YSK’nin, sandık kurullarını yasaya aykırı olarak oluşturdukları iddiasıyla, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma geçiren ilçe seçim kurulu başkanları ve seçim müdürlerinin, yenilenecek seçimlerde de görevlerine devam etmesine yönündeki kararına hukukçulardan tepki geldi...
İstanbul Barosu Başkanı avukat Mehmet Durakoğlu, YSK’nin önceki gün verdiği kararının, İstanbul seçimlerinin iptal edilmesi yönünde 6 Mayıs tarihinde verilen kararla çeliştiğine dikkat çekerek, “İlk bakışta haklarında sadece soruşturma açılmış kişilerin masumiyet karinesi gereğince görevini yapması engel teşkil etmiyor gibi görünse de bir zat kendisinin şikâyet konusu yaptığı usulsüzlüklerin sorumlusu konumunda bulunan kişilerin yeniden seçim kurulunda görevlendirilebileceğine ilişkin YSK kararı, 6 Mayıs 2019 tarihli İstanbul seçimlerinin iptal edilmesine ilişkin kararla çelişmektedir” dedi. YSK’nin sandık kurullarının usulsüz oluşturulduğu iddiasını İstanbul seçimlerinin iptal gerekçelerinden birisi olarak tanımladığını belirten Durakoğlu, “Bu nedenle tedbiren bu görevlendirmelerin tekrar yapılması doğru değildir. Aksi halde bu kişilerden kaynaklı yeni usulsüzlüklerin nedeni YSK olacaktır” diye konuştu.
‘Tesir etmediğinin ilanı’
Ankara Barosu Başkanı avukat Erinç Sağkan ise seçimlerin yenilenme kararının siyasi olduğunun ortaya çıktığını belirterek şunları söyledi: “YSK’nin gerekçeli kararında seçim kurullarının oluşturulmasındaki usulsüzlüğün seçmen iradesine nasıl tesir ettiğinin açıklanması, illiyet bağının kurularak yapılan usulsüzlüğün seçmen iradesine üstün tutulmasının sebeplerinin kamu vicdanı da tatmin edilecek şekilde açıklanması bekleniyordu. Ancak bu yapılmadı. YSK’nin, haklarında bizzat suç duyurusunda bulunulmasına karar verdiği ilçe seçim kurulu başkanları ve seçim müdürlerinin, görevlerine devam etmesi kararı, aslında usulsüz oluşturulan sandık kurullarının seçimin sonuçlarına tesir etmediğinin ikrarı ve açıkça ilanı olup, verilen seçim iptali kararının da hukuki değil siyasi olduğunu tüm çıplaklığı ile gözler önüne sermiştir” dedi.
Avukat Onur Cingil ise YSK’nın önceki gün verdiği kararın iptal edilen İstanbul seçimlerinin iptaline ilişkin verilen kararla çeliştiğine dikkat çekerek, “İstanbul seçimleri ile ilgili hukuki bir temel olmadığını tamamen AKP’nin kaybettiği seçimi sırf bu yüzden bir bahane bulunarak iptal edildiğini adeta itiraf etti” değerlendirmesinde bulundu.
İstanbul Barosu Başkanı avukat Mehmet Durakoğlu, YSK’nin önceki gün verdiği kararının, İstanbul seçimlerinin iptal edilmesi yönünde 6 Mayıs tarihinde verilen kararla çeliştiğine dikkat çekerek, “İlk bakışta haklarında sadece soruşturma açılmış kişilerin masumiyet karinesi gereğince görevini yapması engel teşkil etmiyor gibi görünse de bir zat kendisinin şikâyet konusu yaptığı usulsüzlüklerin sorumlusu konumunda bulunan kişilerin yeniden seçim kurulunda görevlendirilebileceğine ilişkin YSK kararı, 6 Mayıs 2019 tarihli İstanbul seçimlerinin iptal edilmesine ilişkin kararla çelişmektedir” dedi. YSK’nin sandık kurullarının usulsüz oluşturulduğu iddiasını İstanbul seçimlerinin iptal gerekçelerinden birisi olarak tanımladığını belirten Durakoğlu, “Bu nedenle tedbiren bu görevlendirmelerin tekrar yapılması doğru değildir. Aksi halde bu kişilerden kaynaklı yeni usulsüzlüklerin nedeni YSK olacaktır” diye konuştu.
‘Tesir etmediğinin ilanı’
Ankara Barosu Başkanı avukat Erinç Sağkan ise seçimlerin yenilenme kararının siyasi olduğunun ortaya çıktığını belirterek şunları söyledi: “YSK’nin gerekçeli kararında seçim kurullarının oluşturulmasındaki usulsüzlüğün seçmen iradesine nasıl tesir ettiğinin açıklanması, illiyet bağının kurularak yapılan usulsüzlüğün seçmen iradesine üstün tutulmasının sebeplerinin kamu vicdanı da tatmin edilecek şekilde açıklanması bekleniyordu. Ancak bu yapılmadı. YSK’nin, haklarında bizzat suç duyurusunda bulunulmasına karar verdiği ilçe seçim kurulu başkanları ve seçim müdürlerinin, görevlerine devam etmesi kararı, aslında usulsüz oluşturulan sandık kurullarının seçimin sonuçlarına tesir etmediğinin ikrarı ve açıkça ilanı olup, verilen seçim iptali kararının da hukuki değil siyasi olduğunu tüm çıplaklığı ile gözler önüne sermiştir” dedi.
Avukat Onur Cingil ise YSK’nın önceki gün verdiği kararın iptal edilen İstanbul seçimlerinin iptaline ilişkin verilen kararla çeliştiğine dikkat çekerek, “İstanbul seçimleri ile ilgili hukuki bir temel olmadığını tamamen AKP’nin kaybettiği seçimi sırf bu yüzden bir bahane bulunarak iptal edildiğini adeta itiraf etti” değerlendirmesinde bulundu.
