Haber izlemek üzere gittiği Alibeyköy’de polislerce gözaltına alınan ve dövülerek katledilen gazeteci Metin Göktepe, ölümünün 24. yılında Esenler’deki mezarlığı başında anıldı. Anmada, “Aradan geçen 24 yılda Türkiye’de tablon değişmedi. Halka hakikatleri anlatmanın bedeli o gün de ağırdı bugün de ağır. Basın kuşatma altında” denildi. Törende, anne Fadime Göktepe gözyaşlarını tutamadı...
Ümraniye E Tipi Cezaevi’nde yaşamını yitiren Orhan Özen ile Rıza Boybaş’ın 8 Ocak 1996 tarihinde yapılacak cenaze törenini haberleştirmek için gittiği Alibeyköy’de polislerce gözaltına alınan ve dövülerek katledilen Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe mezarı başında anıldı. Anmaya Göktepe’nin ailesi, meslektaşları, çalışma arkadaşları, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, eski HDP milletvekili Levent Tüzel, EMEP Başkanı Selma Gürkan, İHD temsilcileri, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) temsilcisi Erol Önderoğlu, DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren ve Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat’ında aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.
KARANFILLER BIRAKILDI
Mezara, Evrensel gazetesi ile karanfiller bırakılmasıyla başlayan anma yaşamını yitiren tüm gazeteciler için yapılan saygı duruşuyla devam etti. Sağlık sorunlarından dolayı fazla konuşamayan ve gözyaşlarını hakim olamayan anne Fadime Göktepe, “Bugüne kadar bizi yalnız bırakmayan gazetecilere, Metin’in arkadaşlarına, avukatlarına teşekkür ederim. Hepiniz benim için Metin’siniz” dedi.
'HAKİKAT HER ZAMAN IŞIĞINI BELİRTİR'
Anmada konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “Metin ve niceleri halka hakikatleri anlattığı için katledildi. Halka hakikatleri anlatmanın bedeli o gün de ağırdı bugün de ağır. Ama Metin katledildikten sonra hep birlikte büyük bir dayanışma yaşadık. Ve bu dayanışma devam ettiğinde, örgütlü kötülük karşısında hep birlikte sonuç alabildiğimizi gördük. Hakikati ne kadar derinlere gömerlerse gömsünler, hakikat her zaman bir yerlerden ışığını belirtir. Fadime anamı, yıllarca ‘hepiniz Metin Göktepe’siniz’ diyerek bu hakikate ışık olduğu için kocaman kucaklıyorum” ifadelerinde bulundu. Aradan geçen 24 yılda Türkiye’de tablonun değişmediğini kaydeden TGS Başkanı Gökhan Durmuş, “Ama her şeye rağmen haberini halka ulaştırmak için mücadele veren gazeteciler var. Sadece bugün, Anadolu ve Çağlayan adliyesinde 5 üyemiz yaptıkları haberlerden dolayı yargılanıyor. Gazetecilerin dayanışmasıyla emin olun Türkiye’ye basın özgürlüğü gelecek” diye konuştu.
'ÖNÜMÜZÜ AYDINLATIYOR'
RSF temsilcisi Erol Önderoğlu ise, “Ne Türkiye ne dünyanın başka bir yeri gazeteciler için tekin bir yer değil. Ama daha tekin bir dünya için Metin Göktepe gazeteciliğini ve dayanışmasını artırmalıyız. Bugünkü ilişkilerimizin de kaynağını, Metin Göktepe etrafında gösterilen dayanışma yarattı. Metin Göktepe’ye teşekkür borçluyuz” açıklamasında bulundu. “Metin’den sonra hem çok şey değişti hem de hiçbir şey değişmedi” diyen DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren’de, “Daha önce de egemenler, halkın kamuoyunun gerçeklerini duyulmasını istemiyordu, bugün de istemiyor. Ama bugün dünden daha umutluyuz. Çünkü her türlü baskıya rağmen gerçeği, kamuoyuna duyurmak isteyen gazeteciler var. Metin Göktepe, Uğur Mumcu, Musa Anter ve Hrant Dink gazeteciliği önümüzü aydınlatıyor” dedi.
‘BASIN KUŞATMA ALTINDA'
“İlk kez, bir gazeteci cinayetinde, gerçek bir adalet olmasa da, cinayeti işleyenler yargılandı” ifadelerinde bulunan Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, “Ciddi bir hukuk mücadelesi verildi. Bu mücadeleye, bize, gerçeğe sahip çıkmanın önemini bir kez daha hatırlatıyor. Bugün de basın kuşatma altında. Yüzün üzerinde gazeteci cezaevinde. Türkiye’nin pek çok yerindeki adliyeler de gazeteciler sürekli yargılanıyor. Ağır bir iktidar hegemonyası var, mali bir kuşatma da söz konusu. Tüm bunlarla birlikte gerçeğe sahip çıkan gazeteciler var” dedi.
