Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK ile yapılan "açılım/çözüm" süreci kapsamında "izleme heyeti" kurulmasına olumlu bakmadığını...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, PKK ile yapılan
"açılım/çözüm" süreci kapsamında "izleme heyeti"
kurulmasına olumlu bakmadığını söyledi. Bu konuda birinci derece muhatabın MİT
olduğunu vurguladı.(20 Mart 2015)
Ardından dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç,
"açılım" sürecinde izleme heyetine karşı olduğunu söyleyen ve
Dolmabahçe açıklamasını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Unutulmasın bu
ülkede hükümet var" diyerek yanıt verdi.
Arınç'ın bu sözlerini resmi Twitter hesabından eleştiren
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise şunları yazmıştı:
Arınç'ın çıkışı paralel yapının talimatıyla olmuştur. Bülent
Arınç gibi dava adamı olduğunu söyleyen bir kişinin fitne ateşini yakacak böyle
bir söylemi söylemesi başka türlü izah edilemez. Bülent Arınç'a şu andan
itibaren düşen görev, önce hükümet sözcülüğünden sonra da başbakan
yardımcılığından derhal istifa etmesidir.
Arınç, Gökçek'in suçlamalarına ivedilikle yanıt verdi:
Amerika'ya giden benim, ben bunları gizlemedim ki. Ama Gökçek
bunlardan daha fazlasını yapmıştır. Bu yapının kucağında oturmuş, bu yapıya
Ankara'ya parsel parsel satmıştır. Zengin iş adamlarına okul yaptırmıştır.
Meşhur Arınç-Gökçek kavgası böylelikle başladı.
Arınç, AKP'nin kurmay kadrosundan uzaklaştırıldı. Gökçek,
Erdoğan'ın "istifa et" çağrısına boyun eğdi ve görevini bıraktı.
Ancak savcılık makamları 2,5(iki buçuk) yıl önce tarafların
karşılıklı olarak ortaya attıkları iddiaları değerlendirmedi. Ne Arınç'a
Fetullahçı çeteyle olan ilişkisi soruldu ne de Gökçek'e "parsel parsel
satma" olayı soruldu.
***
Arınç'ın damadı Ekrem Yeter FETÖ üyeliği iddiasıyla
geçtiğimiz 5 Haziran'da tutuklandı. Yeter zaten 2 Eylül 2016 tarihli 673 sayılı
Kanun Hükmünde Kararname ile Yıldırım Beyazıt Üniversitesi'nden ihraç edilmişti.
Arınç, damadının tutuklanması sonrasında yaptığı açıklamada "Damadımıza
güveniyoruz" dedi.
Yeter'in avukatları 1. Sulh Ceza Hakimliği'nin tutuklama
kararına itiraz etti. İtiraz üzerine dosyayı görüşen Ankara 2. Sulh Ceza
Hakimliği, Yeter'in tahliyesine karar verdi.Yeter, yurt dışına çıkış yasağı
konularak, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ üyeliği
iddiasıyla tutuklandıktan 4(dört) gün sonra serbest bırakılan Yeter hakkında
dava açtı. Fethullah Gülen’in çağrısından sonra Yeter’in Bank Asya’daki
hesabında 41 bin lira artış olduğu, gizli tanık Lagos’un Yeter’i fotoğrafından
teşhis ettiği belirtildi. Yeter hakkında FETÖ üyesi olduğu iddiasıyla 15 yıla
kadar hapis cezası istendi.
***
Erzincan'da 2009 yılında "İrtica ile Mücadele Eylem
Planı"nı uygulamaya koydukları iddiasıyla dönemin Erzincan Başsavcısı
İlhan Cihaner ile eski 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk'in de
aralarında bulunduğu 14 sanığın, "Ergenekon terör örgütü üyeliği, resmi
belgede sahtecilik ve tehdit" suçlamasıyla yargılandığı ve geçen yıl tüm
sanıkların beraatıyla sonuçlanan davada, "gizli tanık Efe" olarak
kayıtlara geçen eski İliç Savcısı Bayram Bozkurt, bugün görülen duruşmada,
"Konya'da sorumlu olduğum bu evlerde kaldığımız dönemde Bülent Arınç'ın
damadı olan doktor Ekrem vardı. Konya'daki mahrem sınıfın abisiydi. O dönem
Adalet Bakanı Şevket Kazan'dı. Cemaatin hakim ve savcı adayları doktor Ekrem
aracılığıyla Arınç'a ulaşıyorlardı. Arınç'ın referansı ile çoğu hakim ve savcı
oldu. Hakim savcılık sınavına girdiğimde Ekrem'den de yardım istedim."
dedi.
***
Bu arada bugün başka bir duruşma da, İstanbul 30. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görüldü. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan eski İstanbul İl
Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ın oy çokluğuyla serbest bırakılmasına karar
verdi.
***
Şimdi... Gelelim meselenin özüne.
Üç sorumuz var:
Bir: Birçok yeni bulgu eklenmesine rağmen, savcılık
makamları neden hala Arınç-Gökçek tartışmasına konu olan iddiaları
değerlendirmiyor?
İki:Eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun tahliye
talebini oy çokluğuyla reddeden mahkeme heyeti, eski İstanbul İl Emniyet Müdürü
Hüseyin Çapkın'ı neden serbest bıraktı?
Üç: FETÖ ile mücadeleyi namus meselesi olarak gören Erdoğan
AKP'si, Arınç'ı hala AKP'nin toplantılarına neden çağırıyor?
15 Temmuz'un üzerinden 1,5(bir buçuk) yıl gibi uzun bir süre
geçmesine rağmen, FETÖ'nün siyasi ayağına yönelik henüz hiçbir operasyon
yapılmadı. Yukarıda yönelttiğimiz sorular "FETÖ'nün siyasi ayağına neden
operasyon yapılmıyor?" belirsizliğinin küçük bir bölümünü kapsıyor. Bu
soruların zinde kalması, FETÖ'ye karşı yürütülen mücadelenin zarar görmesini
sağlıyor. FETÖ ile mücadelenin esası, FETÖ'ye ilişkin bütün belirsizliklerin
ivedilikle aydınlatılmasıdır.
Sorularımızı, sesimizin tonunu arttırarak sormayı
sürdüreceğiz. "Siyasi ayak" belirsizliğinin takipçisiyiz. (Kerem Yıldırım-Aydınlık)
Hiç yorum yok