Hatırlarsınız.. Ortada öyle bir rüzgar esmezken, Devlet
Bahçeli ortaya çıkıp fiili cumhurbaşkanlığı yönetimini yasallığa kavuşturalım
diyerek, Türkeş'in 9 Işık doktrinine atıfta bulunarak Türk tipi başkanlık
sistemini önermişti. (9 Işık’ta ‘’milli demokrasi’’ kavramı çerçevesinde yer
alır. -Belki bügünkü milli-yerll ikilisi de ordan geliyordur) 16 Nisan 2017'de
de referandum gerçekleşmişti. Şimdi de sistemin gerçekleşmesi için erken seçimi
gündeme getirdi.. Ve türkiye 24 Haziran'da seçime gidiyor…
Bu zatın 2002'de de ortağı olduğu, Irak işgaline karşı çıkan
Ecevit'in başbakanlığındaki hükümeti yıkarak erken seçim önerdiğini de
hatırlayalım. AKP böyle iktidar olmuş ve Irak'ın işgalini destekleyerek ABD ile
-işbirlikçiliğin bedeli için- pazarlıklara başlamıştı.
Başkanlık sisteminin (bugünkü resmi adıyla cumhurbaşkanlığı
hükümet sisteminin) öteden beri bir Kontrgerilla (yeni adıyla Ergenekon)
projesi olduğu bilinir-söylenir. İlk 9 Işık da yer aldı… 17-25 aralıkta ortaya
çıkan büyük soygunun bir numaralı zanlısının şahsında adayını buldu.. Sanırım
bir beş yıl için onunla anlaştılar. Avrasya yolculuğunun ilk basamağı onunla
çıkılacak.
Tabi yargılanmama konusunu da içeriyor bu anlaşma.
Sonuçta diyeceğim o ki, partilerin sahadaki performansları
Kontrgerillanın partiler içindeki etkinliğini de gösterecek.
Mesela, D. Perinçek ‘Bir an evvel Tayyip Erdoğan
hükümetinden kurtulmak durumundayız.’ derken bundan, zaten 24 hazirandan sonra
kurulacak olan Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, (eğer seçimleri alırlarsa)
cumhurbaşkanının kuracağı hükümette yer alacaklara da dikkat etmemiz sonuncu
çıkıyor. Artık dışardan, milletvekili olmayanlarda hükümette yer alabilecek..
Yani kontrgerillanın (partili-partisiz) desteklediklerini, temsilcilerini orada
görebileceğiz. Perinçek’i, Ö. Yılmaz’ı ve hatta İ.Başbuğ’u da orada görürsek
şaşmayalım.. Bunların Suriye ve ırak konsundaki emelleri aynı, Kürt düşmanlığı
somuttur. Kısacası stratejik ortaktırlar…
Seçimlere giderken, karşı taraf, Cumhur Cephesi, yani
AKP-MHP-BBP ittifakı, evet faşist cephe ama bu ittfakın görünmeyen ortağının
Kontrgerilla/Ergenekon olduğunu bilelim.
Bu demektir ki, Batıya karşı Avrasya çizgisi,
Devrimci sınıf mücadelelerinin geliştirdiği Avrupa kültürü
ve özgürlükçülüğüne karşı doğu despotizmi,
Evrensel Demokrasiye karşı 9 ışık’taki ‘milli demokrasi’,
yani faşizm,
Özgür/seküler topluma karşı ümmet ve devlet, kul ve
Reis/Başbuğ
Karşıtlıkları sıralayabiliriz..
24 temmuzdan sonra seçenekler net.. Özeti:
Ya Özgürlük ya Barbarlık!
(Rosa gibi de haykırmak isterdim… heyhat!) (MEHMET ÖZGEN)