Ümraniye E Tipi Cezaevi’nde yaşamını yitiren Orhan Özen ile Rıza Boybaş’ın 8 Ocak 1996 tarihinde yapılacak cenaze törenini haberleştirmek için gittiği Alibeyköy’de polislerce gözaltına alınan ve dövülerek katledilen Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe mezarı başında anıldı. Anmaya Göktepe’nin ailesi, meslektaşları, çalışma arkadaşları, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, eski HDP milletvekili Levent Tüzel, EMEP Başkanı Selma Gürkan, İHD temsilcileri, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) temsilcisi Erol Önderoğlu, DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren ve Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat’ında aralarında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.
KARANFILLER BIRAKILDI
Mezara, Evrensel gazetesi ile karanfiller bırakılmasıyla başlayan anma yaşamını yitiren tüm gazeteciler için yapılan saygı duruşuyla devam etti. Sağlık sorunlarından dolayı fazla konuşamayan ve gözyaşlarını hakim olamayan anne Fadime Göktepe, “Bugüne kadar bizi yalnız bırakmayan gazetecilere, Metin’in arkadaşlarına, avukatlarına teşekkür ederim. Hepiniz benim için Metin’siniz” dedi.
'HAKİKAT HER ZAMAN IŞIĞINI BELİRTİR'
Anmada konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “Metin ve niceleri halka hakikatleri anlattığı için katledildi. Halka hakikatleri anlatmanın bedeli o gün de ağırdı bugün de ağır. Ama Metin katledildikten sonra hep birlikte büyük bir dayanışma yaşadık. Ve bu dayanışma devam ettiğinde, örgütlü kötülük karşısında hep birlikte sonuç alabildiğimizi gördük. Hakikati ne kadar derinlere gömerlerse gömsünler, hakikat her zaman bir yerlerden ışığını belirtir. Fadime anamı, yıllarca ‘hepiniz Metin Göktepe’siniz’ diyerek bu hakikate ışık olduğu için kocaman kucaklıyorum” ifadelerinde bulundu. Aradan geçen 24 yılda Türkiye’de tablonun değişmediğini kaydeden TGS Başkanı Gökhan Durmuş, “Ama her şeye rağmen haberini halka ulaştırmak için mücadele veren gazeteciler var. Sadece bugün, Anadolu ve Çağlayan adliyesinde 5 üyemiz yaptıkları haberlerden dolayı yargılanıyor. Gazetecilerin dayanışmasıyla emin olun Türkiye’ye basın özgürlüğü gelecek” diye konuştu.
'ÖNÜMÜZÜ AYDINLATIYOR'
RSF temsilcisi Erol Önderoğlu ise, “Ne Türkiye ne dünyanın başka bir yeri gazeteciler için tekin bir yer değil. Ama daha tekin bir dünya için Metin Göktepe gazeteciliğini ve dayanışmasını artırmalıyız. Bugünkü ilişkilerimizin de kaynağını, Metin Göktepe etrafında gösterilen dayanışma yarattı. Metin Göktepe’ye teşekkür borçluyuz” açıklamasında bulundu. “Metin’den sonra hem çok şey değişti hem de hiçbir şey değişmedi” diyen DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren’de, “Daha önce de egemenler, halkın kamuoyunun gerçeklerini duyulmasını istemiyordu, bugün de istemiyor. Ama bugün dünden daha umutluyuz. Çünkü her türlü baskıya rağmen gerçeği, kamuoyuna duyurmak isteyen gazeteciler var. Metin Göktepe, Uğur Mumcu, Musa Anter ve Hrant Dink gazeteciliği önümüzü aydınlatıyor” dedi.
‘BASIN KUŞATMA ALTINDA'
“İlk kez, bir gazeteci cinayetinde, gerçek bir adalet olmasa da, cinayeti işleyenler yargılandı” ifadelerinde bulunan Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, “Ciddi bir hukuk mücadelesi verildi. Bu mücadeleye, bize, gerçeğe sahip çıkmanın önemini bir kez daha hatırlatıyor. Bugün de basın kuşatma altında. Yüzün üzerinde gazeteci cezaevinde. Türkiye’nin pek çok yerindeki adliyeler de gazeteciler sürekli yargılanıyor. Ağır bir iktidar hegemonyası var, mali bir kuşatma da söz konusu. Tüm bunlarla birlikte gerçeğe sahip çıkan gazeteciler var” dedi.