Hükümetin Gezi protestoları arkasındaki gerçek nedenleri sıralarken faiz lobisi, ekonomik gelişimi çekemeyen AB, CIA, kimliği belirlenemeyen dış güçler ve uluslararası Yahudi komplosunu sayan Guardian yazarı Fiachra Gibbons, "bir günah keçisi aranırken siyonist liderleri es geçmek olmazdı" diyerek alaycı bir üslup kullandı.
Hükümetin dindarlaşma, kar oranlarının artışı gibi kendince iyi yönetim verileri sunarken, halkın sokağa çıkmasının yalnız bir komplo olabileceği ihtimaline inandığını belirten Gibbons, "artık cevabı biliyoruz, Türkiye'nin dünyaya örnek olan modelini çekemeyen karanlık güçler tarafından Erdoğan'a dev bir telekinetik saldırı oldu" diyerek Yiğit Bulut'un iddiasıyla dalga geçti.
Şaka değil, bu adam başdanışman oldu!
"Bu şaşırtıcı keşfi yapan adam Başbakan'ın baş danışmanlığına getirilmiştir, bu bir şaka değil" diyen Gibbons, Bakanların ve medyanın Gezi eylemcilerine yönelik polis şiddetini örtbas etmeye ve Başbakan'ın otoriter tarzını maskelemeye dönük çirkin yalanlar ve teoriler ürettiğini belirtti.
Dünyada en fazla gazetecinin tutuklu olduğu Türkiye'de, AKP'nin CNN, BBC ve hatta kendisine soru yönelten Reuters muhabirini bile suçlu ilan ettiğini hatırlatan Gibbons, gazetelerde CNN spikeri Christiane Amanpour ile haberleri "para için" yaptığını anlattığı sahte röportajlar yayınlamaktan, gazetecilerin medya patronları tarafından işten atılmasına kadar her türlü yalan, sindirme girişiminin denendiğini belirtti.
Eylemlerin arkasında Lufthansa var
Gibbons yazısında, aşırı jölesiyle bilinen ve yaptığı habercilikle basamakları hızla tırmandı dediği Bulut'un "eylemlerin arkasında Lufthansa var, 3. havaalanı projesi nedeniyle Almanya'dan 100 milyon yolcunun Türkiye'ye yönlenmesinden korkuyorlar" şeklindeki bomba iddiası sonucu Bulut'un kariyerinin "uçuşa geçtiğini" belirtti.
Bulut'un sadece 5 yıl önce "AKP'nin Atatürk ve cumhuriyete saldıran faşist bir parti " olduğunu söylemesi de Gibbons'ın dikkatinden kaçmadı.
Osmanlı hatırlatması: savaşarak değil uşakları yüzünden kaybettiler!
Erdoğan'ın kendisini sürekli Adnan Menderes ile karşılaştırdığını ve uzlaşma yerine öç alma peşinde olduğunu, köprüleri attığını ifade eden Gibbons, Başbakan için asıl tehlikenin kendisinin ve zırhlı Mercedes'i ile her yere birlikte gittiği emlak patronu damadı ile Kasımpaşa'dan eski arkadaşları olduğunu söyledi.
Yazının sonunda Gibbons, umutsuz bir Osmanlı nostaljisi olarak, eski Osmanlı sultanlarının savaşlarda değil etrafındaki uşaklar yüzünden kaybettiğini yazdı.
