fedakârlıktan çekinmeyen” hakiki Mustafa Kemal askeri!
Artık hepimiz Mustafa Kemal askeriyiz! Görev ve sorumluluk ciddidir ve aynı zamanda mutluluk kaynağıdır.
Kendi adıma şunu ilan ediyorum: Cumhuriyet ve vatan için her şeyi göze aldım. Beni hiçbir şekilde korkutamazlar! Herkese önerim, bu kararı vermeleridir.

Mustafa Kemalleşmeyi dayatıyorlar
Türk ordusu iktidar mevzilerinden gelen ihanetle ilk kez karşılaşmıyor. İç hatlardan kuşatılmış olmak, daha önce yaşanılmamış bir durum değildir. Zaten büyük komutan da, bu koşullar içindir. Büyük olmayan komutan ise, komutan değildir.
Yaşadığımız koşulların üstesinden gelecek birikim, Türk Ordusunda vardır. Türk Ordusuna esareti dayatanlar, aslında Mustafa Kemalleşmeyi dayatmışlardır; farkında değillerdir. Veya çaresizdirler.
“Deliğe süpürülme yetkilerini” Washington’a teslim eden iktidar sahiplerinden söz etmiyoruz. Onlar cahildirler. Cüretleri de, ihanetleri de, korkaklıkları da, cehaletlerinden geliyor. Onların efendileridir asıl büyük yanılgı içinde olan. Türk Ordusunun Mustafa Kemalleşmesinin ne demek olduğunu öğreneceklerdir.
Daha önemlisi, Türk Ordusu, halkıyla birlikte Mustafa Kemalleşir; bunu da öğreneceklerdir. Şaşıracakları günler önlerindedir.

Milletin ve Ordunun görevi
Milletin ve Ordunun Mustafa Kemalleşmesi ne demektir?
Eğer iktidar sahipleri, çıkarlarını emperyalist yayılmacılarla birleştirmişlerse, artık tek bir yol kalmıştır. O yolu Atatürk, Büyük Nutuk’un başlarında (ilk 10 sayfa içinde) çok yalın bir ifadeyle özetler:
“İstanbul’daki hükümete, Müsliminin halifesine milleti ve orduyu isyan ettirmek lazım geliyordu.”
19 Mayıs’ta Samsun’a çıkmasından sonraki konumunu ise 2 sözcükle saptamıştır:
“Asi olduk!”
Şimdi niçin yıllardır darbecileri temizleme operasyonu yürütüyorlar, bunu herkes bilmektedir.

Korkunun sloganı
Türkiye’yi bölenler, Cumhuriyeti yıkanlar, Haçlı İrticanın karanlık diktasını kuranlar ve komşularımıza karşı düşmanlık yapanlar, korku içindeler. Suçlarını biliyorlar ve işleyecekleri suçları da biliyorlar.
Korkuyorlar ve korkularında yalnız değillerdir. Bölücü Anayasa girişiminde suç ortağı haline getirdikleri sözde muhalifleri de korku içindedir.
“Darbeciler temizlensin” söylemi, yalnız bir ihanet tekerlemesi değil, aynı zamanda korkunun sloganıdır.

Biriken enerji
Ne yapsalar nafiledir.
Size bir yasayı bildiriyorum:
Türkiye’yi bölenler, Cumhuriyeti yıkanlar, yıkılacaktır!!!
Üç tane ünlemi koyuyor ve bir daha vurguluyorum:
YIKILACAKLARDIR!
Bir takım ahmaklar, “Darbecileri temizledik” diye Türk Milletini ve Ordusunu sindirdiklerini sanıyorlar.
Bunlar, yaşanan süreci anlayamayan, yabancı devlet tezgâhıyla iktidar koltuğuna oturtulmuş çapsız, birikimsiz, zavallılardır. Koltukları yıkıldığı zaman anlayacaklardır.
Şu anda toprağın altında bir enerji birikiyor. İçine girdiğimiz süreç, o enerjiyi açığa çıkaracaktır.
Biriken enerjinin adını koymamı istiyorsanız, Mustafa Kemalleşmedir. Devrimcileşme de diyebilirsiniz. İkisi aynı şeydir.
DOĞU PERİNÇEK -  http://www.ip.org.tr/lib/pages/detay.asp?goster=haberdetay&idhaber=4125