BOYKOT
Durum bildiğimizden de vahim:
– İktidarın sandık hileleri TBMM'de yasalaştırılıyor…
– Partili valiler, kaymakamlar, muhtarlar, sandık
görevlileri, sandık başlarını tutan militanlar, yasal engellerden korkmadan
istediklerini yapabilecekler…
– Bu şartlarda seçimleri muhalefet partilerinin kazanması
olanaksız…
– Kazansalar dahi; devletin tüm güvenlik güçlerini kendine
göre oluşturmuş, bir sala ile sokağa dökülecek tabanını hazırlamış, ağzını
açanı hapishanelere doldurarak kaba gücünü kanıtlamış arkadaşın, iktidarı
teslim etmeyeceği kesin…
*
Ve yine bir seçime gidiyoruz…
Ülkeyi ele geçirmiş güç, anayasayı, siyasi ahlakı,
demokrasiyi silindir gibi ezerek yine bir seçime götürüyor Türkiye'yi…
Muhalefetin böyle bir seçime katılmasının, şaibeli seçimi
meşrulaştırmaktan başka bir işe yaramayacağını orta akıldaki herkes bilir…
*
Biz ise adil, hilesiz, namuslu bir seçim istiyoruz…
Demokratik direnmenin bir yolu da boykottur…
Tüm muhalefet partileri; yargı bağımsızlığı sağlanmadan,
YSK adilce yeniden oluşturulmadan, seçim yasaları demokratik
ülkelerdeki düzeye getirilmeden, böyle saçma bir seçime gitmeyeceklerini tüm
dünyaya duyurmalı…
Uygar dünya böyle bir seçimi kabul etmez…
Edi ile Büdü kaderleri ile baş başa kalsınlar…
Çalacak oy dahi bulamasınlar…
CHP Trabzon milletvekili, hukukçu Haluk Pekşen “Boykot” dedi
ya… CHP yönetimi yıldırım hızı ile “O kendi görüşüdür, partinin öyle bir niyeti
yok” açıklaması yaptı… Çünkü CHP yönetiminde olanların tek derdi, tekrar
seçilmek, turuncu koltukları bırakmamak, başka dertleri yok…
Eğer adalet tümüyle yok edilmişse…
Yargı artık yoksa…
Hile yasalaşmışsa…
Devlet, tek adamın orada oturmasına teslim olmuşsa…
Demokrasi bitmişse…
Neyin seçimi?..
Sokağa çıkamıyorsun…
Bari evinde otur… (BEKİR COŞKUN – SÖZCÜ - 13.03.2018)